Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda; davacının gerek manevi tazminat, gerekse çocuğun sağlık ve eğitim giderleri ile ilgili maddi tazminat talepleri Türk Medeni Kanununun 2. kitabından kaynaklanan talepler olmayıp; genel hükümlere (manevi tazminat yönünden TMK md. 25, TBK md. 58 maddi tazminat yönünden TBK md. 77 vd.) dayalı talepler niteliğindedir. Taleplerin bu niteliği gereği olarak da Yargıtay'ın 09.02.2012 tarihli 2012/1 sayılı Büyük Genel Kurul Kararı uyarınca temyiz incelemesini yapma görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, bu daire de görevsizlik kararı verdiğinden; görevli dairenin belirlenmesi amacıyla dosyanın Yargıtay Başkanlar Kuruluna gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 16.01.2013 (Çrş.)...

    Bu nedenle davalının davacı ----- tahsil ettiği ---- ücretin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince TBK 77. Maddesi gereğince davalı tarafından davacı kooperatife ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte iadesi gerektiği, TBK 77/2, 117. Maddeleri ile, taraflar arasındaki sözleşmenin tüm hukuki sonuçları ile TBK 27. Maddesi gereğince kesin olarak hükümsüz olması nedeniyle Mahkememizce benimsenmiş olup, aşağıdaki gibi hüküm tesis etmek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır....

      ve satılmasına izin verilebileceği, bu şekilde izin verilen yerlerin genel güvenlik, asayiş, sağlık ve turizme hizmet yönünden gerekli şartlara uymadıklarının veya kaybettiklerinin belirlenmesi durumunda içki izinlerinin iptal edileceği belirtilmiştir....

        Mahkememiz dosyasının yargılaması sırasında dosyanın bankacı bilirkişiye tevdi edilerek rapor düzenlenmesine karar verilmiştir....

          Sanığın katılanın avukatı olduğu, katılan adına yürüttüğü icra dosyalarından tahsilat yaptığı halde katılana teslim etmeyerek uhdesinde tuttuğu, sanığın böylece üzerine atılı suçu işlediğinin iddia edildiği olayda, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, sanığın, katılanın vekili olarak hangi dava ve icra takiplerini yürüttüğü, hangi duruşmalara girdiğinin tespit edilmesi, ilgili dava ve takip dosyalarının birer suretinin, taraflar arasında vekalet ücretinin belirlenmesine dair sözleşme, yazılı belge, yapılan masraflar veya bu anlamda yapılmış olan ödemelere ilişkin bilgi ve belgelerin onaylı suretlerinin getirtilmesi, buna göre sanığın katılan adına takip ettiği dosyalardan ne kadar vekalet ücreti alacağı olduğu ve ne kadar masraf yaptığının tespiti, hak ettiği vekalet ücreti veya yaptığı masraflardan daha fazla parayı uhdesinde tutup tutmadığının kesin olarak belirlenmesi için takipsiz bırakılan dosyalardaki davalılarda dinlenilerek ödemelerin elden yapılıp...

            e teslim ettiğini, bunlara ilişkin herhangi bir şekilde belge düzenlenmediğini, işlemlerin bu şekilde yürüdüğünü beyan etmiş olması karşısında; sanığın işten ayrılış tarihi belirlenip katılan şirket vekilinin 04.12.2006 tarihli dilekçesinde belirttiği firmaların sanığa ne kadar ödemede bulundukları, bu firma yetkilileri dinlenmek suretiyle tespit edilerek ibraz etmeleri halinde ödemeye ilişkin makbuz ve belgelerde alınarak, katılan şirketin tüm defter ve belgeleri de temin edilmek suretiyle, mali bilirkişiye tevdi edilip bilirkişi raporu sonucuna göre değerlendirme yapılıp sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Mühendislik A.Ş. ile yine dava dışı Şekerbank A.Ş. arasındaki ticari kredinin, müşterek borçlu müteselsil kefili olup, kredi borcunun teminatı olarak bankaya tevdi edilen, lehdarı ... Mühendislik A.Ş, keşidecisi davalı şirket olan takip konusu çek, ödeme nedeniyle kredi veren Şekerbank A.Ş. tarafından davacıya verilmiş olduğundan, ... bu davanın tarafları arasında herhangi bir sözleşme ilişkisinin mevcut olmamasına, davanın da, ticari krediye verilen kefalet nedeniyle ve tacir olan Bankanın haklarına halefiyeten açılmış olmasına göre, uyuşmazlığın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 19. Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki aynı Daire tarafından da görevsizlik kararı verildiğinden, görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay 1. Başkanlığına gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Yüksek 1. Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 2.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, İİK'nın 89. maddesine göre gönderilen haciz ihbarnamesi üzerine tevdi mahalli tayini istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz inceleme görevi Yüksek 12.Hukuk Dairesine ait olmakla beraber anılan dairecede gönderme kararı verilmiş olmakla temyiz inceleme yerinin belirlenmesi için dosyanın HUKUK DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULUNA gönderilmek üzere Yüksek Yargıtay Birinci Başkanlığa SUNULMASINA 21.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  özel kanundan doğan KDV iade alacağının ........ gönderilen haciz ihbarnameleri ve sunulan temliknamelere istinaden Vergi Dairesi Müdürlüğünce KDV iade alacağının nereye ödeneceğine yönelik tevdi yeri belirlenmesi istemine ilişkindir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 4. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 10/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Maddeleri gereğince fatura bedeli iadesini kabul etmeyerek iade eden karşı taraf yönünden alacaklının temerrüdü olgusunun gerçekleştiğini, müvekkili şirketin tevdi yeri belirlenmesi talebinde bulunmasında hukuki yararının bulunduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Talep, taraflar arasındaki lisans devir sözleşmesinin ifa edilememesi nedeniyle sözleşme bedelinin iadesi amacıyla tevdi mahalli tayini istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle talebin reddine karar verilmiştir. Türk Borçlar Kanunu'nun 107. maddesinde alacaklının temerrüde düşmesi durumunda, borçlunun hasar ve giderleri alacaklıya ait olmak üzere, teslim edeceği şeyi tevdi ederek borcundan kurtulabileceği düzenlenmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu