Mahkemece, Türkiye ile Avusturya arasında anlaşma bulunduğu, Avusturya'da verilen hakem kararlarının tenfiz edilebileceği, taraflar arasında tahkim sözleşmesi bulunmadığı, ancak 20.03.2007 tarihli sipariş teyidinde “188 sayılı kanun genel koşullarının geçerli olduğu” yazılı bulunduğu, tahkim şartının yerine getirildiği, hakem kararının usulen kesinleştiği icra kabiliyeti kazandığı, uluslararası tahkim mahkemesince verilen karar MÖHUK'un 45. maddesindeki tenfiz koşullarını karşıladığı gerekçesiyle davanın kabulüne, tenfizine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
Tahkim Kurulunun 26 Şubat 2008 tarih, 07113-002 tahkim nolu tahkim kararının tenfizi, tenfiz talebinin kabul görmemesi halinde davanın alacak davası olarak görülerek davacının davalıdan mal satımı nedeniyle oluşan toplam 465.894 ABD dolarının tenfiz kararı uyarınca 26.02.2008 tarihinden itibaren uygulanacak yıllık % 6 faizi ve 10.384.91 TL tahkim giderinin tahsili istemine ilişkindir. Davalı vekili, taraflar arasında 19 Mart 2003 tarihinde imzalanmış olan Distribütörlük Sözleşmesinin 11. maddesinde ihtilafların ... Tahkim Kurulu tarafından çözüleceğinin düzenlendiğini, ... Tahkim Heyetinin yetkisinin müvekkili tarafından kabul edilmediğini, ... Ticari Tahkim Heyeti’nin yetkisiz olup, yetkisiz tahkim heyetince verilmiş tahkim kararının tenfizi istenemeyeceğinden reddi gerektiğini ve ayrıca sözleşmeden kaynaklanan alacağın yetkili ... Tahkim Heyeti tarafından karara bağlanması gerektiğinden tahkim şartı nedeniyle davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Mahkemece, toplanan kanıtlara göre, MÖHUK.un 54. maddesinde belirtilen tenfiz şartlarının oluştuğu, verilen kararın kamu düzenine açıkça aykırı olmadığı, MÖHUK'nun 55. maddesi uyarınca tenfiz isteminin basit yargılama usulü hükümlerine göre incelenip karara bağlanacağı, 55/2. maddesi gereğince, davaya ancak, tenfiz şartlarının bulunmadığı veya yabancı mahkeme ilamının kısmen veya tamamen yerine getirilmiş yahut yerine getirilmesine engel bir sebep ortaya çıkmış olduğu öne sürülerek itiraz edilebileceği, davalının belirtilen itiraz sebeplerini ispat edemediği gerekçesiyle, davanın kabulüne, Duisburg Eyalet (Asliye Hukuk) Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nin 05/09/2008 tarihli ve 3 O 28/08 sayılı kararının ve aynı mahkemenin masraf tespit kararının tenfizine dair tesis edilen karar, davalı vekilinin temyizi üzerine, Dairemizce düzelterek onanmıştır. Davalı vekili, karar düzeltme isteminde bulunmuştur....
ün babasının ... olduğuna dair yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkindir. 5718 Sayılı MÖHUK'un 55.madddesi hükmüne göre tanıma ve tenfiz davaları basit yargılama usulü hükümlerine göre incelenerek karara bağlanır. Basit yargılama usulünde ilk oturuma kadar yetki itirazında bulunulması halinde yetki itirazı süresinde kabul edilerek incelenir. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanunun 51. maddesi gereğince tenfiz kararları, kendisine karşı tenfiz istenen kişinin Türkiye'deki yerleşim yeri, yoksa sakin olduğu yer mahkemesinden, Türkiye'de yerleşim yeri veya sakin olduğu bir yer mevcut değilse Ankara, İstanbul veya İzmir mahkemelerinden birinden istenebilir. Bu kural, kamu düzenine ilişkin olmayıp kesin yetki kuralı değildir. Davalının bir yetki itirazı da bulunmamaktadır....
Mahkemece, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, 5718 sayılı MÖHUK'un 54. maddesinde düzenlenen tenfiz şartlarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yabancı bir mahkeme kararının tenfiz edilmesi için öncelikle kararın usulünce kesinleşmiş olması gerekmektedir. Türkiye ile Almanya arasında 28.04.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1965 tarihli Adli Yardımlaşmaya İlişkin Lahey Sözleşmesi hükümleri gereğince tebligatların diplomatik yolla yapılacağı kararlaştırılmış olup, davacı tarafça dosyaya tercümesi sunulan Almanya Münih 1. Asliye Hukuk Mahkemesi kararının açıklanan şekilde davalıya tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda, usulünce tebliğ edilmeyen kararın davalı yönünden kesinleşmiş olduğunun kabulü mümkün değildir....
Hukuk Dairesi’nce verilen 28/09/2017 tarih ve 2017/700-2017/601 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, Essen Eyalet Mahkemesi'nin 8 O 42/09 numaralı 28/05/2010 tarihli kararının kesinleştiğini ve tenfiz şartlarının oluştuğunu ileri sürerek, bu kararın tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; yabancı mahkeme tarafından müvekkilinin savunma hakkının ihlal edildiğini, bu nedenle kararın tenfiz edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise mirasçılık belgesi istemli talep yönünden tefrik kararı verilerek, vasiyetnamenin tanınması yönünden HMK'nın 114/1-c maddesi uyarınca ve 5718 sayılı MÖHUK'nın 50. maddesince yapılan değerlendirmede yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o Devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilâmların Türkiye'de icra olunabilmesi yetkili Türk Mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır. 51/1. maddesi uyarınca; tenfiz kararları hakkında görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir denildiğinden, tenfize ilişkin hükümler tanıma için uygulandığından bu suretle davaya bakmakla görevli mahkemenin HMK'nın 382 ve 383. maddeleri uyarınca asliye hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. MÖHUK Madde 58 - “(1) Yabancı mahkeme ilâmının kesin delil veya kesin hüküm olarak kabul edilebilmesi yabancı ilâmın tenfiz şartlarını taşıdığının mahkemece tespitine bağlıdır....
Kararın tenfiz edilmesinde hukuki yararı bulunan herkes tenfiz isteminde bulunabilir (MÖHUK md.52/1). Bu itibarla murisin mirasçılarının davaya devam edip kararın kesinleştirilmesini istemekte hukuki yararı bulunmaktadır. Yabancı mahkeme ilamının kesin hüküm veya kesin delil etkisi yabancı mahkeme ilamının kesinleştiği tarihten hüküm ifade eder (MÖHUK md.59). Bu nedenle evlilik ölümle değil yabancı mahkeme ilamının kesinleşmesiyle sona ermiştir. 5718 sayılı Yasanın belirtilen hükümleri ile kararın taraflarca temyiz edilmediği de gözetilerek talebin kabulüne karar vermek gerekirken, yazılı gerekçeyle reddi doğru değildir. Ancak kararın kesinleştirilmesine yönelik işlemler idari işlem niteliğinde olup, mahkemece kesinleştirme talebi konusunda verilen kararın her zaman düzeltilmesinin mümkün bulunması ve bu yöndeki idari kararların temyizinin kabil bulunmaması sebebiyle temyiz isteğinin reddine karar verilmesi gerekmiştir....
Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı her ne kadar sözleşme ve fesih protokolündeki imzanın kendisine ait olmadığını iddia etse de, davalının bu iddialarının tenfiz davasında dinlenme olanağı olmadığı, davalının ..... Cumhuriyeti Ticaret mahkemesinde görülen davaya katılarak savunma yaptığı, yabancı mahkeme kararının münhasıran Türk mahkemelerinin yetkisini düzenleyen konuda olmadığı, verilen ilamın davacı tarafından ödenen avansın fesih protokolüne göre iadesi talebine ilişkin olup Türk kamu düzenine aykırılık teşkil etmediği, tenfiz şartlarının sağlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 30/01/2015 NUMARASI : 2014/525-2015/65 Taraflar arasındaki tanıma ve tenfiz davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 5718 sayılı MÖHUK madde 53/b bendi uyarınca tenfiz davasında dava dilekçesine eklenmesi gereken tenfizi istenen ilamın kesinleştiğini gösteren ve o ülke makamlarınca usulen onanmış yazı veya belge ile onanmış tercümesine dosya içeriğinde rastlanmamıştır....