WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İTİRAZ: Davalı vekili ihtiyati tedbir kararına itiraz dilekçesinde özetle; İİK 72/3 maddesi gereğince icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğini, takibin durdurulması şeklinde değil de talep halinde sadece icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesi şeklinde karar verilebileceğini, davacının da böyle bir talebi bulunmadığını, tedbir kararı ile takibin durdurulmasının usul ve kanuna aykırı olduğunu, tedbir kararının kaldırılarak itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan değerlendirme sonucunda; "...davalı vekilinin itirazının kabulü ile; HMK 393/1 maddesi gereği yasal süre içerisinde teminat yatırılarak ihtiyati tedbir kararının uygulanması talep edilmediğinden mahkememiz ... tarihli ara kararı ile verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına..." karar verilmiştir....

    İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak -kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir. Ancak, tedbirin geçici koruma olması nedeniyle davanın esasını çözecek mahiyette tedbir kararı verilemez. Bu nedenlerle; somut olayda davacı, dava konusu taşınmaz üzerindeki yapıdan Ostim OSB Müdürlüğü'nün tahliye işleminin durdurulması için ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiş mahkemece de davalı (karşı davacı) Ostim OSB Müdürlüğünün tahliye işleminin dava sonuna kadar durdurulması" yönünde ihtiyati tedbire karar verilmiştir....

    Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında, davacı kadının; kusur belirlemesi, lehine hükmedilen tedbir nafakası ve maddi, manevi tazminat miktarları ile, davalının mal varlığına tedbir konulması talebi hakkında olumlu olumsuz karar verilmemesine yönelik istinaf taleplerinin kabulü ile, kararın bunlara ilişkin hüküm fıkralarının kaldırılmasına, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğunun tespitine, kusur gerekçesinin yukarıda belirtildiği şekilde düzeltilmesine, kaldırılan hükümler hakkında yeniden hüküm tesisine, ihtiyati tedbir talebi hakkında dairemizce karar verilmesine, ilk kez istinaf aşamasında talep edilen ihtiyati haciz niteliğinde tedbir kararı verilmesi isteği hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacının diğer istinaf taleplerinin esastan reddine, davalının istinaf dilekçesinin ise feragat nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak buna ilişkin aşağıdaki hükmün kurulması uygun görülmüştür....

    Tedbir kararı verilebilmesi için davanın ispatına elverişli delil bulunması da zorunlu olmayıp, istekte haklı olma ihtimalinin mevcut olması yeterlidir. Hemen belirtmek gerekir ki; ihtiyati tedbir talebini inceleyen hakimin davanın esası hakkındaki hükmünü peşinen ihdas ettiğinden söz edilemez. İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak (kanunen gerektiği için) açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir....

    talebi sonrasında ara karar ile tedbir kararı verilmiş olmasının açıkça hukuka aykırı olup kararın bu sebeple kaldırılması gerektiğini, ihtiyati tedbir talebi reddedildikten sonra dosya kapsamında tekrar tedbir talep edilebilmesi için dosyaya yeni bilgi veya belgelerin girmiş olması gerektiğini, birleşen dosya kapsamında ilk yapılan ve reddedilen tedbir talebinden sonra dosyaya bu kapsamda hiçbir yeni bilgi veya belge girmemiş olduğunu, Kayseri 1....

      Ancak tedbir nafakasının ilama bağlanması halinde tedbir nafakası yönünden takip dayanağı ilam kesinleşmeden ilamlı takip yapılabilecektir. Zira tedbir nafakası, 4721 s. Kanun'un 169 maddesine göre boşanma sırasında verilmiş geçici tedbir olup yoksulluk nafakası gibi boşanmanın fer'i mahiyetinde değildir. Keza tedbir nafakası boşanma kararının kesinleşmesine ya da mahkemece yeni bir ara karar ile kaldırılmasına kadar devam eder. Bu izahata binaen alacaklı yararına hüküm celsesi ile birlikte tedbir nafakasına hükmedilmiş olup bu nafakanın ilama bağlandığı anlaşılmaktadır. Yani dava devam ederken ara karar ile verilen tedbir nafakası gibi ilamsız icra takibi mevzuu yapılamaz. Bu nafakanın icrası için de kesinleşmesi gerekmediği yukarıda izah edilmiştir....

      hükümsüzlük istemi açısından davanın konusunun davalının mal varlığına dahil bulunan tasarım hakları olduğu, davacının üzerine tedbir konulmasını istediği şey davalının tasarımından kaynaklanan haklarının kullanılmasının engellenmesi olup, bu hususun hükümsüzlük davasının konusu olmadığı, uyuşmazlık gibi konusu tescilli sınai mülkiyet hakkının davacıya karşı kullanılması olmayan bir davada, tescilli sınai mülkiyet hakkının kullanılmasının önlenmesine ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilebilmesinin mümkün olmadığı, zira bu durumda tüm talepler açısından dava şartı olarak aranan hukuki yarar şartının da anılan ihtiyati tedbir talebi yönünden sağlanmamış bulunduğu gerekçesiyle, tasarımın kullanımının geçici olarak durdurulması yönündeki ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....

        İhtiyati tedbir talebi üzerine verilen kararlar ile ihtiyati tedbire itiraz üzerine verilen kararlar maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmezler. İhtiyati tedbir talebi, haklı sebebin varlığı ispat edilemediği için reddedilen kişi bu arada ortaya çıkan bir tehlike üzerine yeniden tedbir isteminde bulunabileceği gibi, esas hakkının varlığını yaklaşık olarak ispat edecek yeni deliller sunarak tekrar ihtiyati tedbir talep edebilir. İlk ihtiyati tedbir talebi reddedilen kişi bu karar aleyhine kanun yoluna başvurulabileceği gibi sonradan yaptığı taleple ilgili verilen karar aleyhine de kanun yoluna başvurulabilir. İhtiyati tedbir kararına karşı itirazda bulunan kişi aynı zamanda ihtiyati tedbirin durum ve koşulların değiştiğini ileri sürerek kaldırılmasını birlikte talep edebilir. Talebi inceleyen mahkemece ihtiyati tedbire itirazın reddedildiğini, ancak ihtiyati tedbirin değiştirilmesine veya kaldırılmasına karar verildiğini varsayalım....

          Mevcut davada; davalı tarafından tedbire itiraz edilmiş ise de talebi reddedilmiş, bu karara karşı istinaf yoluna gelinmiştir. Davalı vekili tarafından sonraki celselerde sözlü olarak tedbiren kaldırılması talep edilmiş, bilahare davalı hakkında takipsizlik kararı verildiği, açılan ceza davasında davalının taraf olmadığı belirtilerek tedbirin kaldırılması talep edilmiştir. Davalının bu talebi tedbire itiraz olmayıp durum ve koşulların değişmesi nedeni ile tedbirin kaldırılması talebidir. Davalı daha önce tedbire itiraz edilmiş, bu talebi reddedilmiş ve istinaf yoluna gelinmediğinden kesinleşmiştir. Davalının talebi HMK 396 maddesi gereğince durum ve koşulların değişmesi nedeni ile tedbirin kaldırılması talebi olduğundan ve bu taleplere ilişkin verilen kararlara yönelik istinaf yolunun kapalı olması nedeni ile davalının istinaf başvurusunun usulden reddine karar verilmiştir....

            Hal böyle olunca davacı-ihtiyati tedbir isteyenin Yerel Mahkemenin ihtiyati tedbir talebine ilişkin kararına karşı temyiz isteminin, temyiz yolunun kapalı olması nedeniyle reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacı-ihtiyati tedbir isteyenin temyiz dilekçesinin REDDİNE, 13.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu