Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 08.07.2008 gün ve 2007/618 Esas, 2008/708 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık ... ve diğer sanıklar müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü: Dosyanın incelenmesinde, 16.05.2012 tarihli Dairemizin tevdii kararı ile sanık ...'ın 25.08.2010 tarihli temyiz dilekçesi hakkında ek tebliğname düzenlenmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdii edildiği, ancak sanık ...'ın temyizi hakkında ek tebliğname düzenlenmeksizin dosyanın Dairemize iade edildiği anlaşıldığından, açıklanan noksanlığın giderilip ek tebliğname düzenlenmek üzere incelenmeyen dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 31.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
K. sayılı tevdii kararı uyarınca, gerekçeli kararın yokluğunda hüküm verilen müşteki gümrük idaresine usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi istenildiği halde söz konusu tevdii kararının gereğinin mahkemece yerine getirilmediği anlaşılmakla; gıyabi kararın anılan idareye usulüne uygun olarak tebliği sağlandıktan sonra temyiz edilmesi halinde temyiz dilekçesi eklendikten ve bu temyize ilişkin ek tebliğname de düzenlendikten sonra iadesi için dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 31.03.2016 günü oybirliğiyle karar verildi....
Sulh Hukuk Hakimliğince verilen 08.04.2013 gün ve 2013/17 D.iş sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Talep tevdii mahalli tayini istemine ilişkin olup, 6100 sayılı HMK'nın 382. maddesinin Eşya Hukukundaki Çekişmesiz Yargı İşleri başlıklı bölümünün 3. bendine göre çekişmesiz yargı işlerindedir. Aynı Kanun'un 387. maddesinde bu tip kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması öngörülmüş ise de, istinaf mahkemeleri henüz göreve başlamadığı, Bölge Adliye Mahkemeleri'nin göreve başlama tarihine kadar bu tip kararların istinaf yerine temyiz yoluyla incelenmesi mümkün olmadığından, tevdii mahalli tayini isteyenin temyiz talebinin REDDİNE 14.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
TMK'nın 337/2. maddesinde "Ananın, küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velayetin kendisinden alınmış olması durumunda hâkimin çocuğun menfaatine göre vasi atayacağı veya velayeti babaya tevdii edeceği" öngörülmüştür. Somut olayda öncelikle tartışılarak değerlendirilecek konu velayetin küçüğü tanıyan babaya tevdii edilip edilmeyeceğine yönelik olacaktır. Velayetin tevdii hususu aile mahkemesinin görev alanı içerisinde bulunduğundan öncelikle bu husus aile mahkemesince değerlendirilecek, küçüğün babasının velayeti altına konulması mahkemece uygun görülürse aile mahkemesince bu konuda karar verilecek aksi halde TMK 337. maddesi gereğince küçüğe vasi tayin edilmek üzere dosya sulh hukuk mahkemesine gönderilecektir. Bu durumda uyuşmazlığın aile mahkemesince görülüp çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Torbalı Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 17.12.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
TMK.nun 337/2 maddesinde "ananın, küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velayetin kendisinden alınmış olması durumunda hakimin çocuğun menfaatine göre vasi atayacağı veya velayeti babaya tevdii edeceği" öngörülmüştür. Ayrıca Aynı Yasa'nın 411. maddesinde “vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairesine aittir. “19. maddesinde de; “Bir kimsenin ikametgahı, yerleşmek niyetiyle oturduğu yerdir...” hükümlerine yer verilmiştir. Somut olayda öncelikle tartışılarak değerlendirilecek konu velayetin küçüğü tanıyan babaya tevdii edilip edilmeyeceğine yönelik olacaktır. Velayetin tevdii hususu Aile Mahkemesinin görev alanı içerisinde bulunduğundan öncelikle bu husus Aile Mahkemesince değerlendirilecek, küçüğün babasının velayeti altına konulması mahkemece uygun görülürse Aile Mahkemesince bu konuda karar verilecek aksi halde TMK. 337 maddesi gereğince küçüğe vasi tayin edilmek üzere dosya Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilecektir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli cinsel saldırı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma HÜKÜM : Mahkûmiyet Mahali mahkemece verilen hükümler sanık müdafii tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine; dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle 24.12.2014 Çarşamba saat 13:30'a duruşma günü tayin olunarak sanık müdafiine çağrı kâğıdı gönderilmişti. Belli günde Hâkimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından Serdar Kütahya hazır olduğu halde oturum açıldı. Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekâletnameye dayanarak sanık ... adına gelen Av. ... huzura alınarak duruşmaya başlandı. Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanık ... hakkında DURUŞMALI inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralama Hüküm : TCK'nın 89/1, 2-b, 22/3, 62, 51/1-3-7-8, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, Mahalli Cumhuriyet savcısı ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın geceleyin, şehir içinde 425 promil alkollü ve ehliyetsiz olarak kullandığı araçla kaza mahali olan ışıklı dönel kavşağı kendisine hitap eden yeşil ışıkta ancak olay yerine ait kamera görüntülerinden de anlaşılacağı üzere mahal sınırlarının epey üzerinde bir hızda geçtiği sırada kendisine hitap eden kırmızı ışıkta yolun boş olması sebebiyle yola inen ve yaya geçidinden sanığın seyir yönüne göre sağından sola doğru karşıya geçmekte olan katılana seyrettiği sol şeritte çarparak hiç durmadan olay yerinden ayrıldığı ve katılanın 5. derece kemik kırığı olacak şekilde yaralandığı olayda, 1-Suçun işleniş biçimi, sanığın aldığı alkol miktarı, daha...
İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, riziko mahali işyeri mali ve sorumluluk sigortasından kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Buna göre, somut uyuşmazlığa ilişkin istinaf başvurusunu değerlendirme görevinin HSK'nın 564 ve 586 sayılı işbölümü kararları gereğince, "Riziko mahalli konut ve işyeri olan mal ve sorumluluk sigortası sözleşmesi ile taşıma hukukundan doğup doğmadığına bakılmaksızın can-hayat sigortası sözleşmelerinden kaynaklanan davalar sonucu (rücu dâhil) verilen hüküm ve kararlar," ın incelenme görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. veya 45. Hukuk Dairesinin görev alanında kaldığı, iş bölümü yönünden Dairemizin görevli olmadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. K A R A R : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine (veya ikiz dairesi olan 45....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralama Hüküm : TCK'nın 89/4, 62/1, 50/1, 52/4, 53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyet Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin bir nedene dayanmayan temyiz itirazların reddine, ancak; Dosya içeriğine göre olay günü saat 08.50 sıralarında sanığın sevk ve idaresindeki tanker ile meskun mahalde, bölünmüş yolda sağ şeritte seyir halindeyken, olay mahali olan kontrolsüz kavşakta sola dönmek istediği esnada, aynı istikamette sol şeritte seyretmekte olan katılanın otomobili ile çarpışması şeklinde meydana gelen ve katılanların basit tıbbi müdahaleyle iyileşebilecek şekilde yaralanmaları ile sonuçlanan olayda, taksirli suçlar açısından...
Noterliğinin 12.03.2012 keşide 13.03.2012 tebliğ tarihli ihbarname ile kiraya verene bildirildiğini, anahtarların davacı-alacaklı tarafından alınmaması üzerine ... 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 18.05.2012 tarih 2012/45 değişik iş sayılı dosyası ile tevdi mahali tayini ile anahtarların mahkeme kasasına alındığını, tahliye nedeniyle kira borcu bulunmadığından davanın reddini savunmuştur. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden kiralanana ait anahtarların notere ve tevdi mahalline teslim edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda kira sözleşmesinin feshine ilişkin hükümlerin sözleşmenin bitimine kadar kiracıyı bağlayıp bağlamayacağı hususları dar yetkili icra mahkemesinde incelenemez. Ancak anahtar teslimine kadarki kira borçlarından kiracı sorumlu olduğundan bu tarihe kadarki kira alacağı üzerinden itirazın kaldırılmasına karar vermek gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır....