Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

sözleşmenin hiçbir maddesinde yer almadığını, davalı ... şirketi tarafından hiçbir hukuki dayanağı bulunmaksızın gerçekleştirilen sözleşmenin feshi sebebi ile müvekkilinin şirketin maddi manevi büyük zarara uğradığını, müvekkili şirketin uğramış olduğu zararlar dolayısıyla 10.000 TL manevi tazminat ve 15.000 TL maddi tazminat tutarına, sözleşmenin feshi tarihinden itibaren uygulanacak ticari faizi ile birlikte tahsiline, yargılama gideri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....

    Hekimlik Meslek Etik Kurallarının "Ticari Amaç ve Reklam Yasağı" başlıklı 11. Maddesinde;"Hekim, mesleğini uygularken reklam yapamaz, ticari reklamlara araç olamaz, çalışmalarına ticari bir görünüm veremez; insanları yanıltıcı, paniğe düşürücü, yanlış yönlendirici, meslektaşlar arasında haksız rekabete yol açıcı davranışlarda bulunamaz".Hekimlik Meslek Etik Kurallarının "Hekim Seçme Özgürlüğü" başlıklı 22....

      Hekimlik Meslek Etik Kurallarının "Ticari Amaç ve Reklam Yasağı" başlıklı 11. Maddesinde; "Hekim, mesleğini uygularken reklam yapamaz, ticari reklamlara araç olamaz, çalışmalarına ticari bir görünüm veremez; insanları yanıltıcı, paniğe düşürücü, yanlış yönlendirici, meslektaşlar arasında haksız rekabete yol açıcı davranışlarda bulunamaz". Hekimlik Meslek Etik Kurallarının "Hekim Seçme Özgürlüğü" başlıklı 22....

      Mahkemece, toplanan delillere göre, Finansal Kiralama Kanununun 23 ve 24.maddeleri ve sözleşme şartı gereğince yasal 60 günlük verilen süre içerisinde kira bedellerinin ödenmesi, aksi halde sözleşmenin fesh edilmiş sayılacağına ilişkin noter ihtarnamesinin davalı şirketin adresten ayrılmış olması nedeni ile tebliğ edilemediği, bu durumda davacı tarafından ilanen tebligat yolu ile ihtar tebliği yapılması gerekirken bu usule uyulmadığı, dolayısıyla dava koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle oy çokluğu ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 22.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Noterliğince düzenlenen, 02/12/2008 tarihli finansal kiralama sözleşmesi imzalanarak, 4 adet zemin temizleme makinesi ve ekipmanlarının teslim edildiği; ancak şirketin kira bedelini ödememesi üzerine çekilen ihtar ile finansal kiralama sözleşmenin fesh edilmesine ve malların iadesi istenmesine rağmen, sanık tarafından suça konu zemin temizleme makineleri ve ekipmanlarını katılan şirkete iade edilmediği, bu surette sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia olunan somut olayda; Sanığın finansal kiralama sözleşmesiyle teslim aldığı makinelerin borçlarını ödememesi üzerine ihtarname gönderilerek sözleşmenin fesh edilmesine ve suça konu makinelerin iadesi talep edilmesine rağmen, sanık tarafından suça konu makineler iade edilmediği gibi, iade edilmeme nedeni olarak da yasal bir gerekçe gösterilmediği ve kiralanan menkullerin tesliminden hukuka aykırı olarak kaçınıldığı, sanığın bu surette hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği tüm dosya kapsamından...

          Kiralama Sözleşmesi gereğince katılan şirketin, kiracı sanığa sözleşmede belirtilen ofset baskı makinesini teslim ettiği, ancak sanığın sözleşme de belirtilen kira bedellerini ödememesi nedeni ile noter aracılığı ile çekilen ihtarname ile sözleşmenin fesh edildiği ve sözleşme konusu makinenin belirtilen süre de iadesi istenmesine rağmen, sanığın sözleşmeye konu makineyi iade etmeyerek hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia olunan somut olayda; Sanığın sözleşme hükümlerine göre ödemesi gereken kira bedellerini ödemeyerek temerrüte düştüğü, bunun üzerine .......

            Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; belirli günlere ait incelenen seyahat raporlarının iki tanesinde hataya rastlandığı, her bir araç için günlük km raporlarının söz konusu araç takip sisteminden alınabildiği dikkate alındığında, günlük seyahat raporlarının km sütunlarında hata olmasının ayıp olarak nitelendirilemeyeceği, ayrıca 26.04.2011 tarihinden sonra sözleşmenin feshi sebebi olabilecek durdurma problemi yaşandığına dair bir iddia ya da tespitin de dosya kapsamında bulunmadığı, dolayısıyla davacının sözleşmeyi fesh etmekte haklı olmadığı, Şubat 2012 döneminden Temmuz 2012 dönemine kadar ödenen hizmet bedeline ilişkin faturaların tarafların ticari defterlerine işlenerek ödenmiş olması, bu faturalara yasal 8 gün içerisinde herhangi bir itirazın yapılmaması nedeniyle davacının 2.102,76 TL tutarındaki faturaların bedelini de davalıdan talep edemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR ESAS NO : 2017/764 Esas KARAR NO : 2022/638 DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 13/11/2017 KARAR TARİHİ : 16/09/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket tarafından teklif edilen kullanılmış “...” için davacı şirket ile davalı şirketin her görüşmesinde ve özellikle davalı şirket tarafından verilen teklif mektubunda ve davalı şirketin merkez binasında paraf edilmiş olunan ...” içeriğinde (sayfa 8 satır 19) de belirtilmiş olduğunu, davalı şirketin satmayı teklif ettiği "line" ile ilgili en önemli husus bu alışverişin en önemli ve can alıcı noktası olduğunu, bu line'nın 500 saatten az çalışmış ikinci el ...'ler olduğunu, bahsi geçen toplantıların yapıldığı gün davacı şirket ......

                Mah 983 ada 3 ve 4 nolu parsellerin maliki olarak bu parseller üzerine yapılacak bina ve bu binada adi ortaklık şeklinde ticari işletme işletmek amacı ile 14/11/2007 tarihinde imzaladıkları sözleşme ile adi ortaklık kurarak söz konusu parseller üzerindeki binayı restoran olarak işletmeye başladıklarını ve işletmenin ihtiyacı için bankadan ortaklaşa kredi sağladıklarını, bu kredi ile öncelikle işletmenin borçlarının ödeneceğinin kararlaştırılmasına rağmen davalının kendi ihtiyaçlarını giderdiğini , davalının şirketin işleyişi ile ilgili bilgi vermediğini , yine davalının haber vermeden şirket adına kredi çektiğini ve şirketin gelirlerini paylaşmadığını, davalıya bu hususta ortaklığın tasfiyesi için ihtar gönderildiğini ancak davalının buna yanaşmadığını, BK 535 maddesindeki şartların gerçekleştiğini bu nedenle ... Restoran isimli iş yerinde faaliyet gösteren adi ortaklığın feshine ve tasfiyesine karar verilmesini istemiştir. Asli müdahil ... ise, davalılar ... ve ...'...

                  Davalı ... ile davalı borçlu arasındaki hemşerilik ilişkisi ve tebligatların da davalı borçluya tebliğ edilmesi yönünde kabulde bulunulması hususları birlikte değerlendirilerek davalı ...’nin davalı borçlunun durumunu İİK 280/1 hükmü gereğince bilen veya bilmesi gereken kişi olup olmadığı ve dava konusu gayrımenkulün ticari işletme olarak kullanıldığı, davalı ... tarafından da ticari iş için satın alındığının anlaşılmasına göre de Mahkemece İİK 280/3 hükmü gereğince ticari işletme devri olup olmadığı değerlendirilmeksizin karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 29/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu