WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, şikayetçiye gönderilen ödeme emrinin "Muhatabın adresi geçici olup çarşıya gittiğinin isim beyan etmeyen komşudan öğrenildi TK 21/1 Maddesi gereği mahalle muhtarına tebliğ edildi. 2 nolu haber kağıdı kapısına yapıştırıldı, isim vermeyen komşusuna haber verildi" açıklamasıyla tebliğ edilmek istendiği, ancak yukarıdaki açıklamaya göre, tebliğ memuru tarafından beyanda bulunan ve haber verilen komşunun adının ve soyadının tebliğ mazbatasına yazılmadığı ve bu kişinin imzasının alınmadığı, imzadan imtina etmiş ise bu hususun belirtilmediği anlaşıldığından şikayetçi borçluya gönderilen ödeme emri usulsüz tebliğ edilmiştir. Bu nedenle, ödeme emrinin usulünce tebliğ edildiğine yönelik istinaf sebebi yerinde görülmemiştir....

No:33 Kocasinan/Kayseri olduğunu, bilinen en son adresinin de bu adres olduğunu, dolayısıyla müvekkilinin taşınmış olduğu adrese çıkartılan tebligatın muhtara tebliğ edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ayrıca kefalet ilişkisinin de geçerli olmadığını, T1 borçtan sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın kabulü ile icra dairesi dosyasından öğrenme tarihlerinin 29/12/2021 tarihi olarak kabulüne, 31/12/2021 tarihli icra müdürlüğü kararının kaldırılmasına, usulsüz olarak yapılan tebligat işleminin ve ödeme emrinin iptaline, kefaletin geçersiz olması nedeniyle takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

Bu durumda usulsüz tebligata ilişkin şikayetin neticesi beklenerek, bu şikayet sonucu ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi halinde, düzeltilen tebliğ tarihine göre başvurunun süresinde olup olmadığı belirlendikten sonra işin esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek doğrudan şikayetin esası hakkında hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 30.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    GEREKÇE: Uyuşmazlık, icra emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayet ile icra emrinin ve takibin iptali, itfa nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir....

    Somut olayda davacı taraf dava dilekçesinde, takip kapsamında düzenlenen ödeme emrinin yasaya aykırı biçimde düzenlendiğini ileri sürerek ödeme emrinin iptalini ve ödeme emri ekinde takibe dayanak belgelerin gönderilmediğini ileri sürerek ödeme emri tebliğ işleminin iptalini talep etmektedir. Bu taleplerin ilki İİK’ nun 60. ve 16.maddesi kapsamında ödeme emrine karşı şikayet, diğer talep ise İİK’ nun 61. ve 16.maddesi kapsamında ödeme emri tebliğ işlemine karşı şikayet niteliğindedir. Bu iki talebin de icra mahkemesince şikayet olarak değerlendirilip çözümlenmesi gerekirken mahkemece taleplerin genel haciz yolu ile yapılan takipte borca itiraz ve usulsüz tebligat şikayeti olarak değerlendirilmesi ve bu yönde hüküm tesisi isabetsizdir. O halde mahkemece, uyuşmazlık konusu talepler ödeme emrine karşı şikayet ve ödeme emrinin tebliğ işlemine karşı şikayet olarak çözümlenmeli ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir....

    İcra Dairesinin 2012/9513 sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığı, icra dosyasındaki tebligat parçasına göre ödeme emrinin tebliğ tarihinin 14.12.2012 tarihi olduğu, yine Edirne PTT Merkez Müdürlüğü’ne yazılan müzekkere cevabında icra takip dosyasındaki ödeme emrinin 17.12.2012 tarihinde muhataplara bizzat teslim edildiğinin ve 18.12.2012 tarihinde mazbata teslim listesine eklendiğinin belirtildiği, buna göre posta memurunun ödeme emri tebliğ tarihini sehven 14.12.2012 tarihi olarak yazdığı, gerçekte ödeme emri tebliğ tarihinin 17.12.2012 olarak kabul edilmesi gerektiği, bu nedenle şikayetçiler (borçlular) tarafından 24.12.2012 tarihinde yapılan itirazın süresi içerisinde olduğu gerekçesiyle talebin kabulü ile İcra Dairesinin itirazın süresinde yapılmadığına yönelik verdiği 24.12.2012 tarihli ve 23.01.2013 tarihli ret kararlarının kaldırılmasına karar verilmiştir....

      Yukarıda belirtilen tüm hususlar hep birlikte değerlendirilerek ödeme emrinin usulsüz tebliğine yönelik şikayetin kabulü ile; şikayet eden aleyhine Ankara 24. İcra Müdürlüğü'nün 2021/4093 Esas takip sayılı dosyası ile yapılan takipte şikayet edene yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu" gerekçesi ile şikayetin kabulüne, ödeme emri tebliğ tarihinin şikayet eden yönünden 19.04.2021 olarak düzeltilmesine, borca itirazın icra dairesine yapılması gerektiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yetkilisi olduğu şirket aleyhine başlatılan ilamsız tcra takihinden 19/04/2021 tarihinde haberdar olduğunu, 21/04/2021 tarihinde İİK'na göre 3 günlük yasal süre içinde gecikmiş itiraz talebinde bulunduğunu, buna dair tüm bilgi belgeleri de sunduğunu, Ankara 3....

      nun 16.-18. maddelerinde düzenlenen şikayet niteliğinde olup, takdiren duruşma açılmaksızın ve işin niteliği gereği dava dilekçesinin karşı tarafa tebliğine gerek görülmeksizin dosya üzerinden inceleme yapılmıştır. Uyuşmazlık, davacı borçluya gönderilen ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilip edilmediğine, usulüne uygun tebliğ edilmemiş ise tebliğ tarihinin düzeltilmesine ilişkindir. İcra dosyası incelendiğinde, davalı alacaklı tarafça davacı borçlu aleyhine toplam 151.604,02 TL'nin tahsili için 01/07/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, örnek 7 no.lu ödeme emrinin ilk olarak "Cihannüma Mah. Yıldız Cad. No:4 Beşiktaş/İstanbul" adresine tebliğe çıkarıldığı, bila tebliğ dosyaya iade edilmesi üzerine aynı adrese bu defa TK md.35'e göre tebliğe çıkarıldığı ve 13/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Tebliğin gerçekleştirildiği "Cihannüma Mah. Yıldız Cad....

      -K A R A R- Şikayetçi vekili, sıra cetveline konu şikayet dışı borçlunun taşınmazına alacaklı oldukları icra takip dosyası kapsamında 19.09.2008 tarihinde haciz konulduğunu, şikayet olunan İş Bankası alacağı için de taşınmaz üzerine 07.07.2008 tarihinde ihtiyati haciz konulduğunu, ödeme emrinin borçluya 30.10.2008 tarihinde tebliğ edilmiş olması nedeniyle ihtiyati haczin 07.11.2008 tarihinde kesin hacze dönüştüğünü, diğer şikayet olunan SGK’nun haciz tarihinin 20.02.2009 olmasına rağmen sıra cetvelinde satış parasının üç alacak için garameten paylaştırıldığını, ilk kesin haczin kendi hacizleri olması nedeniyle bütün satış parasının kendilerine ödenmesi gerektiğinden sıra cetvelinin hatalı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

        İcra Müdürlüğünün 2019/10320 Esas sayılı dosyası ile yapılan takipte ödeme emrinin bila tebliğ dönmesinden sonra TK'nın 21/2 tebliğ şerhi olmadan muhtarlığa teslim edildiğini, tebliğ memurunun doldurması gereken kısımların hepsini boş bıraktığını, tebliğ evrakında ''oturan/ komşusu Ahmet Öner'in imzası karşılığı'' diye belirtilmesine rağmen, imzası dahi alınmadan ve ilgili adreste oturan kişi mi ya da komşusu mu olup olmadığı dahi belirtilmeden muhtarlığa teslim edildiğini, tebligatın renkli düzenlenmediğini, müvekkilinin 16/12/2021 tarihinde Buca T3 giderek borç sorgulaması yaptığında, kuruma borcu olmadığının bildirildiğini, müvekkilinin hiçbir zaman ödeme emrinin gönderildiği adreste ikamet etmediğini ve mernis adresi de olmadığını, müvekkilinin mernis adresi olarak kabul edilse dahi, yapılan tebliğ işleminin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 14/12/2021 olarak düzeltilmesine ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir...

        UYAP Entegrasyonu