Gelen şikayetler üzerine yapılan incelemeler neticesinde davacının su israfı yaptığı ve sulama yapılırken suyu düzenli kullanmadığı tespit edilmiştir. Davacının bu davranışı kontrolörler tarafından tutanak altına alınmıştır. Ülkemizdeki su kaynaklarının son dönemde oldukça azalması ve kullanılan suyun israf edilmesi durumunda su kıtlığı yaşayacak olmamız işçinin davranışının ne denli ağır bir davranış olduğunun göstergesidir. Davacı dava dilekçesinde işe iade davasında, işe iade tazminatlarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Ancak işe iade davası tespit davasıdır. Alacak talebinde bulunulamaz. Dayacının işe iade tazminatlarının tahsiline dair talebi bu sebeple yersizdir" yönündedir. DAİREMİZCE YAPILAN İNCELEME VE GEREKÇE: Dairemiz tarafından kamu düzenine ilişkin hususlar ve istinaf nedenleri ile bağlı olarak inceleme yapılmıştır....
Mahkemece davalı işverenin kabul beyanı nedeniyle davanın kabulüne karar verilmiştir. 4857 sayılı İş Kanununun 18 vd. maddeleri uyarınca feshin geçersizliği istemi yani işe iade davasında kurulacak hüküm tespit hükmü niteliğindedir. Dolayısıyla işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre için ücret ve diğer hakların miktar belirtilmeksizin, faiz ile ilgili herhangi bir ibare de kullanılmaksızın hüküm altına alınması ve ödenmesi gerektiğinin tespiti ile yetinilmesi gerekir. Tespit davalarında yalnızca tespit hükmü verilir, eda hükmü verilemez. Dosya içeriğine göre somut uyuşmazlıkta davacı işçinin iş sözleşmesinin yazılı bir fesih bildirimi yapılmaksızın, kıdem ve ihbar tazminatı da ödenerek feshedildiği ve davalı işverenin de cevap dilekçesinde işe iade davası yönünden davayı kabul ettiği anlaşıldığından feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesi isabetlidir....
Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı işçinin işe iade kararı sonrası işe başlatılıp başlatılmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Davacının iş sözleşmesinin 30.10.2007 tarihinde feshedildiği, açılan dava sonucunda davacının işe iadesine ve feshin geçersizliğine karar verildiği bu kararın Yargıtay 9 Hukuk Dairesi tarafından onanarak kesinleştiği anlaşılmıştır. Davacı işe iade kararı sonrasında, davalı işyerine başvurduğu ancak işe başlatılmadığını beyan ederek Ankara 2....
İşçinin işe iade yönündeki başvurusu samimi olmalıdır. İşçinin gerçekte işe başlamak niyeti olmadığı halde, işe iade davasının sonuçlarından yararlanmak için yapmış olduğu başvuru geçerli bir işe iade başvurusu olarak değerlendirilemez. Başka bir anlatımla, işçinin süresi içinde işe iade yönünde başvurusunun ardından, işverenin daveti üzerine işe başlamamış olması halinde, işçinin gerçek amacının işe başlamak olmadığı kabul edilmelidir. Bu durumda işverence yapılan fesih, 4857 sayılı İş Kanununun 21/5. maddesine göre geçerli bir feshin sonuçlarını doğurur. Bunun sonucu olarak da, işe iade davasında karara bağlanan işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süreye ait ücret ve diğer hakların talebi mümkün olmaz. Ancak, geçerli sayılan feshe bağlı olarak işçiye ihbar ve koşulları oluşmuşsa kıdem tazminatı ödenmelidir. İşe iade yönündeki başvurunun 10 iş günü içinde işverene bildirmesi gerekmekle birlikte tebligatın postada gecikmesinden işçinin sorumlu olması düşünülemez....
Bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere davalı işveren işe iade davasında davacının ayda 3.000,00 TL ye yakın brüt ücreti olduğunu beyan etmiş olup, Mahkemece bu beyan göz önünde tutularak davacının çalışma dönemi ve görevi belirtilerek ilgili sendikalarla, işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılıp tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra neticeye varılması gerekirken davacının gerçek ücretinin tespitine yönelik olarak eksik inceleme ile hüküm kurulması hatalıdır. 4- İşçinin işe iade sonrasında başvurusuna rağmen işe başlatılmaması halinde, işe başlatılmayacağının sözlü ya da eylemli olarak açıklandığı tarihte veya bir aylık başlatma süresinin sonunda iş sözleşmesi işverence feshedilmiş sayılır. İşe başlatmama tazminatının da fesih tarihindeki ücrete göre hesaplanması gerekir. İşçinin işe başlatılmadığı tarih, işe başlatmama tazminatının muaccel olduğu andır....
Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükme yönelik; Davalı vekilince; Yerel mahkeme kararının usul ve esas yönünden hatalı olduğunu, işe iade davası açma şartlarının oluşmadığını, tespit edilen boşta geçen süre ve işe başlatmamam tazminatının yüksek olduğunu bildirilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili; Boşta geçen süre ücretine ve işe başlatmama tazminatına ilişkin hesaplamaya esas ücretin eksik değerlendirildiğini dava tarihindeki ücret üzerinden hesaplama yapılması gerekirken eksik hesaplama yapıldığını belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; feshin geçersizliğinin tespiti ile işe iade istemine ilişkindir....
Feshin geçersizliği ve işe iade kararı sonrası, işçinin işe başlatılması için başvurusu ile işverenin işe davetinin de dürüstlük kuralı kapsamında samimiyet noktasında sorgulanması ve işverenin sözleşme ile kararlaştırılan nakil veya başka yerde görevlendirme yetkisini saklı tutan kuralın da objektif iyiniyet kuralı kapsamında değerlendirilmesi gerekir. İşçinin işe iade yönündeki başvurusu samimi olmalıdır. İşçinin gerçekte işe başlamak niyeti olmadığı halde, işe iade davasının sonuçlarından yararlanmak için yapmış olduğu başvuru geçerli bir işe iade başvurusu olarak değerlendirilemez. İşçinin süresi içinde işe iade yönünde başvurusunun ardından, işverenin daveti üzerine işe başlamamış olması halinde, işçinin gerçek amacının işe başlamak olmadığı kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla, işçi işverene hiç başvurmamış gibi sonuca gidilmelidir. Bu durumda işverence yapılan fesih, 4857 sayılı Yasa'nın 21'inci maddesinin beşinci fıkrasına göre geçerli bir feshin sonuçlarını doğurur....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;'' Yetki itirazında davacıya ayrı ayrı 4 defa 07.08.2017- 08.08.2017- 10.08.2017 ve 14.08.2017 tarihlerinde işe davet ihtarı gönderilmesine rağmen işe başlamadığını, davacının işe başlama niyeti olmadığını, salt işe iade davasının sonuçlarından faydalanmak istediğini, bu nedenle işe başlatmama ve boşta geçen süre ücretine hak kazanamadığını, İstanbul 4. İş Mahkemesinin 2014/825 E. ve 2015/707 K. sayılı ilamı davacının işe iadesine karar verildiğini, davacının Beyoğlu 20....
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı, davalıya ait işyerinde personel müdürü olarak çalışırken iş sözleşmesinin işverence haksız şekilde fesh edilmesi üzerine açtığı işe iade davasının lehine sonuçlandığını, karar sonrası işverence işe başlatılmayıp bir kısım ödeme yapılsa da alacaklarının tam olarak karşılanmadığını ileri sürerek, bakiye kıdem ve ihbar tazminatı ile işe iade kararı sonucu hak kazandığı boşta geçen süre ücreti ile işe başlatmama tazminatının tahsilini, istemiştir. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı, işe iade kararı sonrası davacıya tüm haklarının ödendiğini ve alacağı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....
DAVA KONUSU : Tespit (İşe İade İstemli) KARAR : Yerel mahkemece verilen karar sonrasında istinaf başvurusu üzerine dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; müvekkili davacı işçinin iş sözleşmesinin haklı veya geçerli bir neden olmaksızın feshedildiğini iddia ederek, iş sözleşmesinin feshinin geçersizliği ile işe iadesine ve sonuçlarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....