Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı ... şirketi vekili, davacıya ait araçların taşındığı geminin Türkiye sınırları dışında battığını, kasko sigorta poliçesinde yurtdışı teminatının olmadığını davanın reddini savunmuştur. Davacı vekili diğer davalı hakkında açtıkları davayı takip etmediklerini belirtmiştir. Mahkemece toplanan delillere göre, davalı .... Şti. hakkında açılan davanın açılmamış sayılmasına, davalı ...Ş. hakkında açılan dava yönünden, olayın meydana geldiği yerin Türkiye sınırları dahilinde olmadığı, taraflar arasında geçerli kasko sigorta poliçesinde yurtdışı teminatının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Tarafından imzalandığı anlaşıldığından, davacı şirketlerin oluşturduğu iş ortaklığının 4734 sayılı Kanun'un 11. maddesi kapsamında değerlendirilmesi suretiyle teklifinin değerlendirme dışı bırakılarak geçici teminatının irat kaydedilmesine dair tesis edilen işleme ilişkin olarak yapılan itirazen şikâyet başvurusunun reddine yönelik dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır....

      Davalı vekili, görev yerinin idari yargı olduğu, itirazında bulunduğu gibi davacının teminatının irat kaydının usule uygun olduğunu bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

        in poliçenin başlangıç tarihi olan 25/03/2014 tarihinden önce konjeksif kalp yetmezliği+Akut Miyokard Enf. hastalığının bulunduğunun tespit edildiğini, söz konusu hastalık ile ilgili olarak şirketlerine herhangi bir bildirim yapılmadığı, ayrıca müteveffa tarafından şahsen doldurulup imzalanan 25/03/2014 tarihli sağlık beyan formunda söz konusu hastalığın beyan edilmediğini, Türk Ticaret Kanunu ve Hayat Sigortaları Genel Şartları gereği beyan yükümlülüğü yerine getirilmemiş olduğu tespit edildiğinden, sigorta tazminatının ödenmemesinin ve herhangi bir prim iadesi yapılmasının hukuken mümkün olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava hayat sigortası poliçesinden kaynaklanan maddi tazminat talebine ilişkindir....

          Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/333 Esas sayılı dosyası ile dava açtığını, bu dosya davalısı müvekkilinin fesih gerekçelerinin haksız ve mesnetiz olması nedeniyle karşı dava açarak 15.000,00 TL ödenmiş teminatının faizi ile iadesini talep ettiğini, yapılan yargılama sonucunda asıl davanın reddine, teminat bedelinin iadesine yönelik karşı davanın ise süresinde olmaması nedeniyle açılmamış sayılmasına karar verildiğini, ödediği teminatın iadesi gerektiğini ileri sürerek, 15.000,00 TL alacaklarının 14/01/2011 ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre, davacının işten ayrıldığı 31.01.2010 tarihinden sonra davalı sigorta şirketi tarafından prim tahsilatına devam edilmiş olup, davalı sigorta şirketine bu tarihten sonra fazladan ödenmiş olan 380,80 TL'lik prim tutarının davacı tarafa iadesi gerektiği, sigorta poliçesinde dain ve mürtein olarak yer alan.... T.A.Ş. şubesinin davaya ve tazminatın davacıya ödenmesine muvafakat etmediği gerekçesiyle, sigorta tazminatı açısından davanın aktif husumetten reddine, 380,80 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; davalı banka yönünden menfi tespit, davalı sigorta şirketi yönünden kredi borcunun üzerinde kalan hayat sigortası poliçesi teminatının tahsili istemine ilişkindir....

              Her ne kadar dain mürtehin banka vefat teminatının murislere ödenmesine muvafakat etmemiş ise de, mirasçılar tarafından ödenilen kredi taksitleri için davacıların hukuki yararının oluştuğu ve bankanın dain mürtehin hakkının son bulduğunun kabulü gerekir. İşbu kapsamda özellikle dava tarihinden sonra mirasçılar tarafından kredi kapatılmış ise vefat teminatının tamamının mirasçılara ödenmesi gerekeceğinden dosya bankacı bilirkişiye tevdii edilmiş, 23/12/2021 havale tarihli raporda krediye ait taksit ödemelerinin 04/06/2021 tarihinde tamamlanarak kredinin kapatıldığı tespit edilmesi karşısında davacı mirasçıların vefat teminatının tamamını talep edebileceği, bankanın dain ve mürtehin hakkının son bulduğu anlaşılmakla, kısmi alacak davası olarak ikame edilen davada ıslah dilekçesi de dikkate alınarak hüküm kurulmuştur....

              Mahkemece, davacıya dava açıldıktan sonra ödenen 1.488,41 TL yönünden davanın konusuz kaldığı, davacının istem dışı işsiz kaldığı tarihten 82 gün sonra yeni bir işe girmesi nedeniyle sigorta teminatının sona erdiği gerekçesiyle 3.467,59 yönünden de davanın reddine karar verilmiştir. Davacı, mahkemenin reddine gerekçe bu işin deneme süreli çalışma olduğunu, bu çalışmanın sürekli iş akdine çevrilmeden işten ayrıldığını ileri sürerek sigorta teminatının kesilmediğini savunmuş, ancak ne bilirkişi raporunda ne de mahkeme gerekçeli kararında davacının bu iddiası yönünden hiçbir inceleme ve değerlendirme yapılmadan talebin reddedildiği anlaşılmıştır....

                Davalı vekili, hasarın bakım teminatının verildiği dönemde meydana geldiğini, bakım teminatının inşaat all risks poliçesi teminatlarını kapsamadığını, ayrıca dava konusu hasarın deniz fenerinin geçici kabulü yapıldıktan sonra meydana geldiğini bu nedenle poliçe genel şartlarının 3/j maddesi gereği teminat harici olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu