Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

'e kin gütmeye başladığını, onları maddi ve manevi yönden yıpratma arayışına girdiğini, bu nedenle tedbiren; davalılardan ...’nın müdürlük görevinden azli ile şirkete kayyım atanmasına müvekkilinin haklı nedenlerle şirket ortaklığından çıkartılmasına, ayrılma akçesinin hesaplanarak müvekkili davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. SAVUNMA :Davalılar cevap dilekçesi sunmamışlardır. GEREKÇE :Dava, limited şirket müdürünün azli, şirket ortaklığından çıkma ve çıkma payının tahsili istemine ilişkindir. Davacı vekili 08/11/2023 tarihli dilekçesinde, davadan feragat ettiğini beyan etmiştir. Davacı vekilinin dava açarken sunduğu ve dosyada mevcut .. .Noterliğinin 17/07/2023 tarih ... sayılı vekaletnamesinde davadan feragat yetkisi bulunduğu anlaşıldığından feragat nedeniyle davadan reddine dair aşağıda yazılı karar verilmiştir....

    olmamak ve mahkemece yapılacak belirleme neticesinde ortaya çıkacak rakama göre davanın belirsiz alacak davası kapsamında belirlenmek üzere ayrılma akçesinin davalı şirket tarafından mahkeme veznesine depo edilmesine veya belirsiz alacak davasında belirlenecek bedelin davalı şirketten tahsili ile müvekkil davacılara karar tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava dilekçesinde belirtmiş olduğu hususların gerçeği yansıtmayıp sorumluluktan kaçmak maksadıyla belirtmiş olduğu beyanlar olduğunu, davacı ile ağabeyinin fuar şirketi ve mobilya işleri yaparken tanıştıklarını, şirket kurma teklifinin kendisi tarafından yapıldığını, yer ve makineler dahil hepsinin kendisine ait olduğunu, davacının şirket açılışında kendisine hiçbir maddi kaynak desteğinde bulunmadığını, muhasebe işleri de dahil olmak üzere hiçbir işle ilgilenmediğini, birkaç iş yaptıktan sonra şirket karını tamamen kendisinin aldığını, son zamanlarda iş yerine hiç uğramadığını, davacının şirket ile alakası olmadığı ve hiçbir sorumluluk olmadığı halde şirketin adını kullanarak piyasada iş yaptığını, bu şekilde de kar sağladığını, şirketin tüm sorumluluğunun kendisinde olması ve bu durumun kendisini maddi ve manevi olarak fazlaca yıprattığı için davacıyı şirketi kapatmak istediğini söylemek için aradığını ve davacının kendisine yurt dışında...

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava dilekçesinde belirtmiş olduğu hususların gerçeği yansıtmayıp sorumluluktan kaçmak maksadıyla belirtmiş olduğu beyanlar olduğunu, davacı ile ağabeyinin fuar şirketi ve mobilya işleri yaparken tanıştıklarını, şirket kurma teklifinin kendisi tarafından yapıldığını, yer ve makineler dahil hepsinin kendisine ait olduğunu, davacının şirket açılışında kendisine hiçbir maddi kaynak desteğinde bulunmadığını, muhasebe işleri de dahil olmak üzere hiçbir işle ilgilenmediğini, birkaç iş yaptıktan sonra şirket karını tamamen kendisinin aldığını, son zamanlarda iş yerine hiç uğramadığını, davacının şirket ile alakası olmadığı ve hiçbir sorumluluk olmadığı halde şirketin adını kullanarak piyasada iş yaptığını, bu şekilde de kar sağladığını, şirketin tüm sorumluluğunun kendisinde olması ve bu durumun kendisini maddi ve manevi olarak fazlaca yıprattığı için davacıyı şirketi kapatmak istediğini söylemek için aradığını ve davacının kendisine yurt dışında...

          Eğitim ve Yayıncılık Hizmetleri Tic. Ltd. Şti.’ndeki 10.000 TL nominal bedelli toplam sermaye içindeki 10.000/100.000 payı yönünden TTK md. 638 uyarınca davalı şirketten çıkmasına izin verilmesine ve 123.092,37 TL ayrılma akçesinin karar tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine hükmedilmiştir. Uyuşmazlık; ticari şirketlerde hissenin el değiştirmesi ve payda mülkiyet değişikliklerine ilişkin ilamların kesinleşmeden icra takibine konulup konulamayacağı hususunda toplanmaktadır. Gerek öğretide gerek Yargıtay uygulamalarında ilamların kesinleşmeden icraya konulması kural olup, keşinleşmeden icra takibi yapılamaması ise istisnadır. Yargıtay uygulamaları ve öğretide kabul edilen ise ticari şirketlere ilişkin ilamların kesinleşmeden takibe konu olmamalarında gerekçe olarak HMK 367/2 fıkrası uyarınca kişiler hukukuna dayandırılmıştır....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; davacı pay sahibinin en temel ortaklık haklarından birisi olan bilgi alma hakkını kullanabilmesi amacıyla dahi dava açmak zorunda kaldığı, yine şirket genel kurul kararlarının iptali için de dava açıldığı, bu davaların davacı lehine sonuçlandığı, bu doğrultuda ortaklar arasında (ve davacı ile şirket arasında) mevcut davalar sebebiyle ciddi anlaşmazlıklar bulunduğu değerlendirilmiş ve şirketin haklı nedenle feshi şartlarının oluştuğu ancak davacının, davalı şirketteki pay oranı, şirketteki ortak sayısı ve şirketin halen faaliyetine devam ettiği hususları birlikte değerlendirildiğinde davalı şirketin fesih ve tasfiyesi yerine davacı pay sahibinin ayrılma payının ödenmek suretiyle ortaklıktan çıkartılmasına karar verilmesinin hak ve menfaatler dengesi ile mülkiyet hakkına daha uygun olacağı değerlendirilerek fesih ve tasfiye yerine davacı pay sahibinin ortaklıktan çıkartılmasın, ayrılma payının, karar tarihine en yakın tarihteki değerinin hesaplanması...

            kabulü ile şirketin rayiç değer bilançosu yapılarak müvekkiline ait esas sermaye payının gerçek ve güncel değerine uygun ayrılma akçesinin reeskont faizi ile birlikte kendisine verilmesine karar verilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir....

              Şti'nin 3 ortağından biri olduğunu, müvekkilinin henüz 6 yaşında olup, velayeti altında bulunan çocuğu temsil edecek herhangi bir kimsenin şirkette söz hakkına sahip olmadığını, müvekkiline hiçbir kar verilmediğini ileri sürerek, müvekkilinin şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesine, ayrılma akçesinin hesabı ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının iddialarının doğru olmadığını, davacının küçük yaşta olmasının başlı başına şirketten çıkma talebi için yeterli olmadığını, haklı sebebin bulunması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamından, davacı vekilinin hukuki sebep olarak sadece müvekkilinin yaşının küçüklüğüne dayandığı, yaş küçüklüğünün haklı sebep teşkil etmediği, kanunu temsilcisinin şirket faaliyetini her zaman takip etme imkanı olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

                nin haksız ve hukuka aykırı olarak takibe geçtiğini, şirketin borcunun bulunmadığının mahkeme kararıyla tespit edildiğini, bu hususun kesinleştiğini, şirketin zararlarını en kısa sürede tahsil edip, ticari faaliyete döneceğini, yargılamanın iadesi koşullarının gerçekleştiğini belirterek yargılamanın iadesi taleplerinin kabulüne, davacının şirket ortaklığından çıkartılması ile şirketin tasfiyesi arasındaki dengenin diğer davacı dışındaki ortakların ve şirketin sağlayacağı iş istihdamı katkısı gözetilerek adil bir denge kurulup tasfiye kararından rücu edilmesine, davacının ayrılma akçesinin gerçek değeri üzerinden hakkı ödenmek suretiyle ortaklıktan çıkarılmasına ilişkin derdest bulunan davayla işbu davanın birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP Yargılamanın yenilenmesi talebine ilişkin dilekçe karşı taraf davacı vekiline tebliğ edilmemiştir....

                  nin haksız ve hukuka aykırı olarak takibe geçtiğini, şirketin borcunun bulunmadığının mahkeme kararıyla tespit edildiğini, bu hususun kesinleştiğini, şirketin zararlarını en kısa sürede tahsil edip, ticari faaliyete döneceğini, yargılamanın iadesi koşullarının gerçekleştiğini belirterek yargılamanın iadesi taleplerinin kabulüne, davacının şirket ortaklığından çıkartılması ile şirketin tasfiyesi arasındaki dengenin diğer davacı dışındaki ortakların ve şirketin sağlayacağı iş istihdamı katkısı gözetilerek adil bir denge kurulup tasfiye kararından rücu edilmesine, davacının ayrılma akçesinin gerçek değeri üzerinden hakkı ödenmek suretiyle ortaklıktan çıkarılmasına ilişkin derdest bulunan davayla işbu davanın birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP Yargılamanın yenilenmesi talebine ilişkin dilekçe karşı taraf davacı vekiline tebliğ edilmemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu