Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HAKKINDA : 1- 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun 32/1 maddesi gereğince 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 223/3-a maddesi nazara alınarak kusurunun bulunmaması nedeni ile ceza verilmesine yer olmadığına, 2- 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun 57/1 maddesi gereğince sanık hakkında koruma ve tedavi amaçlı olarak güvenlik tedbiri uygulanmasına ve bu amaçla sanığın yüksek güvenlikli bir sağlık kurumunda koruma ve tedavi altına alınmasına, 3- Sanık ...'un serbest bırakılmasının toplum açısından büyük tehlikeler oluşturacağı değerlendirilmekle sanık hakkında hükmedilen koruma ve tedavi amaçlı güvenlik tedbirinin kararın kesinleşmesi beklenmeksizin ve derhal başlanılmasına, 4- Sanık ...'un kusurunun bulunmaması nedeni ile yapılan yargılama giderlerinin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 327. maddesi gereğince KAMU ÜZERİNDE BIRAKILMASINA, ilişkin hüküm. TÜRK MİLLETİ ADINA 1) Sanık ...'in kasten yaralama, sanık ...'...

    bünyesinde Koruma, Uygulama ve Denetim Bürosu kurulmamış ise, sözü edilen iznin Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'ndan alınması gerektiği, sit alanı olarak tescil edilmiş bir bölgenin, koruma amaçlı imar planı da onaylanmış olursa, bu bölgedeki yapılaşma ya da onarım faaliyetlerinin belirtilen plan çerçevesinde gerçekleştirilebileceği, başka bir deyişle, koruma amaçlı imar planı onaylanmış sit alanlarının imara açık bölgeler olduğu, ancak, bu bölgelerde inşai ve fiziki müdahalelerde bulunabilmek için izin sürecinin işletilmesi gerektiği, izin alınmaksızın ya da izne aykırı olarak tamirat ve tadilat yapılması ile inşai ve fiziki müdahale gerçekleştirilmesi halinde, suç tarihi itibariyle yürürlükte olan 2863 sayılı Kanunun 5728 sayılı Kanun ile değişik 65/d maddesi ile yaptırım altına alınan suçun oluşacağı, somut olay bu kapsamda değerlendirildiğinde, sanıkların, Bursa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 01/09/1989 tarih ve 675 sayılı kararı ile sınırları belirlenen...

      Anılan Kanun hükümleri çerçevesinde, 03/07/2018 tarihli ara kararı ile davalı idareden, kişisel verilere ilişkin dava konusu düzenleme yapılırken Kişisel Verileri Koruma Kurulunun görüşünün alınıp alınmadığı sorulmuş, davalı idare ara kararı cevabında, Kişisel Sağlık Verilerinin Korunması ve Mahremiyetinin Sağlanması Hakkında Yönetmelik için Kişisel Verileri Koruma Kurumundan görüş sorulduğu, 6698 sayılı Kanun'un 22. maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca tesis edilen Kurul kararı doğrultusunda Bakanlıklarına görüş bildirildiği, dava konusu düzenlemenin de bu görüş doğrultusunda yapıldığı yönünde açıklamada bulunmuştur....

        kullanım amaçlı koku vericiler....

        Koruma amaçlı imar planı yapılıncaya kadar, koruma kurulu tarafından bir ay içinde geçiş dönemi yapı şartları belirlenir. İlgili Valilikler ve belediyeler anılan koruma amaçlı iman planını en geç bir yıl içinde koruma kuruluna değerlendirmek üzere vermek zorundadırlar. Koruma Kurulunca uygun görülerek, belediye veya Valilikçe onaylanan koruma amaçlı imar planının yürürlüğe girmesi ile geçiş dönemi yapı şartları ayrıca karar almaya gerek kalmadan kalkar. Koruma amaçlı imar planlarının, korunması gerekli taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları bakımından kısmen değiştirilmesi, ilgili kuruluşlarca gerekli görüldüğü ve bu hususta koruma kurulu kararı alındığı takdirde, koruma kurulu ilgili belediyeye ve ayrıca ilgili kurum ve kuruluşlara yazı ile bildirilir. Değişiklik teklifi bu tebligattan en geç bir ay içinde belediye meclisince karara bağlanır....

          Hükümlünün üniversite hastaneleri dahil sağlık kurumlarındaki muayene, tetkik, kontrol ve tedavi bedelleri Sağlık Bakanlığı, ilaç ve tıbbi malzeme bedellerinin ise Bakanlık tarafından karşılanacağı, düzenlenmiştir. Bu durumda, hem uyuşmazlık öncesinde yürürlüğe konulan düzenlemede hem de uyuşmazlık sonrası 29/03/2020 tarihinde yayımlanan Yönetmelikte, sosyal güvenlik sistemine tabi olmayan hükümlünün tek istisna tutulan ve kendisi tarafından karşılanması öngörülen tedavi giderleri, estetik amaçlı ve yaşantısına engel oluşturmayan tedavi giderleridir. Dosyada mevcut olan davacıya ait sağlık raporu ile de ortaya konulan rahatsızlık nedeniyle kullanılması öngörülen vitaminlerin estetik amaçlı kullanımı sözkonusu olan vitaminler olmadığı, ancak estetik amaçlı olarak böyle bir kullanımın sağlanmaya çalışılması durumunda kurum bütçesinden karşılanmasının söz konusu olmamasına rağmen mevcut durumda böyle bir kaygının ortaya konulmasını sağlayacak bir tespitin bulunmadığı açıktır....

            Mahkememizce alınan 13.06.2019 ve 06.01.2020 tarihli doktor bilirkişi raporunda özetle: davacı ... tarafından yapılan 344-TL tutarındaki tedavi giderinin SGK'nın sorumluluğunda olduğu, estetik amaçlı operasyona ilişkin olduğu 4 adet fatura toplamı 7.000-TL'nin SGK'nın sorumluluk alanı dışında kaldığı mütala edilmiştir. Tedavi gideri olarak yapıldığı belirtilen 4 adet faturaya konu estetik amaçlı operasyonun davaya konu kaza ile ilgisinin bulunup bulunmadığı konusunda aynı doktor bilirkişiden alınan 13.12.2020 tarihli raporda özetle: Davacının kazadan bir gün sonra yaptığı başvurusunda nasal kemikte kırık tespit edildiği ve hakkında basit tıbbi müdahale ile iyileşir, iş gücü kaybı oluşturmaz şeklinde adli rapor düzenlendiği, 23.05.2018 tarihli başvurusunda ise burunda eğrilik tespit edilip estetik amaçlı operasyon önerildiği, kaza ile davacının geçirdiği estetik amaçlı operasyon arasında illiyet bulunduğu mütala edilmiştir....

              HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Samsun Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararıyla; "meydan alanı" düzenlemesine ilişkin hem 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planı, hem de aynı amaca yönelik 1/5000 ölçekli koruma amaçlı nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli koruma amaçlı uygulama imar planı düzenlenmiş olup, dava konusu kamulaştırma işlemine konu olan taşınmaz, 1/5000 ölçekli koruma amaçlı nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli koruma amaçlı uygulama imar planı sınırları içerisinde kalmaktadır. Samsun Büyükşehir Belediye Encümeninin … tarih ve … sayılı kararıyla dava konusu taşınmazın kamulaştırılmasına karar verilmiş, bu işlemin iptali istemiyle açılan davada; ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dayanağı koruma amaçlı imar planları iptal edildiğinden dava konusu kamulaştırma işleminde de hukuka uyarlık bulunmadığı belirtilerek, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir....

                Bu itibarla,tedavi olan erkek eşin durumunun yeniden değerlendirilerek, idrak çağındaki çocuğun kişisel ilişki konusundaki görüşünün de alınarak ve tüm delillerle birlikte değerlendirilerek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, bu hususta eksik incelemeyle hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

                  Ancak, bu kişiler hakkında güvenlik tedbirine hükmolunur” şeklindeki 32/1 ve “Fiili işlediği sırada akıl hastası olan kişi hakkında, koruma ve tedavi amaçlı olarak güvenlik tedbirine hükmedilir. Hakkında güvenlik tedbirine hükmedilen akıl hastaları, yüksek güvenlikli sağlık kurumlarında koruma ve tedavi altına alınırlar” şeklindeki 57/1. maddeleri karşısında, dosya kapsamında bulunan 08/12/2015 tarihli sağlık raporuna göre akıl hastası olduğu belirlenen sanık hakkında, toplum açısından tehlikeliliğinin ortadan kalkacağı veya önemli ölçüde azalacağı döneme kadar geçerli olmak üzere güvenlik tedbirine hükmedilmesi gerekirken, infazın kısıtlanmasına yol açacak şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir. Hukuksal Değerlendirme: Uyuşmazlık konusunda bir karar vermeden önce, kanun yararına bozma istemine konu edilen hükümde belirlenen yeni bir hukuka aykırılık durumunun incelenmesi gerekmektedir....

                    UYAP Entegrasyonu