Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HMK' nun 382/c-5. maddesinde tereke mallarının korunması ve hak sahiplerine ulaşmasını sağlamak için önlem alınmasına ilişkin taleplerin çekişmesiz yargı işlerinden olduğu açıkça düzenlenmiştir. 4721 s. TMK' nun 640/3. maddesinde tereke temsilcisi atanmasını talep edenin mirasçı olmasını aradığından, mirasçı olmayanların tereke temsilcisi atanması için sulh mahkemesine başvurması olanaklı değildir. Nitekim Yargıtay da bir kararında, tereke temsilcisinin sadece mirasçılarca atanmasının istenebileceğini, mirasçı olmayanların ise; tereke temsilcisi atanmasını isteyemeyeceğini içtihat etmiştir....

SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/10/2021 NUMARASI : 2019/51 TEREKE 2021/38 KARAR DAVA KONUSU : Tereke KARAR : Bakırköy 9. Sulh Hukuk Mahkemesinin 05/10/2021 tarih, 2019/51 Tereke 2021/38 Karar sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olmakla yapılan inceleme sonucunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; muris Keziban Kurtal'ın 16/01/2019 tarihinde vefat ettiğini, müvekkili ve davalılar arasında uzun zamandır süregelen bir husumet söz konusu olduğunu, müvekkilinin, annesinin vefat ettiğini yaklaşık bir sene sonra öğrendikten sonra miras paylaşımında sorunlar ortaya çıktığını, taraflar arasında ihtilaflar yaşandığını, bu durumun müvekkilinin mağduriyetine yol açtığını, TMK.nun paylaşmayı isteme hakkı başlıklı 642. maddesinin “Mirasçılardan her biri, ….her zaman mirasın paylaşılmasını isteyebilir. …....

Büyük babaları ve büyük anneleri veya bunların altsoyları ile birlikte mirasçı olan karı veya koca, mirasın yarısının mülkiyeti ile beraber dörtte birinin intifa hakkına ve bunlar da yoksa bütün mirasın mülkiyetine sahip olur. 23 Kasım 1990 – 01 Ocak 2002 Arası ölümlerde sağ kalan eş, birlikte bulunduğu mirasçılara göre miras bırakana aşağıdaki oranlarda mirasçı olur. 1. Miras bırakanın altsoyu ile birlikte mirasçı olursa, mirasın dörtte biri, miras bırakanın anne ve baba veya bunların altsoyu ile birlikte mirasçı olursa mirasın yarısı, 2. miras bırakanın büyükbaba veya büyük annesi ile birlikte mirasçı olursa mirasın dörtte üçü, 3. Bunlar da yoksa mirasın tümü eşe kalır. Bu olasılıkta miras bırakanın dayı, amca, hala, teyze gibi büyük anne ve büyük babasının altsoyu olanlar mirasçılık sıfatına sahip olamayacaklarını, 01 Ocak 2002 sonrası ölümlerde ise sağ kalan eşin yasal miras payı birlikte bulunduğu zümreye göre belirlenir. 1....

Eş ve çocuklar ile ana ve babaya pay verildiği durumda desteğe 2, eşe 2, çocuklar ile ana ve babaya 1’er pay verilerek bu payların desteğin tüm gelirine oranlanarak bulunacak sonuca göre destek tazminatları belirlenmelidir. Örneğin eş ve iki çocukla birlikte ana ve babanın destekten yoksun kalma payları desteğe 2, eşe 2, çocuklar ile ana ve babanın her birine 1’er pay verildiğinde toplamı 8 pay olacaktır. Desteğin geliri 100 kabul edildiğinde 100/8x2=%25 pay eşin destek payı, 100/8x1= %12.5 her bir çocuk ile ana ve babanın destek pay oranlarına göre destek tazminatı hesaplanmalıdır. Destekten çıkan çocukların payları eş ve diğer çocuklara dağıtılacak ana ve babaya verilmeyecektir. Ancak ana veya babadan biri destekten çıktığında çıkanın payı diğerine verilecektir. Somut olayda mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda desteğe, eşe ve iki çocuğuna pay ayrılarak hesaplama yapılmıştır. Dosya kapsamındaki nüfus kayıt örneğinden desteğin anne-babasının sağ olduğu anlaşılmaktadır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından iştirak nafakalarının miktarı yönünden; davacı-davalı kadın tarafından ise katılma yoluyla konutun kendisi ve çocuklarına özgülenmesi talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-davalı kadının Türk Medeni Kanununun 169. maddesi uyarınca aile konutunun kendisine ve ortak çocuklara özgülenmesi talebinin boşanma hükmünün kesinleşmesi nedeniyle konusunun kalmadığının anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50'şer TL. temyiz başvuru harcı...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından, tedbir nafakasının miktarı ile müşterek konutun tedbiren davalı kadına özgülenmesi isteği yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle 28.01.2014, 08.08.2014 ile 11.11.2014 tarihli ara kararlar ile müşterek konutun tedbiren davalı lehine özgülenmesi (TMK.md.169) konusunda karar verilmiş olduğunun ve boşanma davasının reddine ilişkin hükmün davacı erkek tarafından temyiz edilmemesi sebebiyle kesinleşmiş olmasıyla, bu yöndeki tedbir kararının kendiliğinden ortadan kalkmış olduğunun anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine,...

        Tereke Memurluğunca redolunan toplam 204.064,21.TL alacağın tereke dosyasına kayıt ve kabulüne karar verilmesini , vefat tarihinden ödeme tarihine kadar % 180 faiz ve faize % 5 BSMV ile birlikte taraflarına ödenmesine hükmedilmesini talep etmiştir. Cevap: Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; ...'...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil ... ile ... ve tereke temsilcisi ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılamasında açılmamış sayılmasına dair Çayıralan Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 08.09.2009 gün ve 112/117 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi tereke temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına,dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve ilâmda belirlenip dayanılan gerektirici sebeplere göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 15,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 1,55 TL’ nin temyiz eden tereke temsilcisinden alınmasına 03.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Tereke tespiti istemine ilişkin olarak açılan davada Bursa Tereke ve Rize 2. Sulh Hukuk Mahkemeleri’nce ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesi’nin yargı çevresinde kalan Mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanun'un 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri Hukuk Dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan Adlî Yargı İlk Derece Hukuk Mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, murisin terekesinin tespiti istemine ilişkindir....

              Eş ve çocukların tamamının mirası reddetmeleri halinde murisin anne, babası ve kardeşleri ile torunları yasanın aradığı anlamda en yakın mirasçılardan kabul edilemez. .......TMK.nın 613 maddesinde ‘’Altsoyun tamamının mirası reddetmesi halinde, bunların payı sağ kalan eşe geçer’’ hükmü yer almaktadır. Murisin çocuklarının tamamı mirası reddettiklerine göre bunların payı torunlarına değil sağ kalan eşe gececektir. (Yargıtay 14. HD 11/01/2017 tarih 2016/7022 E. 2017/132 K) ..........TMK'nın 612. maddesinde yer alan "En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddedilen miras sulh hukuk mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir" hükmüne göre miras reddedilmiş olmakla tasfiyeye tabi tutulacağından takip murisin ikinci derece mirasçılarına yöneltilemez. Yani miras murisin ikinci derece mirasçısı olan anne ve kardeşlerine geçmemiştir.(Yargıtay 14....

              UYAP Entegrasyonu