Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/544 E. sayılı dosyası ile mirası kayıtsız şartsız red ettikleri tespit ve tesciline karar verildiği gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. ... ... 8. Sulh Hukuk Mahkemesi ise en yakın mirasçıların tamamı tarafından reddolunduğundan; burada uygulanacak tasfiye usulü, terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesi usulüdür. Esasen terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesi için ayrıca dava açılmasına gerek de bulunmamaktadır. Terekenin tasfiyesinde yararı bulunan alacaklının talebi tereke işleriyle görevli sulh mahkemesini harekete geçirme amaçlı ihbar niteliğindedir. Tereke iflas hükümlerine göre tasfiyeye tabi hale geldiğine göre; mahkeme o yerdeki tereke işleriyle görevli sulh mahkemesi değilse isteğin bir görevsizlik kararıyla tereke işleriyle görevli sulh mahkemesine gönderilmesi gerekmektedir....
Yazımı yapılan tereke mallarından gerekenler mühürlenir. Mühürlenmeyen mallar için uygun koruma önlemleri alınır (TMK m. 591/1). Tereke mallarından tespit edilenlerin yazımı yapılıp, gerekli koruma önlemleri alındıktan sonra, teslimi gereken eşyalar hak sahiplerine teslim edilerek, tespit edilen mallar hüküm kısmında gösterilerek terekeden el çekilir. Mahkemece yukarıda açıklanan usulde araştırma yapılarak terekenin tespiti ile koruma önlemleri almak suretiyle hüküm kurulması gerekirken istek dışına çıkılarak murisin mirasçılarının belirlenmesi ve terekeden el çekilmesi şeklinde hüküm kurulması bozmayı gerektirmekte ise de maddi hata sonucu Yargıtay 8. Hukuk Dairesince onandığı bu defa yapılan inceleme sonucu Dairemizce anlaşıldığından mirasçı Hazine vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 18.12.2014 tarihli ve 2014/877 Esas, 22515 Karar sayılı ilamının kaldırılarak kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir....
in olurunun alınması yada miras şirketine M.K.nun 640. mad. uyarınca atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi, terekeye temsilci atandıktan sonra davanın tereke temsilcisi aracılığıyla yürütüleceğinin gözetilmesi gerekirken, davanın görülebilirlik koşulu gözardı edilerek yazılı olduğu üzere davanın esası hakkında hüküm kurulması doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/174 Esas, 2014/1047 Karar sayılı tereke dosyasının kesinleştirilmesi için davacı vekiline verilen kesin süreye rağmen, davacı tarafça tereke dosyasının kesinleştirilmesi için herhangi bir talepte bulunulmadığı, tereke dosyasının kesinleşmemesi nedeniyle davanın görülebilirlik şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle aktif husumet yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; bozma kararından sonra, davacı vekilinin başvurusu üzerine mirasbırakan ...’in terekesine ... 1....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tereke Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Karar Türk Medeni Kanununun 589. maddesi ve devamına dayalı terekenin tespit ve korunmasına ilişkin tedbir niteliğinde olup, davacının mirasçı naspedilmiş (atanmış) olmasına (TMK.md.589), tereke mallarının teslimine karar verilmesinin sonuca etkili olmamasına ve kararın da temyizinin mümkün bulunmamasına göre temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi.12.07.2010(Pzt)...
az olduğu) tespit edildiğini bildirmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesinin tarafına yolladığı 03/12/2019 tarihli ihtarı ile edindiği icra takip bilgilerine karşı icranın tehiri ve depo edilmesi hak ve imkanlarından kaçındığını, tereke dosyasının Vakıfbank Adliye Şubesinde bulunan hesabına bloke konmasına ve ödeme yapılmasına sebebiyet vererek tereke varlığını ve miras payını uzattığı zararın davalılardan T4'dan tazminini; tereke dosyası ile yapılan vekalet ücret sözleşmesinin gerektirdiği özen ve yükümlülüğü yerine getirmemeleri neticesinde mirasçısı olduğu tereke varlığını uğrattıkları 12/02/2020 tarihli dosya hesabına göre 3.858,23 TL kaybın muaccel dosya hesabına göre revize edilip icra dairesine ödemenin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tazminini; her iki avukatın da tereke haklarını en üst düzeyde ve her şeye rağmen savunmayı taahhüt ettikleri sözleşmeye aykırı davranarak işi çıkmaza soktuklarını, tereke varlığını zarara uğratmanın yanında terekeye konu varlıklardan...
Taraflar arasındaki tereke hukukuna ilişkin davada ... 12. Sulh Hukuk (Tüketici) ve ... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tereke hukukuna ilişkindir. Türk Medeni Yasasının 589. maddesinde "miras bırakanın yerleşim yeri Sulh Hakimi, istem üzerine veya resen tereke mallarının korunması ve hak sahiplerine geçmesini sağlamak üzere gerekli olan bütün önlemleri alır.", aynı Yasanın 19. maddesinde de "Bir kimsenin ikametgahı, yerleşmek niyeti ile oturduğu yerdir" hükümleri yer almaktadır. Yerleşim yerinin tespit edilemediği hallerde, karine olarak nüfusa kayıtlı olunan yer de yerleşim yeri olarak kabul edilir. Dosya kapsamından, 26.09.2002 tarihinde ...'taki S.H. ve Ç.E.K. ... Huzurevine alınan ...'nin 22.03.2004 tarihinde aynı yerde öldüğü, huzurevine girmeden önce İvedik Cad. Özevler Mah. 47....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Tereke hukukuna ilişkin olarak açılan davada Ankara 3.Sulh Hukuk ve Şanlıurfa 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, ...'na ait terekenin mirasçılarına teslimi istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 589. maddesinde "miras bırakanın yerleşim yeri Sulh Hakimi, istem üzerine veya re’sen tereke mallarının korunması ve hak sahiplerine geçmesini sağlamak üzere gerekli olan bütün önlemleri alır.", aynı Yasanın 19. maddesinde de "Bir kimsenin ikametgahı, yerleşmek niyeti ile oturduğu yerdir" hükümlerine yer verilmiştir. Dosya kapsamındaki, Ankara 3.Sulh Hukuk Mahkemesinin 14.05.2009 günlü Tereke Tespit zaptı ve 16.04.2009 günlü oturumdaki müteveffanın kardeşi mirascı...'nun beyanına göre,mernis adresindeki yerleşim yeri adresinin ...'...
Taraflar arasındaki tereke hukukuna ilişkin davada Beyoğlu 4. Sulh Hukuk ile Salihli Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tereke teslimine ilişkindir. Türk Medeni Yasasının 589. maddesinde "miras bırakanın yerleşim yeri Sulh Hakimi, istem üzerine veya resen tereke mallarının korunması ve hak sahiplerine geçmesini sağlamak üzere gerekli olan bütün önlemleri alır.", aynı Yasanın 19. maddesinde de "Bir kimsenin ikametgahı, yerleşmek niyeti ile oturduğu yerdir" hükümleri yer almaktadır. Yerleşim yerinin tespit edilemediği hallerde, karine olarak nüfusa kayıtlı olunan yer de yerleşim yeri olarak kabul edilir. Dosya kapsamından, geçici olarak huzurevinde kalmakta iken öldüğü anlaşılan ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tereke tespiti İzmir Valiliği ... Huzurevi ...Müdürlüğü ile ... ve müşterekleri aralarındaki tereke tespiti davasında esasın kapatılmasına ve terekeden el çekilmesine dair İzmir 11. Sulh Hukuk Mahkemesi'nden verilen 27.11.2012 gün ve 80/71 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılardan ... ile ... taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarih ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Türk Medeni Kanunu'nun 589. maddesi ve devamına dayalı terekenin tespit ve korunmasına ilişkin tespitler, tedbir niteliğinde olup, tereke mallarının teslimine karar verilmesinin sonucuna etkili olmamasına ve kararın da temyizinin mümkün bulunmamasına göre temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir....