Şti'ye ait 16 AIZ 339 plakalı araç üzerine konulan ihtiyati haczin kaldırılması istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK.nın m. 341/1. hükmünde ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabileceği belirtilmiştir. İcra ve İflas Kanunun İhtiyati haciz kararına itiraz ve temyiz başlıklı 265. Maddesinde, "Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. Menfaati ihlal edilen üçüncü kişiler de ihtiyati haczi öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde ihtiyati haczin dayandığı sebeplere veya teminata itiraz edebilir. Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder....
nedenlerle teminat karşılığında kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili; müvekkili şirket yetkilisinin imzası taklit edilmek suretiyle alacaklı tarafından sahte bono düzenlendiğini, ihtiyati haciz kararı veren mahkemenin yetkisiz olduğunu, icra hukuk mahkemesinde borca, yetkiye ve imzaya itiraz edildiğini, icra mahkemesi tarafından takibin geçici olarak durdurulduğunu, yargılamanın halen devam ettiğini, teminat mektubu karşılığında ihtiyati haciz kararının kaldırılması yönündeki talebin de icra hukuk mahkemesi tarafından kabul edildiğini, kararın istinaf aşamasında olduğunu, ihtiyati haciz kararının kalkmadığını, bir nevi teminat mektubu üzerinden devam ettiğini, senedin düzenleme tarihi itibariyle müvekkilinin Çorum'da bulunduğunu, senedin gerçeğe aykırı doldurulduğunu, icra takibinin kesinleşmediğini, teminatın iadesine karar verilemeyeceğini, alınan teminatın da hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 06.11.2012 tarih ve 2012/177-2012/560 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati haczin kaldırılmasını talep eden (borçlu) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: İhtiyati haczin kaldırılması talebinde bulunan vasi, kısıtlı eşinin taşınır/taşınmaz mallarına kefil olduğu kredi borcu için T.C. ... Bankası'nın talebi ile ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/52 D.iş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz konulduğunu, bahsi geçen kredi için diğer kefil ...tarafından verilmiş teminat bulunduğunu, Tıp Fakültesinin ....2010 tarihli raporu ile eşinin bu tarihten önceki ... ay için hukuki ehliyetinin bulunmadığının bildirildiğini ileri sürerek ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir....
Taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan husus, mahkemece verilen ihtiyati haciz kararının ardından davalılardan Baydemir şirketi tarafından yatırılan teminat üzerine ihtiyati haciz kararının kaldırılması gerekip gerekmediği, teminat yatıran Baydemir şirketi yönünden ihtiyati haciz kararı kaldırılsa bile teminat yatırmamış olan diğer davalı Eymes şirketi yönünden ihtiyati haciz kararının kaldırılması gerekip gerekmediğine ilişkindir....
Buna göre, ihtiyati haczin, İİK md 261/1 hükmünde aranan 10 günlük yasal süre içinde tatbik edildiği, davacı tarafça, ihtiyati haciz miktarını karşılar şekilde 116.000,00 TL değerinde nakit teminatın 16/12/2019 tarihinde icra takip dosyasına yatırıldığı açıktır. Bu şekilde, 06/12/2019 tarihli mahkeme ara kararında belirtilen tutarı karşılar nakit teminat davacı - borçlu tarafından icra dosyasına sunulmuş olmakla davacının şikayetinin kabulüne dair mahkemenin hukuki nitelendirmesinin doğru olduğu anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle, ihtiyati haciz tutarında teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekir ki, ilk derece mahkemesinin kararı da bu cihettedir. HMK 'nun 355 maddesi kapsamında Dairemizce resen nazara alınması gereken herhangi bir kamu düzenine aykırılık da bulunmamaktadır....
İhtiyati haciz kararına itiraz eden vekili itiraz dilekçesinde özetle; herhangi bir icra takibinin mevcut olmaması nedeni ile davacının 21.486,00.USD alacak talebi gözetilerek mahkemece belirlenecek teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi'nin 05/01/2023 tarihli ek kararında özetle; ihtiyati haciz kararında belirtilen 400.570,80.TL'lik teminatın mahkeme dosyasına 05/01/2023 tarihinde yatırıldığı gerekçesi ile İİK. 266. maddesi doğrultusunda ihtiyati haczin teminat mukabilinde kaldırılmasına karar verilmiştir. İhtiyati haciz kararına itiraz eden vekili itiraz dilekçesinde özetle; İİK'nin 265. Maddesi gereğince ihtiyati haciz kararına itirazının kabulü ile yatırılan teminat üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi'nce duruşma açılmasına karar verilerek 17/01/2023 tarihinde duruşma yapılıp karar verildiği anlaşılmıştır....
Uyuşmazlık ise; İİK 266. maddesi gereğince ihtiyati haczin kaldırılmasında görevli mahkemenin hangi mahkeme olduğu ve ilk derece mahkemesinin ara kararının usul ve yasaya uygun olup olmadığıdır. 2004 sayılı İİK 266. maddesinde; borçlunun para veya mahkemece kabul edilecek rehin veya esham yahut tahvilat depo etmek veya taşınmaz rehin yahut bir banka kefaleti göstermek şartı ile ihtiyati haczin kaldırılmasını mahkemeden isteyebileceği, devamında ise takibe başlandıktan sonra bu yetkinin icra mahkemesine geçeceği düzenlenmiştir. Teminat karşılığı ihtiyati haczin kaldırılması yetkisinin icra takibine başlandıktan sonra icra mahkemesine ait olduğu yasada açıkça ifade edilmiştir. Dosya kapsamından ise henüz icra takibinin başlatıldığı anlaşılamamaktadır. Bu durumda söz konusu ihtiyati haczin teminat karşılığı kaldırılması talebini incelemekle görevli mahkeme icra mahkemesi değil, davanın görüldüğü ilk derece mahkemesi olacaktır....
İcra Müdürlüğü'nün 2021/20242 esas sayılı dosyasından, İstanbul 8.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2021/492 esas sayılı dosyasından verilen 10/08/2021 tarihli ihtiyati haciz kararının infazının istendiği, takip başlatılmadığı anlaşılmıştır. İcra müdürlüğünün ihtiyati haciz kararını veren Mahkemenin memuru olarak infaz görevini yürüttüğü görülmektedir. İhtiyati haciz kararında belirtilen işlemin icra müdürlüğünce yapılması, esas takibe geçilmedikçe, kararın infazının İcra Mahkemesince denetlenmesi ya da İİK'nın 266. maddesi uyarınca ihtiyati haczin para ya da teminat karşılığında kaldırılması istemine ilişkin uyuşmazlıkta icra mahkemesi görevli değildir. Görev, kamu düzeni ile ilgili dava şartı olduğundan iddia ve savunma olarak ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında Mahkemece resen göz önünde bulundurulması gerekir....
Ancak ihtiyati hacze itiraz eden borçlunun ileri sürdüğü nedenler, İİK 265. maddelerinde sayılan itiraz sebepleri kapsamında kalmamaktadır. İhtiyati haczin İİK m.266 uyarınca teminat karşılığında kaldırılması veya menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı verilmesi ihtiyati haciz kararını konusuz hale getirmesi de mümkün olmadığından mahkemece ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmesine bir isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle,ihtiyati hacze itirazın reddine ilişkin ek kararda bir isabetsizlik görülmemiş itiraz eden borçlu vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati hacze itiraz eden ...Şti. vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Alınması gereken 269,85-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 179,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95-TL harcın itiraz eden borçludan alınarak Hazine'ye gelir kaydına, İtiraz eden borçlu ......