Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, bir çok farklı yerel Mahkeme ilamı ve---- kararı ile de kabul edildiğini, -----sayılı ilamında müvekkil şirketin ----“ markasının 556 sayılı KHK'nın 8/4 ve 7/i madde hükümleri anlamında tanınmış marka olduğu, ----Sayılı ilamında da hem ----” markasının hem de “ ---- ” markasının 556 sayılı KHK'nın 8/4 ve 7/i madde hükümleri anlamında tanınmış marka olduğuna karar verildiğini, Markaların tanınmışlık düzeyi arttıkça benzerlik ve iltibas kavramının daha geniş yorumlanmasının gerekli olduğunu, Davalının -----” adresindeki işyerinde ve internet siteleri ile sosyal medya hesaplarında davacı şirketin ----- sayı ile tescilli markalarının aynıları ve benzerinin tescil kapsamındaki ----sınıfta yer alan emtialar üzerinde izinsiz ve hukuka aykırı bir şekilde kullanıldığının tespit edildiğini, Davalıya ait hükümsüzlüğü ve iptali istenen ve ----sınıfta tescilli ------ kelime markası davacıya ait --- ve -----sayı ile tescilli markaların benzer olduğunu, aynı sınıfta yer alan benzer ve aynı emtialar...

    değerlendirildiğinde, davalının müvekkille hiçbir ticari ilişkisi ve meşru bağlantısı olmamasına karşın internet sitesinde, ----yayınlarında ve -- hesaplarında müvekkil adına tescilli --- ibaresini kullandığı ve bu ibareyi kullanarak tanıtım yaptığı dikkate alındığında, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 149....

      *Bilirkişiler ..., ... ve ...’dan oluşan bilirkişi heyetinden alınan 14.08.2018 tarihli raporda; "Davalı...karşı davacının "..." ve "..." marka kullanımının davacı...karşı davalı markalarıyla benzer olmadığı ve karışıklığa sebebiyet vermeyeceği, davalı...karşı davacının "..." ve "..." marka kullanımının davacı...karşı davalı markalarıyla benzer olmaması ve karışıklığa sebebiyet vermemesinden kaynaklı, davacı...karşı davalının itibarına zarar vermeyeceği, hükümsüzlüğü istenen ... sayılı "..." ve ... sayılı "..." markalarının tek başına tanımlayıcı ibareler olduğu, ancak fiiliyatta marka kullanımlarının ve tescillerin figüratif unsurla (kahve fincanı altının bıraktığı iz modeli şeklinde figüratif unsur) birlikte yapılması ve kullanım sonucunda marka vasfı kazanmalarından kaynaklı ayırıcılık ifade ettikleri." yönünde görüş bildirilmiştir. *İlk derece mahkemesince alınan her iki bilirkişi raporu arasında çelişki bulunduğundan, bu çelişkinin giderilmesi için bilirkişiler ..., ... ve ...'...

        Tasarım ve Markaların korunması hakkında 556 sayılı KHK'nın 62/1-6, 554 Sayılı KHK 48- 49 ve TTK'nın 56/1-e maddeleri uyarınca bir tür haksız eylem niteliği taşıyan davalının markaya ve tasarıma tecavüzü sonucu davacı tasarım ve marka sahibinin piyasada edindiği imaj ve güvenden oluşan manevi ticari varlığında meydana gelen kayıp ve zararlar ile uzun süren çabalarla yaratılan marka imajının zedelenmesi nedeniyle manevi tazminat isteminin yerinde olduğu, davalının basiretli tacir gibi davranmayarak, davacı adına daha önce tescilli markayı bilebilecek durumda iken gerekli izni almaksızın davacı markasını kullanması kusurlu bir davranış olup, İzinsiz olarak davacıya ait ismin kullanılması suretiyle oluşan haksız eylemin manevi tazminatı da gerektirdiği sonucuna ulaşılmış ve toplanan delillere göre davalının hastana hizmetleri, sağlık hizmetleri ve internet ortamında marka kullanımının davacının tescilli marka hakkını ihlal ettiği tescilli marka hakkına tecavüz teşkil ettiği ve haksız rekabet...

          FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/213 KARAR NO : 2023/182 DAVA : Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli) DAVA TARİHİ : 06/12/2021 KARAR TARİHİ : 26/09/2023 Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinin yapılan açık yargılamasında GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP:Davacı vekili dava dilekçesinde ve karşı dava cevap dilekçesinde özetle,------ 1971 yılından bu yana mühendislik plastikleri konusunda üretim ve pazarlama alanında faaliyet göstermekte olan bir kimya sanayi şirketi olduğunu, Davacının üstün mekanik, fiziksel, kimyasal ve elektriksel özelliklerden dolayı her türlü sanayide kullanılabilen bir mühendislik plastiği olan “-----” ürününün yaratıcısı ve tescilli marka hakkı sahibi olduğunu, Davacının, Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde, diğer birçok tescilli markanın yanı sıra tescilli ----- numaralı "-----" ve ------ numaralı "------" markalarının sahibi ve uzun yıllar süren yoğun kullanımlar sonucunda söz konusu markayı sektöründe tanınmış bir marka haline getirdiğini...

            Karşı Oy Sanığın iltibasa neden olacak şekilde E.C.A markasını kullandığı gerekçesiyle 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A-1 maddesi gereğince cezalandırılmasına dair yerel Mahkeme hükmü, eylemin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen haksız rekabet suçunu oluşturduğu gerekçesiyle, Dairemizin sayın çoğunluğu tarafından bozulmuştur. 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 9. maddesinin 1. fıkrasının “a” bendinde, “Markanın tescil kapsamına giren aynı mal ve/veya hizmetlerle ilgili olarak, tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin kullanılması.” “b” bendinde, Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal ve/veya hizmetlerin aynı veya benzeri mal ve/veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından, işaret ile tescilli marka arasında ilişkilendirilme ihtimali de dahil, karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması....

              markalarının da sahibi olduğunu, davalı tarafın, tasarımdan kaynaklı hakları davacıya ait olan ve davacının özgün bir form ve bizzat şekil formunun kendisi üzerinden yakaladığı markasal algıya sahip üç boyutlu tasarımının kendisini (farklı açılardan çekilmiş görselleri ile birlikte) üzerine, ... markasını, marka örneğinde küçücük ve okunamayacak şekilde, yani sırf bir şekilde tescil almak, aslında bu kelime ile marka örneğinde ayırt edici algı taşımamak için eklediği açıkça belli olacak biçimde ek yaparak, kendisi adına bütünde, davacı tasarımının kendisine marka tescili alması sebebiyle olduğunu, bunun hem davacının KHK'nın 8/5. maddesi anlamında öncelikli kullanımlarının olması hem de belirgin kötü niyet içermesi ve davacı ile haksız rekabet yaratması sebebiyle işbu davanın ikame edildiğini, davacının KHK'nın 8/3. md. anlamında önceye dayalı hakkının korunması gerektiğini, davacının eskiye dayalı kullanımlarının işbu dava dosyasında sunulan delillerden anlaşılacağını, davacının 8/5 anlamında...

                markasının tanınmış marka olarak tescilli olduğunu ve ilk kez 1969 yılında tescil ettirildiğini, ... tescil numaralı “...” markasının 29. Sınıf da , ... tescil numaralı “” markasının 03., 29., 30. Ve 32. Sınıflarda , ... tescil numaralı “...” markasının 03., 29., 30. Ve 32. Sınıflarda,... tescil numaralı “...+ şekil” markasının 03., 29., 30. Ve 32. Sınıflarda, ... tescil numaralı “... ideal şekil” markasının 03., 29., 30. Ve 32....

                  İSTANBUL 3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/144 KARAR NO : 2023/143 DAVA : TASARIMIN HÜKÜMSÜZLÜĞÜ DAVA TARİHİ : 29/07/2023 KARAR TARİHİ : 28/09/2023 Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin 14/06/2013 tarihinde ... Ticaret Odasına kayıt yaptırdığını, 2.000.000 TL sermaye ile kurulduğunu, müvekkilinin aynı zamanda ... ilçesi ... olmak üzere ..., ..., ..., ... şubelerinin de mevcut olduğunu, çeşitli e-ticaret siteleri ve kendisine ait ''...'' internet istesi üzerinden de online alışveriş hizmeti sunarak tüketicilerine ulaştığını, Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde müvekkiline ilişkin olarak yapılan sicil sorgusunda; 2010 yılından başlamak üzere çeşitli marka tescil başvurularının olduğunu, müvekkilinin tescilli marka ve şekil unsurlarından özellikle iki tanesine, davalının bu iki tescilli şekilden birini doğrudan diğerini ise iltibas oluşturmak suretiyle mal ürettiği ve satışa arz ettiği, davalının ......

                    Bu durumda önceki tarihli tescile sahip davacı markalarının tescilli olduğu 03 ve 35.sınıflar yönünden davalı markasının hükümsüzlük koşullarının oluştuğu kanaatine varılmıştır. Marka hakkına tecavüz iddia ve talebi yönünden yapılan değerlendirmede; SMK'nun 6/1 md'sinde nisbi red nedeni olarak düzenlenen karıştırma ihtimali, aynı kanunun 7/1 md'sinde marka hakkına tecavüz hali olarak yer almaktadır. Marka koruma kapsamına ilişkin SMK'nun 7/1-b md'sine göre ise, marka sahibi "tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerde aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tkescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılmasını engelleyebilir ve bu durum aynı zamanda marka hakkına tecavüz olarak nitelendirilmektedir....

                      UYAP Entegrasyonu