Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2017/869 esas ve 2018/657 karar sayılı 06.07.2018 tarihli karar ile reddedildiğini, ancak karara karşı istinaf yoluna başvurulduğundan kararın kesinleşmediğini, İcra Müdürlüğü'nün 24.09.2020 tarihli kararı ile taşınmazın tescili ne ilişkin taleplerinin kabulü ile 2.705.000,00 TL'lik ihale bedelinin ve işleyecek faizi olan 639.060,00 TL ile birlikte toplamda 3.344.060,00 TL nakit veya kesin ve süresiz teminat mektubu şeklinde dosyaya yatırılması halinde satışı yapılan gayrimenkulün tescil ve teslim işlemlerinin yapılmasına karar verildiğini, satışı yapılan taşınmazın tescil ve teslimine dair verilen 24.09.2020 tarihli karar uyarınca istenilen tutarda teminat mektubunun dosyaya ibraz edildiğini ve teminat mektubunun kabulüne dair İcra Hakimliğince verilen kararın karşısında 24.09.2020 tarihli karar gereği işlem tesisi yerine 05/10/2020 tarihli karar ile teminat mektubunun İİK'nun 142/a maddesi şartlarını taşımadığı gerekçesi ile tescil talebinin reddine karar verildiğini...

Bu sözleşmenin yürürlükte olup olmadığı ve feshedilip edilmediği araştırılmamıştır. Araştırma sonucunda sözleşmenin feshedildiği ve teminat mektubu muhatabı ile bankanın bir alacağının kalmadığı anlaşılırsa bu takdirde davacının borçlu olmadığının tesbitine ve mektubun bankaya iadesine karar verilmelidir. Şayet sözkonusu sözleşme feshedilmemiş ise, teminat mektubunun iadesi, davalı ...’ca davalı bankaya bildirilmedikçe bankanın teminat mektubu bedelinin depo edilmesini isteyebileceğinin kabulü gerekir....

    - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında akdedilen diğer davalıların da müteselsil kefil olduğu genel kredi sözleşmesi gereğince davalı şirket lehine teminat mektubu verildiğini, borçluların hesabında yeterli mevduat bulunmaması nedeniyle muhatabın talebi üzerine mektubun nakde çevrilemediğini, bunun üzerine muhatap tarafından açılan icra takibinde teminat mektubu bedelinden daha fazla bir miktarda ödeme yaptığını, bu bedeli tahsil etmek için başlattığı icra takibine davalıların itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir Davalılar vekili, davacının teminat mektubu bedelini kendi kusuruyla ödemeyerek temerrüde düştüğünü ve muhatap tarafından açılan davayı müvekkillerine ihbar etmediğini, müvekkillerinin teminat mektubu bedelini ödediğini belirterek davacı mektuba dayandığından kefiller açısından husumetten red, davalı şirket açısından esastan red ve % 20 oranında...

      Müflis lehine verilen davaya konu mektuplar kesin ve süresiz olup, halen mer'i olduklarından mektup bedellerinin muaccel hale gelmemiş olduğu Lehine mektup verilen kredi kullananın ticari durumunda olumsuz bir gelişme olmayan hallerde, teminat mektubu bedelinin sözleşmede bu yönde bir hüküm bulunsa bile doğrudan deposu talep edilemez. Zira bu durum teminat mektubunun kullanım amacına aykırıdır. Şöyle ki; teminat mektubunun amacı, bilindiği gibi bir yere teminat için para vermek yerine, küçük miktarlı komisyon ödemeyi kabul ederek, bankadan alınan bir teminat mektubunu vermek suretiyle, paranın kullanılmasını sağlamaktır. Ortada olumsuz hiçbir gelişme yokken, banka keyfi olarak teminat mektubu bedelinin deposunu İsteyemez....

        İlk derece mahkemesi tarafından; "... davalı ticari defter ve kayıtlarına göre, davacının dava konusu çek bedelinden dolayı 100.000 TL'lik teminat mektubu nakde çevrildikten sonra davacının davalıya 50.209,69 TL borçlu kaldığının tespit edildiği, buna göre davacının davalı tarafından yapmış olduğu 150.0000 TL'lik çeke ilişkin icra takibinde çek bedelinin 99.790,31 TL 'lik kısmından borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine" karar verilmiştir. Karar davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....

        Davacı, davalının teminat mektubunu paraya çevirmiş olması nedeniyle davalıya bakiye borcunun bulunmadığını, icra takibine konu edilen çekin bu nedenle bedelsiz kaldığından bahisle menfi tespit isteminde bulunmuş; davalı ise davacı iddialarını kabul etmeyerek, teminat mektubunun davacının diğer borçlarına ilişkin olarak tahsil edildiğini beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.İlk derece mahkemesi tarafından; "... davalı ticari defter ve kayıtlarına göre, davacının dava konusu çek bedelinden dolayı 100.000 TL'lik teminat mektubu nakde çevrildikten sonra davacının davalıya 50.209,69 TL borçlu kaldığının tespit edildiği, buna göre davacının davalı tarafından yapmış olduğu 150.0000 TL'lik çeke ilişkin icra takibinde çek bedelinin 99.790,31 TL 'lik kısmından borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine" karar verilmiştir. Karar davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir....

          ve teminat mektubu nedeniyle bankanın Çek Kanunu uyarınca ödemesi gereken asgari miktarlarla ilgili olarak depo talebinden ve teminat mektubu depo talebinden sorumlu olabilmesi için kredi sözleşmesinde bu yönde açık bir hüküm bulunması gerektiği, dava konusu uyuşmazlıkta genel kredi sözleşmelerinin 5.13 ve 5.17 maddelerinde bu yönde açık bir düzenleme bulunmadığı, bu sebeple davacı bankanın 17 adet çek ve İzmir ......

            Şubesine ait keşidecisi ..., 30/06/2020 keşide tarihli, ... seri nolu, 12.500,00-TL bedelli çekin davacının uhdesinde iken kaybolduğunu, çek bankaya ibraz ile karşılıksız işlemine tabi tutulmuş ise de davacının yedinde bulunduğu sırada kaybolduğundan davacının zarara uğramaması çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 651. ve devamı maddeleri gereğince, kıymetli evrakın zayi nedeniyle iptali istemine ilişkindir. ... ... Genel Müdürlüğü'nün cevabi yazısı ile, dava konusu çekin 30/06/2020 tarihinde ... Bankası A.Ş. tarafından elektronik takas ortamında ibraz edildiği, karşılıklıksız çek olarak işlem gördüğünün bildirildiği görülmüştür. Tensip tutanağı ile dava konusu edilen çek bedelinin %15’i oranında nakdi veya teminat mektubu karşılığında dava konusu çek ile ilgili olarak ödemekten men kararı verilmesine karar verilmiş ise de teminat yatırılmadığından ödeme yasağı kararı uygulanmamıştır....

              - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili bankanın davalı şirkete diğer davalıların kefaletiyle imzalanan Genel Kredi Sözleşmelerine istinaden kullandırılan kredi borcunun ödenmediğini, keşide edilen ihtarnameden sonuç alınamadığını, teminat mektubu,komisyon borcu, faizi ile teminat mektubu bedellerinin deposu için girişilen icra takibine itiraz edildiğini belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, yetkili mahkemenin ... Mahkemeleri olduğu itirazında bulundukları gibi davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece taraflar arasındaki sözleşmenin 53/1.maddesi gereği ......

                ın ise asıl borçlu lehine verdiğini, genel kredi sözleşmesi ve ipotek sözleşmesi uyarınca dava şirkete 20.250,00 TL bedelli teminat mektubu verildiğini, kredinin ödenmemesi nedeniyle kat edildiğini, kat ihtarnamesi ve teminat mektubu tutarının depo edilmesi için Beşiktaş 26. Noterliğinin 12/02/2015 tarih ve 3583 yevmiye numarası ile ihtarname gönderildiğini, ihtarnamenin gereğinin yerine getirilmediğini ileri sürerek teminat mektubu bedelinin depo edilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı şirket, ... ve ... vekili, teminat mektubunun 17/12/2015 tarihinde davacı bankaya teslim edildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, teminat mektubunun dava tarihinden sonra 17/12/2015 tarihinde iade edildiği, bu nedenle davanın konusuz kaldığından esası hakkında karar verilmesine yer olmadığı, dava tarihi itibariyle teminat mektubu bedelinin depo edilmesi davalı asıl borçlu firmadan ve ipotek veren ...'...

                  UYAP Entegrasyonu