Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in ihtarname ile bahsi geçen usulsüzlük ile birlikte tespit edilen sair usulsüzlüklerin giderilmesi ile şirket kârının gerçek değerler üzerinden hesaplanmasını ve gerçek kâr payları oranında kendisine ödeme yapılmasını istemiş ise de, bu çabasının sonuçsuz kaldığını ve dolayısıyla müvekkilinin kazanç kaybının hasıl olduğunu, şirket müdürleri tarafından şirketin yönetim işlerinde ve hesapların çıkarılmasında şirket ortaklarının, müvekkilinin ve bilhassa şirketin çıkarlarının hilafına hareket edildiğini, müdürlerin üstlerine düşen asli görevleri ve yükümlülüklerini ika etmedikleri, yetkilerini kötüye ve bilhassa kendi yararlarına kullandıklarını ve nihayetinde şirket müdürlerinden bir tanesinin isminin hain FETÖ ile anılması ve bu doğrultuda soruşturma geçirmesinin şirket ortakları arasında güven ilişkisini önemli ölçüde zedelediğini, ortaklık ilişkisinin devamının kendilerinden beklenemeyecek bir hal almış olduğunu ileri sürerek müvekkilinin şirket ortaklığından haklı...

    ün şirket ortaklığından haklı sebeple çıkarılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Karşı davada davalı vekili cevap delikçesinde özetle; bir ortağın hangi şartlarla ve hangi usullerde ortaklıktan çıkarılacağının TTK'da ayrıntılı düzenlendiğini, bu düzenlemeler kapsamında davanın karşı dava bakımından reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, asıl davada haksı sebeplerle davacının ortaklıktan çıkmasına izin verilmesi ve ayrılma akçesinin hesaplanması, karşı davada davalı/karşı davacının ortaklıktan çıkartılması istemine ilişkindir. Davacı/karşı davalı mahkememize sunmuş olduğu 15/02/2023 tarihli dilekçesinde; dava konusu ihtilaf üzerinde anlaştıklarını, bu nedenle davadan feragat ettiklerini, asıl ve karşı davada yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir....

      DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı şirketin ortağı olduğunu, şirketin davalılar ... ile ... ile birlikte kurulduğunu, şirketin kurulduğu tarihten sonra davalı ortakların tutumları nedeniyle kendisinin şirketten dışlandığını, davalıların aynı faaliyet alanında başka bir şirket kurarak faaliyetlerine devam ettiğini, şirket ortakları arasında güven ilişkisinin sarsıldığını, müvekkilinin uzun zamandan beri şirket faaliyetlerine katılamadığını belirterek müvekkilinin şirket ortaklığından ayrılmasına ve şirket kurulduğu tarihten itibaren dağıtılmayan kâr payı ile ayrılma akçesinin kendisine ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. II....

        Mahkememize açılan dava Limited Şirket Ortaklığından Çıkmaya İzin, Şirketin Feshi, Ayrılma Payının Tespiti istemine ilişkindir....

          yetkilerinin kaldırılarak şirketlere kayyım atanmasını, davalı şirketler adına kayıtlı taşınmazlara ihtiyati tedbir konulmasını, yargılama neticesinde 100.000,00 TL maddi tazminatın ve 100.000,00 TL ayrılma payının, dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            1 Euro karşılığı devri ile çıkmasına, ayrılma akçesi, fesih ve tasfiye taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

              ın sözleşmenin tarafı olmadığı için bu davalılara husumetin yöneltilemeyeceğini, sözleşme gereğince malın yüklenmesinden 10 gün önce ödenmesi gereken 315.000 Euronun davacı yanca ödenmediğini, bu nedenle önceden alınan 35.000 Euronun İspanya’daki firma tarafından müvekkilinin alacağından mahsup edildiğini, müvekkilinin ticari itibarının zedelendiğini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece davalı gerçek kişiler sözleşmenin tarafı olmadığı için bu davalılar yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı şirket yönünden; akitten rücu halinde pey akçesinin iadesi gerektiği, davalı şirketin ediminin ifasını süresi içinde önermediği, başka bir ifade ile kusurlu olduğu, davalı şirketin zarara ilişkin bir delil de getirmediği gerekçeleri ile davanın kabulüne 35.000 Euronun temerrüt tarihi olan 13.05.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı şirket vekilince temyiz edilmiştir....

                Ek rapor alındığını, 2014-2017 yıllarında alınmış olan bir kök, üç ek raporda bilirkişiler defalarca fabrikaya gelerek keşif yaptıklarını, fabrika arsa ve binasını, duran ve dönen varlıklarını, stokları, mamul ve yarı mamul ürünleri, ticari defterleri incelemişler ve hemen hemen aynı ayrılma akçesini hesapladıklarını, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin yıllarca içtihatlarında; ayrılma akçesi hesaplanırken, ayrılan ortağın ayrılma tarihindeki yıl sonunu esas alarak, bu tarih itibari ile ayrılma akçesnin hesaplanması gerektiğine hükmettiğini, Yargıtay'ın, ayrılan ortağın ayrılma tarihinden sonra şirkete hiçbir faydasının dokunmadığını ve hiçbir katkıda bulunmadığını gözeterek bu karara vardığını, Yargıtay bu kararları verirken ayrılan ortağın, şirketin ayrılma tarihinden sonraki değer kazançlarından istifade etmesini hakkaniyete uygun bulmadığı için böyle bir karar verdiğini, Ancak İst. And. 3....

                  Maddesine göre karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkiline ayrılma akçesi verilmesini, tüm yargılama gideri ve masrafları ile vekalet ücretinin davalılar uhtesinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir....

                    Davacı vekilinehaklı sebep olarak ileri sürdüğü hususları somutlaştırması için 10 nolu celse ara kararı ile süre verilmiş ve davacı vekili tarafından sunulan15/11/2021 tarihli dilekçede haklı sebepler, olarak şirket yönetiminde ciddiyetten uzak gevşek bir tavır sergilenmekte olduğu , ticari anlamda sürekli olarak alınan yanlış ve isabetsiz kararların şirketin maddi zarara uğramasına sebep olduğu, bununla birlikte şirketin ticari defter ve kayıtlarının da usule uygun olarak tutulmadığını, şirket sözleşmesi ve kanuna aykırı olarak genel kurul yapılmadığını ileri sürmüştür. İleri sürülen sebeplerden şirket yönetiminde ciddiyetten uzak gevşek bir tavır sergilenmekte olduğu iddiası soyut bir iddia olup, münferit olarak bir durum bildirilmemiş, hangi hususlar olduğuna ilişkin bir somutlaştırma yapılmamıştır....

                      UYAP Entegrasyonu