kısmen kabulüne, şirket müdürünün azli isteminin kabulü ile, şirket müdürü ...'...
Güzin Üçışık, Yardımcı Doç Aydın Çelik Anonim Ortaklıklarda Finansal Tablolar , Yedek Akçeler ve kâr Dağıtımı Sayfa 357) Pay sahipleri için müktesep bir hak teşkil eden dağıtımı ön görülen kâr payının dağıtımı konusunda genel kurulda bir karar alınmadığı, davalı şirketin 2017 yılına ait Olağan Genel kurul toplantısında kârın dağıtılmaması hususunda oy birliği ile karar alındığı 2018 yılındaki olağan genel kurul toplantısında karın dağıtılmaması kararının oy çokluğu ile alınmış olduğu, davacının alınan kararın iptali yönünde herhangi bir dava açmadığı, davacı tarafından kâr payının dağıtılmaması yolunda alınan bu kararların iptali yoluna başvurularak kâr payının dağıtılmasının sağlanabileceği, davalı şirket tarafından kâr payı dağıtılması yolunda alınmış bir genel kurul kararı bulunmadığından kâr payının tespiti ve tahsili talebinin de reddine karar vermek gerekmiştir....
Davalı vekili davacının işbu davayı ikame etmesi için taraf sıfatının bulunmadığını, zira davacının iddialarını kendisine ait bir marka öncelik hakkına dayandırmadığını, davacının hükümsüzlük talebine mesnet gösterdiği markaların müvekkiline ait bulunduğunu, dava dışı şirket tarafından müvekkiline devredilen markalarla ilgili herhangi bir muvazaa bulunmadığını, “Kabalcı” adının müvekkilinin ticari unvanı ve aynı zamanda şirketin bir kısım ortaklarının soyadı olduğunu ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; ortaklar arasındaki kişisel anlaşmazlık ve geçimsizliğin ulaştığı seviye nedeniyle, davalı şirket bünyesindeki ortaklık ilişkisinin mevcut ortaklar tarafından sürdürülmesi imkânının ortadan kalktığı, bu tablonun TTK.m.636/f.3 hükmüne dayanılarak ikame olunan haklı nedenle fesih davasının kabul edilmesi için yeterli nedeni oluşturduğu gerekçesiyle davanın davalı şirket yönünden kabulü ile davalı şirketin fesih ve tasfiyesi ile tasfiye memuru atanmasına, şirket dışında kalan diğer davalılara ilişkin davanın ise pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir. Kararı, davalılardan .... ve Dış Tic. Ltd. Şti. vekili temyiz etmiştir. 1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılardan .... San. ve Dış Tic. Ltd....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/985 Esas KARAR NO : 2021/729 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 17/10/2019 KARAR TARİHİ : 20/10/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, Hedef ve müvekkil şirket ... A.Ş. yurtiçinde ve yurtdışında ekonomik faaliyetlerini sürdüren bir anonim şirket olduğunu, davacı müvekkil şirket ...'...
. - DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ : 19/07/2019 KARAR TARİHİ : 03/05/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/06/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/649 esas - 2017/1056 karar sayılı kararı ile davacı ... tarafından davalılar ... ve ... Ltd. Şti.'ne karşı açılmış olan hisse devir sözleşmelerinin iptali davasında "davanın kabulü ile davacı ... ile davalı ... arasında imzalanan Bursa 21. Noterliğinin 12/08/2014 tarih ve 27999 yevmiye numaralı Limited Şirketi Pay Devri Sözleşmesinin iptaline, davalı ...'nın davalı ... Otomotiv San. Ve Tic. Ltd. Şti.'ndeki hissesinden 1000 payının iptali ile bu hissenin davacı ... adına tesciline, ihtiyati tedbirin ve kayyumun görevinin karar kesinleşinceye kadar devamına" karar verildiği ve ilgili kararın kesinleştiğini, Bursa 2....
Karar sayılı kararı ile; tapu iptali ve tescil davasında dava konusu edilen taşınmaz satıcısı ...'in tapuda düzenlenen satış sözleşmelerinin tarafı olması nedeniyle bedelde muvazaa iddiasında bulunamayacağı, bedelde muvazaa iddiasının ancak sözleşmenin tarafları dışında üçüncü kişiler tarafından açılan bir davada ileri sürülmesi gerektiği, üçüncü kişinin yararlanabileceği bedelde muvazaa iddiası yönünden akdin tarafı davacı ...'in bedelde muvazaa iddiasını ileri sürmesi mümkün olmadığından taşınmazın satışı da resmi şekilde yapıldığından satış senedindeki satış değerlerinin esas alınması gerektiği, davacının toplam satış bedelinin 825.000,00.TL olduğu iddiasının yerinde görülmediğinden davacı ...'in bedelsizliğe dayalı tapu iptali ve tescil davasının koşulları oluşmadığından davasının esastan reddi gerektiği, her iki davacının terditli olarak açtıkları taşınmazın satış bedeline yönelik alacak davaları açısından yapılan değerlendirmede; davacı ......
Dosya arasında bulunan Şile Asliye Hukuk (Aile mahkemesi sıfatıyla ) Mahkemesine ait 2010/9 Esas sayılı dosyasıyla davacı ... tarafından davalı ...’a karşı evlilik birliği içinde edinilmiş bulunan malların boşanma nedeniyle paylaştırılmasına ilişkin mal rejimi davasının derdest olduğu belirlenmiştir. Eldeki dava, Borçlar Kanununun 18. maddesine dayalı olarak genel muvazaa nedeniyle açılmış bulunan iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı ...'ın mal rejiminden kaynaklanan alacak hakkının tahsilini sağlamak bakımından böyle bir davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu kuşkusuzdur. Dava genel muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davası olduğuna, yeni malik ve davalının baldızı ... adına tapuda kayıtlı bulunan 551 sayılı parseli tapu kaydının iptaliyle eski eşi davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istediğine göre hükme yöneltilen temyiz itirazlarını inceleme görevi Yüksek Yargıtay (4.)...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2022/473 Esas KARAR NO:2022/652 DAVA:Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması) DAVA TARİHİ:01/07/2022 KARAR TARİHİ:26/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle;--- tarihinde kurulduğunu, --- tarihinde yayımlanan --- açıkça görüleceği üzere şirket ortaklarının --- şirketin toplam sermaye miktarının ---olduğunu, bu sermaye payının---kalan şirket sermaye payının--- ait olduğunu, şirketin --- paylı sermayesine sahip olan --- tarihinde vefat ettiğini,--- karar sayılı ilamı ile mirasçı olarak tayin edildiklerini, --- vefat eden --- tek başına müdürlük yetkisine ve şirketin--- oranında sermaye payına sahip olması sebebiyle çağrılı genel kurul yapılamadığını, şirketin aylardır temsilsiz kaldığını, bu sebeple --- şirket müdürülüğü görevinin ve şirketteki sermaye paylarının yasal mirasçılarına ticaret sicilinde intikal...
Ltd Şti aleyhine 23/08/2019 tarihli 2018 yılı genel kurulunun usulüne uygun çağrı yapılmaması nedeniyle 2,4,6,8,9,10,11,12 ve 13 numaralı maddelerinin iptali için dava açıldığı, yargılamanın halen devam ettiği görülmüştür. Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları sundukları deliller, davacı şirketin ticari defter ve kayıtları ve dosya incelenerek davalının şirketten çekmiş olduğu avans olup olmadığı, davalının şirkete borçlu bulunup bulunmadığının tespiti konusunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, ibraz edilen 07/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda; yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda davalının davacı şirketten bir kar payı alacağı olmadığı, davalının davacı kayıtlarında 31/12/2019 tarihi itibariyle 1.620.167,68 TL borçlu olduğu bildirilmiştir. Davacı şirketin 1600 hisse karşılığı 400.000 TL sermayeye sahip olduğu, 7200 payının ..., 2200 payının ..., 2200 payının ..., 2200 payının ..., 2200 payının ...'...