Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm aile konutunun sağ eşe, miras hakkına mahsuben özgülenmesine (TMK. md. 652) ilişkin olup inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8.Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 25.02.2014 (Salı)...

    Temyiz nedeniyle Daire önüne gelen uyuşmazlık; sağ eş tarafından, diğer mirasçılara karşı açılan artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir. Mal rejiminin tasfiyesi sonucunda belirlenecek katılma alacağı, terekeye ait borç olup, mirasçıların miras paylaşımından önce ödenmesi gerektiği kabul edilmektedir. Terekeye ait borç ödendikten sonra, kalan miktar, mirasçılar arasında miras payları oranında paylaşılır. Tereke borçlarından bu sıfatını kaybetmemiş tüm mirasçılar, kişisel olarak(4721 s.lı TMK 599/2 m) ve müteselsilen (TMK 641 m) sorumludurlar. Her ne kadar, davacı temyize konu davayı terekenin alacaklısı sıfatıyla açmış ise de; davacı da dahil davanın tarafları, ortak mirasbırakan ...'un mirasçısıdırlar ve tereke borçlarından yukarıda açıklanan kanuni düzenlemeler çerçevesinde hepsi de sorumludurlar. Başka bir anlatımla, mirasçılık sıfatına sahip olduğundan (TMK'nun 499), alacaklı ve borçlu sıfatı davacı sağ eşte birleşmiştir....

      Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2. Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, sağ eş tarafından, diğer mirasçılara karşı açılan katılma alacağı isteğine ilişkindir. Ölüme bağlı mal rejiminin tasfiyesi davaları sonucu belirlenecek mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı alacak, terekeye ait borç olup, mirasçıların miras paylaşımından önce ödenmesi gerektiği kabul edilmektedir. Terekeye ait borç ödendikten sonra kalan miktar, mirasçılar arasında miras payları oranında paylaşılır. Tereke borçlarından bu sıfatını kaybetmemiş tüm mirasçılar, kişisel olarak (4721 sayılı TMK mad. 599/2 ) ve müteselsilen (TMK mad. 641) sorumludurlar....

        Somut olayda; önce edinilmiş malların yarısının sağ eşe ait olduğu ileri sürülerek tapu iptali ile tescil isteğinde bulunulduğu halde sonradan sunulan dilekçe ile birlikte yaşanan aile konutu üzerinde sağ eşin mülkiyet hakkının bulunduğu bildirilmiştir. Önceki istek TMK.nun 231 vd maddelerine göre çözümlenmesi gerekirken sonraki istek aynı kanunun 240. maddesine göre çözümlenmesi gerekir. Her iki dava türünün başarıya ulaşması için aranan kriterler birbirinden farklı olduğundan istek doğrultusunda ayrı ayrı araştırma ve inceleme yapılması gerekmektedir. Mahkemece, az yukarıda açıklanan usul hükümleri uyarınca davacı vekilinden isteklerinin duraksamaya yer vermeyecek şekilde açıklatılması, bundan sonra istek türüne göre iddia ve savunma çerçevesinde taraf delilleri toplanarak uyuşmazlığın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken davacı tarafın isteği açıklattırılmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır....

          Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 28/01/2021 tarih, 2018/19 Tereke Esas, 2021/2 Karar sayılı kararı usul ve esas yönünden yasaya uygun bulunduğundan, davacı mirasçı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- İstinaf harçları peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 3- İstinaf başvuru giderlerinin istinaf eden mirasçı davacı üzerinde bırakılmasına, 4- Gider delil avanslarından kalan kısım bulunduğu takdirde karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine, Dair, tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK'nun 362. maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....

          (TMK m. 575) Mirasçı olabilmek için miras bırakanın ölümü anında mirasa ehil olarak sağ olmak şarttır. (TMK m. 580) Mirasçılar, miras bırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak kanun gereğince kazanırlar. (TMK m. 599) Miras bırakanın birinci derece mirasçıları, onun altsoyudur. Çocuklar eşit olarak mirasçıdırlar (TMK m. 495). Sağ kalan eş, miras bırakanın altsoyu ile birlikte mirasçı olursa, mirasın dörtte biri eşe kalır (TMK m. 499). Halkbankası .... şubesinde bulunan hesap ... ve ... adına açılmış ortak hesaptır. Müşterek hesaptaki paylar aksi iddia edilip kanıtlanmadıkça birbirine eşittir. Zira para müşterek hesaba yatırıldığına ve pay bakımdan bir anlaşma bulunmadığına göre mülkiyetin yarı yarıya olmak üzere hak sahiplerine ait olması gerekir. Müşterek hesap birden fazla kişiye ait ise mudilerden birinin ölümü halinde, aksine sözleşme yoksa, hesaptaki paralar eşit paylara bölünecek ve hayatta kalan mudiye kendi payı ödenebilecektir....

            e iadesine" ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine "tereke hükümlerince yetkili Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ölenin miasçılarına teslim edilmek üzere Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdii edilmesine" ibarelerinin yazılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Eş ve çocukların tamamının mirası reddetmeleri halinde murisin anne, babası ve kardeşleri ile torunları yasanın aradığı anlamda en yakın mirasçılardan kabul edilemez. .......TMK.nın 613 maddesinde ‘’Altsoyun tamamının mirası reddetmesi halinde, bunların payı sağ kalan eşe geçer’’ hükmü yer almaktadır. Murisin çocuklarının tamamı mirası reddettiklerine göre bunların payı torunlarına değil sağ kalan eşe gececektir. (Yargıtay 14. HD 11/01/2017 tarih 2016/7022 E. 2017/132 K) ..........TMK'nın 612. maddesinde yer alan "En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddedilen miras sulh hukuk mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir" hükmüne göre miras reddedilmiş olmakla tasfiyeye tabi tutulacağından takip murisin ikinci derece mirasçılarına yöneltilemez. Yani miras murisin ikinci derece mirasçısı olan anne ve kardeşlerine geçmemiştir.(Yargıtay 14....

              Dairemiz uygulamalarına göre, evli ve çocuksuz ölen desteğin ileride en az iki çocuğunun olacağı, gelirinden davacılar ile birlikte çocuklarına da pay ayıracağı; yine, desteğin kendisine ve eşine ayıracağı pay ile anne babasına ve çocuklarına ayıracağı payın eşit olamayacağı dikkate alınarak; ölüm tarihinden itibaren ve çocuğunun olacağı varsayılan 2 yıl sonraki döneme kadar 2 pay desteğe ayrılacak, 2 pay eşe, birer pay anne babaya verilecek; ileriki yıllarda bir süre sonra ikinci çocuğun olacağı varsayılmak suretiyle çocukların olacağı süreler için desteğe 2 pay, eşe 2 pay, çocuklara birer pay, anne babaya birer pay ayrılarak hesaplama yapılması gerekecektir. Bu itibarla, çocuksuz olarak ölen 29 yaşındaki desteğin sadece sağ olan anne babası gözetilmeksizin hak sahiplerinin paylarının belirlenmiş olması nedeniyle de rapordaki hesaplamalar doğru olmamıştır....

                TMK.nun 240. maddesi; sağ kalan eşin eski yaşantısını devam ettirebilmesi için ölen eşine ait olup birlikte yaşadıkları konut üzerinde kendisine, katılma alacağına mahsup edilmek üzere intifa veya mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebileceğini düzenlemiştir. Katılma alacağı (artık değer), aynı kanunun 231 ve 236. maddelerinde, eklenmeden ve denkleştirmeden elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere her eşin edinilmiş mallarının toplam değerinden bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan miktar olduğu ve her eşe ait artık değerin yarısı üzerinde diğer eşin hak sahibi (katılma alacağı) olacağı belirtilmiştir. Görüldüğü gibi, sağ eşin TMK.nun 240. maddesi gereğince aile konutu üzerinde intifa ya da mülkiyet hakkı talep edebilmesi için katılma alacağının olması gerekir....

                  UYAP Entegrasyonu