WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, dava konusu 1203 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağında tapu kaydı bulunmayan taşınmazın verginin 577 tahrir numarasında Ahmet oğlu Mustafa adına kayıtlı iken 1325 tarihinde ölümü ile çocukları Ali ve Hatice'nin kaldığı belirtilerek 1/2'şer hisse ile Mustafa çocukları H. Ö.. ve Ali Kaya adlarına tespit yapıldığı, Mustafa oğlu A. ..'nın dosya arasına alınan nüfus kaydında Hadice isimli bir kardeşinin bulunduğu, ayrıca kadastro tutanağında Hatice ve Ali'nin kardeş olarak belirtilmesine rağmen kayıt maliki olduğu iddia edilen Gülsüm'ün Ali isimli bir kardeşinin olmadığı ve böylece davacının murisi Veysal kızı G. O.. ile kayıt maliki Mustafa kızı H. Ö.. arasında ırsi bağın kanıtlanamadığı açıktır. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Davalının temyiz itirazları yerindedir....

    C.. adına 24/240 hisse, kızı 1984 doğumlu Fatma (Cöre) Altun adına 24/240 hisse, kızı 1987 doğumlu Raziye (Cöre) Kara adına 24/240 hisse, kızı 1989 doğumlu Remziye (Cöre) Karaca adına 24/240 hisse, oğlu Mehmet Cöre'nin eşi olan gelini Cemal kızı 1985 doğumlu Ü.. C.. adına 6/240 hisse, oğlu Mehmet Cöre'nin çocuğu olan torunu Mehmet oğlu Y.. C.. adına 9/240 hisse, oğlu Mehmet Cöre'nin çocuğu olan torunu Mehmet oğlu O.. C.. adına 9/240 hisse olarak tapuya tesciline, 6) Dava dilekçesinin beşinci sırasında yazılı Samsun ili, Vezirköprü ilçesi, Alanşeyhi köyü, Merkez Mahalle mevkii 166 ada 28 parsel sayılı 998,04 m2 yüzölçümündeki taşınmazın tespitinin iptali ile ahşap samanlık ve bahçesi vasfı ile Hasan ve Fatma kızı Satu Cöre mirasçıları Mehmet ve Satu oğlu 1960 d.lu H.. Y.. 80/240 hisse, Hikmet ve Satu oğlu 1965 d.lu Yakup Cöre mirasçıları eşi Ali kızı 1960 d.lu F.. C.. adına 40/240 hisse, oğlu 1982 d.lu H.....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU KANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sonucunda, .... Mahallesi çalışma alanında bulunan 1397 ada 5 parsel sayılı 341,09 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı, taşımazın ...’in kullanımında olduğu, yine üzerindeki 2 katlı kargir evin de kendisine ait olduğu şerhi yazılarak arsa vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., dava konusu taşınmazın murisi ...’den geldiğini ancak kardeşi olan ...'in eşi ... lehine taşınmazda kullanım şerhi verildiğini ileri sürerek, murisi ...'...

        bulunmakta olup, babasının ölümü sonrasında diğer hissedarların payını da almak suretiyle müvekkilim belirtilen taşınmazın tek maliki durumuna geldiğini, açıklanan "hisse yanlışlığının düzeltilmesi amacıyla" 10.09.2020 tarihinde vekil sıfatıyla Kocaeli Kadastro Müdürlüğüne ve yine 14.09.2020 tarihli başvuru ile Kocaeli Tapu Müdürlüğüne sözkonusu hisse yanlışlığının düzeltilmesine yönelik olarak yazılı müracaatta bulunmasına rağmen, Kocaeli Kadastro Müdürlüğnüün 18.09.2020 tarih ve 235256 sayılı yazılarıyla ve yine Kocaeli Tapu Müdürlüğünün 30.09.2020 tarih ve 2446423 sayılı yazılarıyla yapılan başvuruların reddedildiğini, bu nedenlerle uğranan hak kaybı ve mağduriyetin telafisini talep ve dava etmiştir....

        dan devralmış olduğunu 2.500,00 TL'lik toplam hisseden 400,00 TL ve aynı tarihte davalı ...'dan devralmış olduğu 2.500,00 TL'lik toplam hisseden 400,00 TL nominal değerli hisselerin dava tarihi itibariyle rayiç değerleri ile hisse devir tarihlerinden itibaren ödenmeyen kar paylarının, hisse bedellerinin dava tarihinden itibaren, kar paylarının tahakkuk ettikleri tarihlerden itibaren işleyecek avans faizleri ile birlikte davalılar ... ve ...'dan devrettikleri hisseleri oranında tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Dava, kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği sebebiyle tescili istemine ilişkindir. Mahkemece özetle, davacılar lehine zilyetlikle edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya elverişli bulunmamaktadır. Dava konusu taşınmaz, 1971 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında fundalık olması nedeniyle tespit harici bırakılmıştır....

            ye dava dilekçesi, gerekçeli karar ve davacı idarenin temyiz dilekçesi tebliğ edilmeden, taraf teşkili sağlanmadan eksik inceleme ile karar verilmesi, 2-Dava konusu taşınmazların dava açılmadan önce ifraz gördüğü ve ... ile ... dışındaki davalıların hissedar olmadıkları gözetilerek, diğer davalılar yönünden husumetten ret kararı verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 3-Davacı idarenin dava konusu taşınmazlarda hissedar olduğu gözetilmeden, davalıların hissesi yerine tüm hisse bedeline hükmedilmesi, 4-Davalıların hissesinin iptali gerekirken, davacı idarenin hissesi de dahil olmak üzere tapuların tümüyle iptaline karar verilmesi, 5-Acele kamulaştırma bedellerinin tespit edilen bedelden mahsup edilerek fark bedelin davalılara ödenmesine karar vermek gerekirken, tüm bedelin ödenmesine karar verilmesi, 6-Acele kamulaştırma bedellerinin tespit edilen bedelden mahsup edilerek fark bedele faiz yürütülmesi gerekirken, tüm bedele faiz yürütülmesi, 7-Acele kamulaştırma bedelleri tespit edilen bedelden...

              Bendinde ".....bu paylaştırma sonucu çıkacak mali külfetlerin davalı tarafça karşılanmasını sağlamak amacıyla boşanma davasının kesinleşmesine müteakip davacının Polatlı Özel Duatepe Sürücü kursundaki %50 hissesini davalı adına veya davalı tarafından belirlenen kişiye devir ve temlik edeceğine, devir ve temlik ile birlikte sürücü kursunun tüm alacak ve borçlarının devralan kişiye ait olacağına.......," hisse devrinin karara bağlandığı, davanın temeli boşanma protokolü ve bu protokole bağlı olarak davalının taahhüt ettiği bir kısım hisse devrinin gerçekleşmemesi olgusuna dayalı açılan tescil davası olduğu, dolayısıyla davacının isteği boşanma protokolüne bağlı olup, anlaşmalı boşanma kararına dayalı olduğundan yargılamaya bakma görev ve yetkisinin Aile Mahkemesine ait olduğu, nitekim Yargıtay 20. H.D.'...

              Bendinde "...bu paylaştırma sonucu çıkacak mali külfetlerin davalı tarafça karşılanmasını sağlamak amacıyla boşanma davasının kesinleşmesine müteakip davacının ... kursundaki %50 hissesini davalı adına veya davalı tarafından belirlenen kişiye devir ve temlik edeceğine, devir ve temlik ile birlikte sürücü kursunun tüm alacak ve borçlarının devralan kişiye ait olacağına.....," hisse devrinin karara bağlandığı, davanın temeli boşanma protokolü ve bu protokole bağlı olarak davalının taahhüt ettiği bir kısım hisse devrinin gerçekleşmemesi olgusuna dayalı açılan tescil davası olduğu, dolayısıyla davacının isteği boşanma protokolüne bağlı olup, anlaşmalı boşanma kararına dayalı olduğundan yargılamaya bakma görev ve yetkisinin Aile Mahkemesine ait olduğu, nitekim Yargıtay 20. H.D.'...

                Eğer davacı diğer mirasçılara fazla hisse verildiğine yönelik talep içeriyorsa, yani diğer mirasçılara fazla pay verilip kendisine düşen hissenin az oluduğun iddia ediyorsa bu durumda da kendisine düşecek hissenin ne miktarda olduğu ve bu hisselerin kimin uhdesinde olduğunu açıklaması ve bu şahıslara da dava açılarak, açılacak bu davanın da eldeki bu dava ile birleştirilmesi gerekir. Bu durumda da mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılarak davacının sahip olması gerekin hisse miktarını tespitledikten sonra sonucuna göre karar vermesi gerekir. Davacıya talebi açıklattırıldıktan sonra dava konusu olan hisse miktarı ve dava tarihi itibariyle değeri tespit edilip, harç tamamlatılarak davaya devam edilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bu nedenle kararın kaldırılması gerekmiştir" hukuksal görüşlere yer verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu