Tüm dosya ve takip dosyası kapsamı itibariyle borçluya İİK. nun 58/3. fıkrasına aykırı olarak alacağın dayandığı belgeleri içermeyen ödeme emrinin tebliğ edildiği, bu suretle yasaya aykırı olarak ödeme emri gönderildiğinden şikayetin kabulü ile ödeme emrinin iptaline karar verilip aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Davanın kabulüne, Bakırköy 7. İcra Müdürlüğünün 2020/5722 Esas sayılı takip dosyasındaki takibin iptaline," karar verildiği görülmüştür....
ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; borçlu apartman yönetiminin tüzel kişiliği olmadığından takibin iptali gerekeceğini, kaldı ki ödeme emrininde usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle davanın kabulü ile takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; ödeme emri tebliğinin usulüne uygun olduğunu ve takibin iptalini gerektirir bir husus olmadığından şikayetin reddini istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçluya gönderilen ödeme emrinin "adres kapalı olup tebliğ imkansızlığı nedeniyle ......, Mahalle muhtarı ... imzasına ... muhatabın kapısına 2 nolu haber kağıdı yapıştırılıp durumdan en yakın komşusu ... haberdar edildi....
Somut olayda, davalı alacaklı tarafından dayanak bonoyu düzenleyen sıfatıyla Abbas Kahyaoğlu ve aval veren sıfatıyla T1 hakkında başlatılan takipte, T1'na gönderilen örnek 10 ödeme emrinin 22/10/2014 tarihinde takibin diğer borçlusu Abbas Kahyaoğlu imzasına tebliğ edildiği görülmüştür. Davalı alacaklı vekili, borçlular arasında baba-oğul ilişkisi olması nedeniyle menfaat çatışmasından bahsedilemeyeceğini ileri sürmüş ise de, davacı borçluya gönderilen ödeme emrinin takibin diğer borçlusuna tebliğ edilmesi, yukarıdaki kanun hükmü gereğince, hasma tebligat sayılır ve tebliğ işlemini usulsüz kılar. Davacı borçlunun usulsüz tebliğ işlemini bildirdiği tarihten önce öğrendiğine yönelik takip dosyasında bilgi de bulunmadığından mahkemece, usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verilerek TK'nun 32. Maddesi gereğince, davacının bildirdiği öğrenme tarihine göre ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi isabetli olmuştur....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/10/2019 NUMARASI : 2019/874 ESAS- 2019/875 KARAR DAVA KONUSU : ŞİKAYET (İCRA MEMUR MUAMELESİ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili 11/10/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında icra takibi başlatıldığını, takipten 09/10/2019 tarihinde haberdar olduklarını, müvekkilinin vesayet altında olup ödeme emrinin vasiye tebliğinin zorunlu olduğunu, tebligatın bu nedenle usulsüz olduğunu belirterek, şikayetlerinin kabulü ile tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 09/10/2019 olarak kabulünü talep etmiştir. Karar dosya üzerinden verilmiş olup alacaklı herhangi bir cevap dilekçesi sunmamıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; ''Davanın KABULÜNE, İstanbul 28.İcra Müdürlüğünün 2018/18509 esas sayılı dosyasında davacı-borçlunun ödeme emrinin ıttıla tarihinin 09/10/2019 olarak DÜZELTİLMESİNE,'' karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2019/2553 E. sayılı dosyası ile başlatılan takipte ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğuna, öğrenme tarihinin 22/03/2019 olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, tebligatın usülsüz olmasının gerekçede borçlunun "İzmir'e gitmesi" olarak belirtildiğini, ancak Tebligat Kanuna ilişkin Yönetmeliği'nin 35/f. bendi gereği borçlunun "tevzi saatinden sonra dönüp dönmeyeceğinin araştırılması" gibi bir düzenleme bulunmadığını, tebliğ memuruna kanun ve yönetmelikte bulunmayan bir hususun görev olarak yüklenemeyeceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi şikayetine ilişkindir. Borçlunun ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir....
Davalı yargılamada, ödeme emrinden haberi olmadığını, öğrenme tarihi olan 11.01.2016 tarihinin tebliğ tarihi olarak tespitini ve davanın reddini istemiştir. Davalı ödeme emri tebligatının usulsüzlüğünü öğrenmeden itibaren yasal süresi içerisinde icra mahkemesinde şikayet yoluyla ileri sürüp, tebliğ tarihinin düzeltilmesine talep edebilir ise de açılan tahliye davasında usulsüzlüğün tespitini talep edemez. Mahkeme tahliye emrinin usulsüzlüğünü de re'sen nazara alamaz. Davalı tebliği öğrenme tarihinden itibaren süresi içinde şikayet yoluna gittiğini ve takibe itiraz ettiğini de ileri sürmemiştir. Bu nedenle ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebligat kesinleşmiştir. İİK 273 maddesi “ Müddeti içinde itiraz olunmaz veya itiraz kaldırılırsa kiralanan taşınmaz müddetin hitamında zorla tahliye ve kiralıyana teslim olunur. Ancak tahliye emrindeki müddetin geçmesi lazımdır.” hükmünü içerir....
Mahkemece; Davacı/şikayet edenlerin takibin iptaline yönelik şikayetlerinin kabulü ile, Yozgat İcra Müdürlüğünün 2022/3062 Esas sayılı takip dosyası kapsamındaki takibin iptaline, bu davanın süresiz şikayete tabi olduğu ve Mahkememizce takibin iptaline karar verildiğinden davacının usulsüz tebligat şikayeti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yönelik karar verildiği görülmüştür....
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; borçlunun ... sayılı dosyasına teminat olarak yatırdığı 8.100,00 TL'nin paylaşımı için ...ayılı dosyasında sıra cetveli düzenlendiği, paylaşıma konu para üzerine şikayetçi tarafından 30.12.2008 tarihinde haciz konulduğu, şikayet olunan tarafından ise 16.06.2008 tarihinde ihtiyati haciz konulduğu, şikayet olunanın alacaklı olduğu... sayılı dosyasında ödeme emrinin borçluya 29.12.2008 tarihinde tebliğ edildiği, buna göre şikayet olunanın ihtiyati haczinin şikayetçinin haczinden sonra kesinleştiği, 30.12.2008 tarihinde söz konusu para üzerine şikayetçi tarafça haciz konulduğu ve şikayetçinin haciz tarihinin daha önce olduğu, bu nedenle sıra cetvelinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle, şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. .../... S.2 Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir....
Mahkemece İİK.nun 18/3 ve HMK 320/1 maddelerine göre, şikayet konusu nedeniyle açıklama yapılmasına ve duruşma açılmasına gerek olmadığı takdir edilerek evrak üzerinde yargılama yapılarak hüküm kurulmuştur. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "....Uyuşmazlık, davacı borçluya gönderilen ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilip edilmediğine, usulüne uygun tebliğ edilmemiş ise tebliğ tarihinin düzeltilmesine ilişkindir. İ.İ.K.'nun 16. maddesinin 1. fıkrasında şikayetin, muamelenin öğrenildiği tarihten itibaren yedi gün içinde yapılacağı, 2. fıkrasında ise bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasından dolayı her zaman şikayet yoluna başvurabileceği hüküm altına alınmıştır....
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Keşan İcra Müdürlüğünün 2019/5233 Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, müvekkilinin ismi T1 olduğu halde takipte ve ödeme emrinde T1 olarak yazdığını, tebligatın da T1 olarak çıkartıldığını, daha sonraki bir tarihte müvekkilinin kimlik kaydının dosyaya girdiğini, TK 21.md kapsamında yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, takipten 15/02/2021 tarihinde haberdar olduklarını, müvekkilinin taşınmazlarına haciz konulduğunu, mevcut hacizlerin kaldırılması gerektiğini, takibe ilişkin itirazlarının kabulü ile icra takibinin ve ödeme emrinin iptaline, ödeme emri tebliğ tarihinin 15/02/2021 olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir....