Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

insan haklarına aykırı haksız ve hukuksuz eylemlere maruz kalması sebebiyle uğranılan manevi zararın tazmini talebine ilişkindir....

TMK'nun 174/2 maddesi "Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir." hükmünü içermektedir. Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedebilmek için, tazminat talep eden tarafın kusursuz veya diğer tarafa göre daha az kusurlu olması yanında; boşanmaya sebep olan olayların kişilik haklarını zedelemiş olması da gereklidir. Boşanmada manevi tazminatın amacı, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, bozulan ruhsal dengesini telafi etmek, manevi değerlerindeki eksilmeyi karşılamaktır. Onun için, kişilik haklarını ihlal eden fiille, tazminat miktarı arasında makul bir oranın bulunması gerekir. Bir tarafın zenginleşmesine yol açacak sonuçlar doğurur miktarda manevi tazminat takdiri, müesseseyi amacından saptırır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 04/09/2014 gününde verilen dilekçe ile hakaret ve tehdit eylemlerinden kaynaklanan manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne dair verilen 10/07/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, hakaret ve tehdit eylemi nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir....

    Davalı işveren istinaf dilekçesinde özetle, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının Borçlar Kanunun 47. maddesine göre manevi tazminat isteyemeyeceğini, Borçlar Kanunun 47.maddesine göre manevi tazminat isteme hakkı doğrudan doğruya cismani zarara uğrayan kişiye ait olup yansıma yoluyla aynı eylem nedeniyle manevi üzüntü duyanlar manevi tazminat isteyemeyeceğini, hükmedilen manevi tazminat miktarı fahiş olduğunu, hükmedilen tazminat miktarının 180.000,00 TL olup, olay tarihinin 06/08/2013 olması sebebiyle faizi ile bugün itibariyle yaklaşık 305.000,00 TL’ye ulaştığını, bu tutar tazminatın sebepsiz zenginleşmeyi sağlayıcı bir olgu olacağını beyan ederek mahkemenin kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, zamanaşımı, davacının yansımalı manevi tazminat talebinin yerinde olup olmadığı, manevi tazminat tutarı konularındadır....

    SAVUNMA: Davalı cevap dilekçesinde özetle; iddia makamının maddi çıkar sağlamak amacıyla manevi tazminat davası açmadığını belirttiğini ancak 5.000TL talep ettiğini, maddi çıkar amacı olmaması için sembolik bir rakam olmasının icap ettiğini, yapılan yorumda davacının tehdit olduğunu savunduğunu ancak tehdit unsuru bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    Veraset ilamının bir örneğinde yeni vekaletname dosya arasındadır. ...’ın yaralanma sebebiyle ağır manevi zarara uğradığı, büyük bedensel ve ruhsal acılar çektiği olağan hayat tecrübesi ile sabittir. Bunun ayrıca ispatı gerekmez. Davacının manevi tazminat isteği haklı ve yerindedir. Hükmedilen tazminat mirasçılarına verilecek ise de bu tazminat müteveffa ile birlikte yaşayan kişilerin isteyebileceği ve bizzat kendi manevi zararlarından doğan manevi tazminat değildir. Murisin kendi manevi tazminat hakkının mirasçılarına intikalinden ibarettir. Keza ...’ın manevi zararı da dava tarihindeki duruma göre değerlendirilmiştir. Açık bir ifade ile hükmedilen tazminat Ayben’in eşinin ölümünden kaynaklanan tazminat değil, ölümü öncesinde yaşanan acı ve üzüntüye istinaden verilen ve eşinin bakım ve tedavisi ile ilgilenmek zorunda kalan birinin uğrayacağı manevi zarar gözetilerek takdir edilen bir tazminattır....

      Somut olayda, olayın gerçekleşme biçimi ve sonuçları, haksız şikayete konu isnadın ağırlığı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile özellikle, özellikle manevi tazminat adı altında hükmedilecek paranın, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek nitelikte olması gerektiği yönündeki ilke dikkate alındığında davacı lehine hükmedilen manevi tazminat miktarının az olduğu kanaatine varılmış, Dairemizce, olayın özelliği, manevi tazminatın amacı ve yukarıda açıklanan ilkeler nazara alınarak davalının davacıya takdiren 7.500TL manevi tazminat ödemesine karar verilmiştir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile HMK’nın 353/1- b.2 maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yerine yeniden hüküm tesisine, davacı vekilinin sair istinaf itirazlarının reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      Kadın için manevi tazminat verilmesi açısından; TMK'nun 174/2 maddesi "Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir." hükmünü içermektedir. Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedebilmek için, tazminat talep eden tarafın kusursuz veya diğer tarafa göre daha az kusurlu olması yanında; boşanmaya sebep olan olayların kişilik haklarını zedelemiş olması da gereklidir. Boşanmada manevi tazminatın amacı, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, bozulan ruhsal dengesini telafi etmek, manevi değerlerindeki eksilmeyi karşılamaktır. Onun için, kişilik haklarını ihlal eden fiille, tazminat miktarı arasında makul bir oranın bulunması gerekir. Bir tarafın zenginleşmesine yol açacak sonuçlar doğurur miktarda manevi tazminat takdiri, müesseseyi amacından saptırır....

      Davacı vekili; müvekkilinin, davalının evinin boya işlerini yaptığını, ücretini almak için davalının evine gittiğinde ise davalının davacıyı elindeki bıçakla kovalayarak, ölümle tehdit etmesi üzerine kaçarken, merdivenlerden yuvarlanıp, ayağında kırık meydana gelecek şekilde yaralandığını, cerrahi operasyon geçirdiğini belirterek, bu olay sebebiyle uğradığı maddi ve manevi zararının tazminini talep etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davalının eylemi ile oluşan zarar arasında uygun illiyet bağının bulunduğu, eylemin haksız ve hukuka aykırı olduğu, davalının kusurlu hareketi ile zarara sebebiyet verdiği, meydana gelen olay nedeni ile davacının tedavi süresince acı çektiği ve üzüntü duyduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükme karşı, davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur....

        kararın kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kadın için 15.000 TL manevi, 20.000 TL maddi tazminatın kararın kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, erkeğin maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu