İlk derece mahkemesi tarafından ihtiyati tedbir talep edilen taşınmazlardan İstanbul İli Üsküdar İlçesi Selami Ali Mahallesi 1210 ada 132 numaralı parselde bulunup 3.kat 103 numaralı bağımsız bölüm yönünden davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin bu taşınmazda artık miras bırakan Sevim Uygun'un mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının kalmadığından bahisle reddine karar verildiği, Akçakoca İlçesi Ayazlı Mahallesi 620 ada 4 numaralı parsel yönünden ise ihtiyati tedbir talebinin bu taşınmazda muris Sevim Uygun'un hissesi bulunduğundan kabulüne karar verildiği bu şekilde ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabul kısmen reddine karar verildiği görülmektedir. Öncelikle davalı tarafın istinafı yönünden yapılan değerlendirmede; Mahkemece 27/11/2020 tarihli ara karar ile davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulüne karar verildiği görülmektedir....
İhtiyati tedbir istemi yönünden talep değerlendirildiğinde, dava konusu uyuşmazlık iş kazasına dayalı tazminat istemi yani alacağı yani para alacağı olup, para alacağı hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün olmadığından şartları bulunmayan ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiştir. Talep ihtiyati haciz yönünden değerlendirildiğinde, somut olayda, davacının, iş yerinde 19/02/2021 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu vefat ettiği, dosyanın hali hazırdaki tensip aşamasındaki durumuna göre 19/02/2021 tarihli kazanın SGK tarafından tespit edilmiş bir iş kazası olup olmadığı ve henüz kusur raporu alınmadığından; taraflara izafe edilebilecek kusur durumunun belli olmadığı anlaşılmakla, ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir talebi için gerekli olan yakın ispat koşulunun gerçekleşmediği kanatine varılmış ve talebin reddine ..." şeklinde belirtilen gerekçe ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....
İhtiyati tedbir talebi, dava konusu ilaç bedelinin tedavi süresince tedbiren davalı SGK tarafından karşılanması istemine ilişkin olup, dava konusu ilacın, bedeli kurumca karşılanacak ilaçlardan olmadığı, SUT kapsamında bulunmadığı, talebin yargılamayı gerektirdiği, davanın esasını çözer mahiyette ve hüküm etkisi doğuracak yönde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği, ihtiyati tedbir şartlarının bulunmadığı anlaşıldığından, istinaf başvurusunun kabulü ile, mahkemenin ihtiyati tedbire itirazın reddine ilişkin ara kararı ve ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin ara kararlarının kaldırılmasına, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Açıklanan nedenlerle; 1)Davalı kurum vekilinin istinaf başvurusunun HMK.'nun 353/1- b.3 maddesine gereğince KABULÜ ile; Ankara 33....
Yerel mahkemece davacı tarafın ihtiyati tedbir talebi teminat mukabili kabul edilmiştir. 6100 sayılı HMK m. 341, 393/3 ve 394/5 hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; ihtiyati tedbir için mahkemece hükmedilen teminat konusunda kanun yolu öngörülmediği anlaşılmaktadır. (Aynı yönde bkz. Yargıtay 20. HD'nin 04/10/2012 tarihli ve 2012/3381 E., 2012/11216 K. sayılı kararı) Sonuç olarak, 6100 sayılı HMK'nın 341.maddesine göre, ihtiyati tedbir talep edenin bu istemi reddedildiği taktirde istinaf yoluna başvuru hakkı vardır. İhtiyati tedbir talebi kabul edildiğine göre, talep edenin istinaf yoluna başvuru hakkı bulunmamaktadır. İhtiyati tedbir talebi kabul edilen davacı tarafın, teminatın miktarına yönelik itirazı üzerine mahkemece verilen ara kararı, yukarıda anılan usûl hükümleri uyarınca istinafı kabil bir karar değildir (Aynı yönde Ankara BAM 21. HD'nin 30/12/2021 tarihli ve 2021/1994 E., 2021/1661 K. sayılı; Ankara BAM 16 HD'nin 09/03/2022 tarihli ve 2022/211 E., 2022/405 K....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İlk derece mahkemesince toplanan deliller ile tüm dosya kapsamına göre, ileri sürülen istinaf nedenleri ve HMK 355/1 maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin yapılan inceleme sonucunda; Davacı tarafın tedbir talebi üzerine 19/08/2016 tarihinde teminat mukabili ihtiyati tedbir kararı verildiği, bilahare davacının teminatsız tedbir talebi üzerine bu kez 16/01/2018 tarihli ara kararla teminatsız ihtiyati tedbir kararı verildiği,davalı vekilinin ara kararının kaldırılması için itiraz etmesi üzerine, 22/07/2019 tarihli ara kararla çekişmeli taşınmazlar üzerine konulan ihtiyati tedbir kararının kaldırılması veya teminat alınmasına ilşkin talebinin reddine karar verildiği, itirazın reddine ilişkin ara kararının davalı tarafca istinaf edildiği anlaşılmıştır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkeğin tedbir nafakası davasının kabulüne ilişkin temyiz itirazlarının incelemesinde, İlk derece mahkemesince hükmolunan tedbir nafakası miktarı, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesinin karar tarihi itibariyle kesin nitelikte olduğundan ve bölge adliye mahkemesince erkeğin tedbir nafakasına yönelik talebi hakkında istinaf dilekçesinin reddine karar verildiğinden, erkeğin tedbir nafakası davasına ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2- Davacı-davalı erkeğin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle...
Somut olayda; davacının tedbir nafakası dışında bir talebinin bulunmadığı ancak mahkemece takdir edilen tedbir nafakasının her yıl artırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece; davacının talebi aşılarak hükmedilen tedbir nafakasının her yıl artırılmasına karar verilmiş olması HMK 26.maddesine uygun bulunmadığından kararın bozulması gerekmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasında davacı vekilinin talebi üzerine verilen ihtiyati tedbir kararının süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Mahkemece, 20.12.2013 tarihli kararla davalıya ait taşınmazların üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için HMK'nın 389. maddesi gereği tapu kayıtları üzerinde ihtiyati tedbir niteliğinde ihtiyati haciz konulmuştur. Mahkemece verilen kararın, ihtiyati tedbir niteliğinde olduğu açıktır. Davalı vekilince HMK'nın 394/1. maddesiyle tanınan itiraz hakkı kullanılmadan hüküm temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen tazminat davasında ihtiyati tedbir talebinin reddine dair kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili, müvekkiline trafik sigortalı, davalıya ait aracın ehliyeti bulunmayan sürücü tarafından kullanımı esnasında başka bir araca çarparak hasarlanmasına neden olduğunu bildirerek müvekkili tarafından karşı araç hasarı için ödenen 6.749 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, sigortalı araç üzerini ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini istemiştir. Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebi, mahkemenin 26/04/2012 tarihli kararı ile; ihtiyati tedbir istenen aracın taraflar arasında uyuşmazlık konusu olmadığı gerekçesiyle reddedilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARI : İlk derece mahkemesince birleşen davaya konu araçların üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesi açısından ihtiyati tedbir konulmuş ve ihtiyati tedbir kararına davalılar vekilinin itirazı üzerine duruşma açılarak itirazın reddine karar verilmiştir. İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ : Kararı davalılar vekili istinaf etmiş ve davacının ihtiyati tedbir talebi yönünden yaklaşık ispatının bulunmadığı, bu nedenle itirazlarının kabul edilmesi gerekirken reddedildiğini beyanla, kararın kaldırılması ve ihtiyati tedbire itirazın kabulü ile ihtiyati tedbirin kaldırılması talep ve istinaf edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava; asıl davada alacak, birleşen davada mülkiyetin devir ve tescili istemlerinden ibarettir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....