e (... adıyla bir şirket kurdurduğunu, buna dayanarak gerçekten bir şirket olmayıp göstermelik bir şirket olduğunu ... ...'da bir taşınmaz olarak bu şirket adına tescil ettirdiklerini sözkonusu şirkete ait bütün malvarlığının borçlu.....'ne ait olduğunu açıklayarak durumun taleplerine uygun olarak tespitini şirket ortaklarının pay devirlerinin de muvazaaya dayandığının tespiti ile takip yetkisi tanınmasını da istemiştir. Talepten anlaşılacağı gibi dava nam-ı müstear nitelikli muvazaa nedenine dayalı olarak açılmıştır. Başkanlar Kurulunun 29.1.2007 günlü ve 1 nolu kararı ile İİK'nun 277 ve müteakip maddelerine dayanılarak açılan tasarrrufun iptali davalarının temyiz incelenmesi görevi dairemize verilmiştir. Dava nam-ı müstear ve muvazaa nedenine dayalı olarak açılmakta temyiz incelemesi görevi Yüksek Yargıtay 4. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek Yargıtay 4. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 11.7.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/10/2021 NUMARASI : 2018/363 E - 2021/607 K DAVA KONUSU : İtirazın İptali KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; miras bırakanı Mehmet Yıldırım'ın 14.10.2017 tarihinde vefat etmiş olup, geriye mirasçı olarak murisin çocukları müvekkiller T2 ve Sahra Cansu Yıldırım'ın kaldığını, Gebze 3.Noterliği 06.04.2018 ve 16421 yevmiye sayılı mirasçılık belgesinde de belirtildiği üzere muris Mehmet Yıldırım'ın 2 (İki) pay olarak belirlenen mirasının bir payının müvekkili T2'a bir payının da müvekkili T1 paylaştırıldığını, müvekkili mirasçılar tarafından murisin mal varlığının tespiti amacıyla Gebze 2.Sulh Hukuk Mahkemesi'nde 2017/30 Tereke sayısı ile açılan dosyanın derdest olduğunu, davalı şirket tarafından bu dosyaya sunulan şirket kayıtları incelendiğinde...
Otomotiv Sanayi Ticaret Limited Şirketine düzenlenen 212.400,00-TL bedelli faturanın dava dışı şirket tarafından 07/10/2017 tarihli ... numaralı 169.920,00-TL bedelli fatura ile davacı şirkete yansıtıldığını, davacı şirket tarafından dava dışı şirket hesabındaki bakiyeden 169.920,00-TL mahsup edildiğini, davacı şirket tarafından talep edilen 212.400,00-TL katkı payının 169.620,00-TL'lik kısmının mahsup işlemiyle ödendiğini mütalaa etmiştir....
nun dava konusu taşınmazların ifrazını yapan, davacı şirketin faaliyetlerini ve ticari ilişkilerini iyi bilen satılan taşınmazları almaya mali gücü de bulunmayan kötüniyetli bir kişi olduğunu, muvazaalı satışın davacı şirkete zarar vermeyi amaçladığını, şirket ortaklarının satışın yapılması konusunda her hangi bir kararının mevcut olmadığını ileri sürerek, muvazaalı ve yetkisiz olarak yapılan satışın iptali ve taşınmazların tapusunun davacı şirket adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, müvekkilinin taşınmazları davacı şirket temsilcisi ...'ın temsil yetkisine dayanarak satın aldığını, şirket ortakları ile temsile yetkili kişiler arasında sorunlar çıkmış olmasının müvekkilini etkilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 31/10/2022 NUMARASI : 2021/320 Esas(Ara Karar) İHTİYATİ TEDBİR İSTEYEN DAVACI : VEKİLLERİ : KARŞI TARAF DAVALILAR : VEKİLİ : TALEP : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) TALEP TARİHİ : 03/06/2021 KARAR TARİHİ : 02/03/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/03/2023 Taraflar arasındaki anonim şirket hisse devrinin iptali ve hisse devrine ilişkin yönetim kurulu kararının ve anonim şirketin tüm genel kurul kararlarının iptali istemleriyle açılan davada kapsamında ihtiyati tedbir isteminin yargılaması sırasında ara kararda yazılı nedenlerden dolayı reddine yönelik olarak verilen ara karara karşı ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. TALEP : İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ve eşi ...'...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 31/10/2022 NUMARASI : 2021/320 Esas(Ara Karar) İHTİYATİ TEDBİR İSTEYEN DAVACI : VEKİLLERİ : KARŞI TARAF DAVALILAR : VEKİLİ : TALEP : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) TALEP TARİHİ : 03/06/2021 KARAR TARİHİ : 02/03/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/03/2023 Taraflar arasındaki anonim şirket hisse devrinin iptali ve hisse devrine ilişkin yönetim kurulu kararının ve anonim şirketin tüm genel kurul kararlarının iptali istemleriyle açılan davada kapsamında ihtiyati tedbir isteminin yargılaması sırasında ara kararda yazılı nedenlerden dolayı reddine yönelik olarak verilen ara karara karşı ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. TALEP : İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ve eşi ...'...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2020/467 KARAR NO: 2021/991 DAVA : Ticari Şirket (Şirketten Çıkma, Kar Paylarının Ödenmesi, aksi takdirde şirketin tasfiyesi) DAVA TARİHİ : 21/10/2020 KARAR TARİHİ : 22/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirketten Çıkma, Kar Paylarının Ödenmesi, aksi takdirde şirketin tasfiyesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirket ortağı olduğunu, müvekkilinin uzun yıllardır şirket yönetiminin dışında tutulduğunu, şirketin kötü yönetilip zarara uğratıldığını, diğer ortaklar ile aralarında uyuşmazlıkların baş gösterdiğini, davalı şirketin kuruluş gayesini gerçekleştirme imkanının kalmadığını, şirket gelirlerinin diğer ortakların şahsi hesaplarına aktarıldığını, müvekkilinin denetim hakkının elinden alındığını, müvekkilinin hak ettiği kar payının yıllardır dağıtılmadığını ve detay bilgi de verilmediğini, müvekkillinin şirketteki payını devrederek ayrılma...
nde diğer davalı ile birlikte ortak olduklarını, müvekkiline defterlerin incelettirilmediğini, müvekkili tarafından davalıya ihtarname gönderilerek kâr payının ödenmesinin istendiği, kısmi ödeme yapılıp istenen bedelin ödenmemesi üzerine davalı hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, davalı hakkında özel belgede sahtecilik suçundan dolayı dava açıldığı, ceza alması nedeniyle güvenin ortadan kalkıp tarafların şirketi devam ettirmesinin mümkün bulunmadığını ileri sürerek davalı şirketin haklı nedenle feshini ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen dosyada, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100.000.- TL kâr payının davalıdan ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi istenmiş, talebini HMK'nın 107/2. maddesi uyarınca artırıp 153.817,70 TL kâr payı alacağının ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir....
Mahkememizce, tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi ile davacının ortaklıktan çıkmakta haklı nedeninin olup olmadığı, çıkma payının ve ödenmeyen kar payının olup olmadığının tespiti yönünden, davalıya ait ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir. Alınan 24/12/2018 tarihli bilirkişi raporunda; ortaklıktan çıkma payı hesaplaması istenilen davacı ...'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; "... dava, limited şirket ortaklığından çıkma ve çıkma payının ödenmesi istemine ilişkin olup, çıkma payının ödenmesi istemi nedeniyle ticari bir alacak davası niteliğini haiz olduğu, ayrıca uyuşmazlığın tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri bir işleme ilişkin olduğu, dolayısıyla bu davada arabuluculuğa başvurmuş olmanın bir dava şartı olarak kabul edilmesi gerektiği, ancak bu dava şartının yerine getirilmediği..." gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE karar verilmiştir....