Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalının çalıştığı, kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin gereken yargılama veya takip giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olmadığı anlaşılmaktadır, bu sebeple davalı erkeğin adli yardim talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. 492 sayılı Harçlar Kanununda ve bu kanuna ekli “Yargı Harçları” başlıklı (1) sayılı tarifede, 4.6.2008 tarihinde kabul edilen 5766 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince; harca tabi davalarda kanunun yürürlüğe girdiği 6.6.2008 tarihinden sonra yapılan temyiz başvurularından; Temyiz başvuru harcının ve kararda gösterilen ilam harcının dörtte birinin (maktu harca tabi davalarda maktu harcın tamamı) temyiz peşin harcı olarak alınması (1 sayılı Tarife III /e bendi) zorunludur. Temyiz eden davalıdan, temyiz harç ve giderlerinin alınmadığı görülmektedir....

    Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; adli yardım talebinde bulunan davalı ...’ın adli yardım talepli dilekçesiyle birlikte mali durumunu gösterir herhangi bir belge sunmadığı, mali açıdan zor duruma düşmeden gerekli giderleri kısmen veya tamamen ödeyemeyecek durumda olduğu kanaatine varılamadığından, başka bir deyişle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından ADLİ YARDIM TALEBİNİN REDDİNE; Adı geçen davalının eksik kalan nispi temyiz karar harcını ve temyiz yoluna başvurma harcını tamamlaması yönünden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 434/3. maddesi uyarınca işlem yapılabilmesi ve ondan sonra gönderilmesi için dosyanın Yerel Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 29.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; adli yardım talebinde bulunan davalı ...’ın mali açıdan zor duruma düşmeden gerekli giderleri kısmen veya tamamen ödeyemeyecek durumda olduğu kanaatine varılamadığından, başka bir deyişle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından ADLİ YARDIM TALEBİNİN REDDİNE; Adı geçen davalının eksik kalan nispi temyiz harcını tamamlaması yönünden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 434/3. maddesi uyarınca işlem yapılabilmesi ve ondan sonra gönderilmesi için dosyanın Yerel Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Eğitim ....Vakfı'nın mali açıdan zor duruma düşmeden gerekli giderleri kısmen veya tamamen ödeyemeyecek durumda olduğu kanaatine varılamadığından, başka bir deyişle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından ADLİ YARDIM TALEBİNİN REDDİNE; Adı geçen davalının eksik kalan nispi temyiz harcını tamamlaması yönünden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 434/3. maddesi uyarınca işlem yapılabilmesi ve ondan sonra gönderilmesi için dosyanın Yerel Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 24.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          BOŞANMAMANEVİ TAZMİNATYOKSULLUK NAFAKASI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 174 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 175 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 253 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, manevi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Kadının açtığı boşanma davasında, davalı kocanın kesin mehil sonucu tanıklarının dinlenmemesine karar verilmiş olması kocanın daha sonra açtığı ve bu dava ile birleşen boşanma davasında delil göstermesine ve tanıklarının dinlenmesine engel değildir....

            Ancak, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine ve özellikle eğitim giderleri davalı tarafından karşılanmakta olan müşterek çocuk M… ……in tedavisi halen devam eden rahatsızlığı ve eğitim dışındaki diğer ihtiyaçları gözönüne alındığında; mahkemece, müşterek çocuk için takdir edilen nafaka miktarı az olup Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine uygun değildir. Bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 2. bendinde yer alan "250" ve "1.250" rakamlarının çıkartılarak yerlerine sırasıyla "500" ve "1.500" rakamlarının yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 220.45.TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, 27.12.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              takdir olunan tedbir nafakasının kararın kesinleşmesiyle birlikte ve aylık 400- TL olacak şekilde İŞTİRAK NAFAKASI olarak davalı-karşı davacıdan alınarak velayeten davacı-karşı davalıya verilmesine, Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, Davacı-karşı davalının maddi-manevi tazminat talebinin REDDİNE, Davalı-karşı davacının davasının KABULÜNE; tarafların Türk Medeni Kanunu'nun 166/1'inci maddesi gereğince BOŞANMALARINA, Davalı-karşı davacının velayet, nafaka, maddi ve manevi tazminat taleplerinin REDDİNE," karar verilmiştir....

              ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 12/11/2019 NUMARASI : 2018/773 ESAS - 2019/736 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükme karşı, davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere mahkememize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle davalı ile boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin kendisine verilmesine, müşterek çocuk için aylık 500,00 TL tedbir/iştirak, kendisi için aylık 500,00 TL tedbir/yoksulluk nafakasına hükmedilmesine, 15.000,00'er TL maddi ve manevi tazminatın davalıdan alınarak kendisine verilmesine, ziynet eşyalarının aynen iadesine, olmadığı takdirde bilirkişice belirlenecek miktarın kendisine verilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

              geçici velayetinin davacı anneye verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Dosyanın incelenmesinde; davacının yanında bulunan müşterek çocuklar İrem Naz ve Melek Su için aylık 750'şer TL tedbir nafakası bağlanmasını talep ettiği, mahkemece aylık 300'er TL nafakaya hükmedildiği, her bir çocuk için nafakanın reddedilen miktarının aylık 450 TL ve yıllık ise 5.400 TL olduğu anlaşılmıştır....

              UYAP Entegrasyonu