İlk derece Mahkemesi davacının iş sözleşmesinin fesih ihtarnamesi ile “ …görülen lüzum üzerine şirketimiz ile aranızdaki iş aktine son verilmiş olup…” şeklindeki gerekçe ile sonlandırıldığı, davalı işverenin davacı işçinin iş sözleşmesini, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca feshettiği, ancak fesih sebebini açık kesin olarak belirten, yazılı fesih bildirimi sunulmadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile davacının alt işveren şirkete işe iadesine ve işe iade edilmemesinin mali sonuçlarına karar verilmiştir. Karara karşı davalılar yasal süresi içinde istinaf yoluna başvurmuştur....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, işçi ile işveren ilişkisinden kaynaklanan, alacak - tazminat iddialarının sübut bulup bulmadığı noktasında toplanmaktadır. Genel olarak ispat külfeti, H.M.K.'nın 190/1. maddesi gereğince, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Davacı vekilinin itirazları değerlendirildiğinde; Dosyadaki bilgi ve belgelerle, yargılama sırasında toplanan ve karşılaştırmalı olarak değerlendirilen tüm deliller, birlikte dikkate alındığında; davanın, işçi ile işveren ilişkisinden kaynaklanan alacak davası olduğu, yargılama sürecinde, aksi taraflarca ispat edilemeyen SGK kayıtlarına göre, davacının, 14/06/2012- 04/09/2015 tarihleri arasında, alt işverenlikler nezdinde sigortalı gösterilerek, üst (asıl) işverenliğe ait iş yerinde, "özel güvenlik görevlisi" sıfatı ile çalıştığı, son üst (asıl) işverenliğin ise, iş yerini, önceki asıl işveren olan, dava dışı Bursa Linyit A.Ş.'...
İlk derece Mahkemesi davacının iş sözleşmesinin fesih ihtarnamesi ile “ …görülen lüzum üzerine şirketimiz ile aranızdaki iş aktine son verilmiş olup…” şeklindeki gerekçe ile sonlandırıldığı, davalı işverenin davacı işçinin iş sözleşmesini, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca feshettiği, ancak fesih sebebini açık kesin olarak belirten, yazılı fesih bildirimi sunulmadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile davacının alt işveren şirkete işe iadesine ve işe iade edilmemesinin mali sonuçlarına karar verilmiştir. Karara karşı davalılar yasal süresi içinde istinaf yoluna başvurmuştur....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 31/05/2021 NUMARASI : 2018/252 ESAS, 2021/215 KARAR DAVA KONUSU : ALACAK (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve istinaf incelemesi yapılmak üzere dosya Dairemize gelmiş olmakla; incelendi, yapılan müzakere sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin davalı Belediyeye ait işyerinde dava dışı alti şverenler bünyesinde işçi olarak 01.01.2012 tarihinde işe başladığını, davacının iş akdinin 18.05.2018 tarihinde haksız şekilde sonlandırıldığını, işçilik ücretlerinin ödenmediğini, ayrıca TİS'ten kaynaklanan alacaklarının da bulunduğunu beyanla; kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatili ücreti, asgari geçim indirimi ve TİS'ten kaynaklı alacaklarının tahsilini istemiştir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2018/102 ESAS - 2019/464 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : İzmir 15. İş Mahkemesinin 2018/102 Esas - 2019/464 Karar sayılı dosyası Dairemize gönderilmiş olmakla, yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : A-)DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı şirkete ait işyerinde 19.08.2014 – 28.06.2015 tarihleri arasında proje sorumlusu olarak çalıştığını, iş akdinin davalı işverence haklı nedene dayanılmaksızın ve bildirimsiz olarak feshedilmesi üzerine işe iade istemli olarak ikame ettiği İzmir 5....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 31/10/2019 NUMARASI : 2018/551 Esas - 2019/315 Karar DAVA KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı işyerinde belirsiz süreli iş akdiyle çalışmaya başladığını, iş akdinin 11.10.2013 tarihinde davalı işverence haksız ve hukuku aykırı şekilde sona erdirildiğini, Düzce İş Mahkemesinde işe iade davası açtığını, sendikal tazminat talebinin de kabul edilerek işe iadesine, 1 yıllık brüt ücret tutarında sendikal tazminat ödenmesine ve çalıştırılmadığı süre için 4 aylık ücret ve diğer alacaklarının ödenmesine karar verildiğini, kararın kesinleşmesiyle işverene işe iade talebinde bulunduğunu, buna rağmen davalı işveren tarafından işe başlatılmadığını, sendikal tazminat, kıdem tazminatı vb. adı altında ayrıntısını bilmediği ödemeler yapıldığını, davalı işyerinde yetkili olan Petrol İş Sendikasına üye olduğunu, öncelikle iş akdi fesih tarihi olarak işe başlatılmadığı...
Hukuk Dairesi'nin 30/09/2022 tarih, 2022/1202 esas, 2022/1289 karar sayılı kararı ile istinaf isteminin esastan reddine karar verilerek kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır. İşçi feshin geçersizliği isteminde bulunduğu davadan başka, feshe bağlı alacaklarla ilgili bir dava da açmış bulunabilir. Bu durumda, feshin geçersizliğine ilişkin dava bekletici mesele yapılmalıdır. Neticeye göre, işe iade davası reddedilmiş ve red kararı kesinleşmiş ise fesih mahkeme kararının sonuca göre haklı yada geçerli hale geleceğinden alacak davasına devam edilmelidir. Yine, işe iade davası kabul edilmiş ve karar kesinleşmiş ancak işçi süresinde işe başlama başvurusunda bulunmamışsa veya başvuruda bulunmuş ancak işverenin süresinde işe davet etmesine rağmen işçi işe davete icabet etmemiş ise fesih geçerli hale geleceğinden alacak davasına devam edilmelidir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 16/09/2020 NUMARASI : 2017/351 Esas - 2020/143 Karar DAVA KONUSU : (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : İddia ve Savunmanın Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, davalı işyerinde 05/11/2013- 21/07/2015 tarihleri arasında çalıştığını, davalı işveren tarafından haksız olarak işten çıkartıldığını, Gebze 3....
İşverenin aynı işkolunda birden fazla işyerinin bulunması halinde, işyerinde çalışan işçi sayısı, bu işyerlerinde çalışan işçi sayısına göre belirlenir. Somut olayda, hizmet alım sözleşmeleri getirtilerek davalılar arasındaki asıl işveren-alt işveren ilişkisinin usulünce tespit edilmemesi hatalı olduğu gibi, mahkeme kararında davacının hangi davalı şirkete alt işveren olarak iade edileceğinin belirtilmemesi de hatalı olmuştur. Mahkemece bu hususta, öncelikle davacının iade edileceği davalı şirketin belirlenerek, tüm Türkiye genelinde aynı iş kolunda başka işyerlerinin bulunup bulunmadığı araştırılarak, bulunuyorsa davacının iş akdinin feshedildiği tarihte bu işyerlerindeki işçi sayısı da belirlenmek sureti ile davacının iş güvencesi kapsamında olup olmadığı tespit edilmelidir....
Dolayısı ile davalı vekilinin, davalı işverenin çalışanı olmadığı gibi, davalı adına vekaletnamede yer alan merciler önünde ve vekaletnamede yer alan hususlarda temsile yetkili kılındığı, bunun dışında işveren adına işlem yapma, işe iade talebinin işveren adına kabulüne veya işveren adına işçi alma veya bu hususlarda işvereni temsile yetkisinin bulunmadığı sabittir. Davacının işe iade başvurusunu içerir 10/04/2018 tarihli ihtarnamesini davalı işverene göndermediği, davalının işe iade davasındaki vekiline gönderdiği ve tebliğ ettirdiği de taraflar arasında çekişme konusu değildir....