Ne var ki davacının takipten haberdar olduğunu bildirdiği maaş haciz müzekkeresinin tebliğ tarihi 04/09/2020 olup, dava dilekçesinde 04/10/2020 tarihinin maddi yazım hatası nedeniyle hatalı bildirildiği gözden kaçırIlarak, mahkemece ödeme emri tebliğ tarihinin 04/09/2020 tarihi olarak düzeltilmesi gerekirken, fiili imkan olmadığı halde eldeki dava tarihinden de sonraki bir tarih olan 04/10/2020 olarak tebliğ tarihinin düzeltilmesi hatalı olmuş ise de, bu durum davacının lehine olup, aleyhe istinaf olmadığından bu yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir....
Davacı borçlu şirkete tebliğ edilen tebligat mazbatasının incelenmesinde "tebligat adresine gidildi, muhatabın adresinin kapalı olması sebebiyle yapılan araştırmada muhatabın çarşıya gittiğini sözlü beyan ettiğinden TK'nun 21. maddesine göre evrak bağlı bulunduğu mahalle muhtarına teslim edilerek 2 nolu haber kağıdı kapısına yapıştırıldı, durumdan ... haber verildi" şerhi ile mahalle muhtarının imzasının alınarak tebliğ işleminin yapıldığı görülmüş ise de, haber alınan ve haber verilen kişinin tebligat mazbatasında belirtilmediği, bu haliyle Tebligat Kanunu ve Yönetmeliğine göre tebliğin usulsüz olduğu, muhatabın tebliğe muttali olduğu ve beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi olarak esas alınması gerektiği dikkate alındığında davanın kabulü ile ödeme emrinin öğrenme tarihinin 09/03/2021 olarak düzeltilmesine ilişkin kararının yerinde olduğu, istinaf sebeplerinin ise yerinde olmadığı, dosya kapsamı ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vaka ve hukuki değerlendirilmesinde...
Kararın davacı borçlu vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince borçlu vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve şikayetin kabulü ile tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. ŞİKAYET Şikayetçi borçlu vekili şikayet dilekçesinde, takipten 09.07.2021 tarihinde haberdar olduğunu alacaklıya bir borcu olmadığını, ödeme emri teblig tarihinde amcasının kemoterapi tedavisi nedeni ile ...'ya gittiğini ve ikametinde bulunmadığını, borca itiraz ettiğini beyanla takibin durdurulmasını talep etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı cevap dilekçesi sunmamıştır. III....
ıttıla tarihinin 24.02.2021 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/6455 Esas sayılı takip dosyasında davacı borçluya yapılan usulsüz tebliğ işleminin iptali ile tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak bildirilen 30/05/2019 olarak düzeltilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine" karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece Yunak İlçe Jandarma Komutanlığına yazılan müzekkereye verilen cevapta davacının asıl mesleğinin çiftçilik olmadığı bizzat çiftçilik yapmadığı gibi tarım arazisini ortakçıya vermek suretiyle işletmediği tespit edildiğinden davacı bu iddiasını ispat edemediğinden; Şikayetin kısmen kabul-kısmen reddi ile Davacının kıymet takdir rapor tebliğ tarihinin düzeltilmesine ilişkin şikayetinin kabulüne, Adana 10 İcra Dairesinin 2015/21157 esas sayılı dosyasında davacıya kıymet takdir raporunun tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 28/07/2016 olarak düzeltilmesine, dava konusu Konya İli Yunak İlçesi Sevinç Mahallesi Köyiçi mevkii 155 ada 4 parsel nolu taşınmaz yönünden meskeniyet şikayetinin kabulü ile, dava konusu taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılmasına, dava konusu Konya İli Yunak İlçesi Sevinç Mahallesi kuyu mevkii 187 ada 57 parseldeki tarla niteliğindeki taşınmaza yönelik şikayetin reddine, karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi -KARAR- Şikayetçi vekilinin süre tutum dilekçesi şikayet olunan vekiline tebliğ edilmiş ise de, anılan şikayetçi vekili tarafından verilen gerekçeli temyiz dilekçesinin şikayet olunan vekiline tebliğ edildiğine ilişkin belgeye dosyada rastlanılamadığından, şikayet olunan vekiline şikayetçi vekilinin gerekçeli temyiz dilekçesi tebliğ edilmiş ise tebliğ belgesinin dosyaya konulması, tebliğ belgesi yok ise, gerektiğinde tebliğ tarihinin saptanması için mahkeme ve posta idaresi kayıtları üzerinde gerekli inceleme yapılarak tebliğ tarihinin bildirilmesi, henüz tebliğ yapılmamış ise gerekli tebligat yapılarak temyize cevap süresinin beklenmesi için dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 23.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğünün 2022/11248 esas sayılı dosyası üzerinden davacı borçluya 20.04.2022 tarihinde tebliğ edilen ödeme emri tebliğ tarihinin 22.08.2022 tarihi olarak düzeltilmesine, icra dosyasındaki 29.08.2022 tarihli itiraz gereği İİK md. 66/1 hükmüne göre takibin durdurulması işlemlerinin müdürlük tarafından yerine getirilmesine, takibin türüne göre itiraz ile takip duracağı ve haciz safhasına geçilmesi mümkün olmadığından 20.04.2022 tarihinde tebliğ edilen ödeme emrine bağlı olarak davalı borçlu aleyhinde yapılan tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. Öte yandan gerek süreli gerek süresiz şikayet ancak icra takibi sonuçlanıncaya kadar mümkündür. Takip sonuçlandıktan sonra o takibe ilişkin bir işleme karşı şikayet yoluna başvurulamaz. Somut olayda tahliyenin 22.08.2022 tarihinde gerçekleştirildiği görülmektedir....
icra takibini tesadüfen 20/08/2019 tarihinde öğrendiğini, TK'nın 20 maddesine göre tebliğin 15 gün sonra yapılmış sayılacağından icra dairesine yapılan 21/08/2019 tarihli itirazın süresinde olduğunu, bu nedenle takibin durması kararı verilmesi gerektiğini belirterek ödeme emrinin usulsüz tebliğ edilmesi nedeniyle şikayetin kabulü ile tebliğ tarihinin muttali olanan 20/08/2019 tarihi olarak kabul edilmesine, icra dairesine yaptıkları itirazın tebliğ tarihinin değişmesi nedeniyle itirazın süresinde kabul edilerek icra dairesinin itirazın reddine dair kararının şikayet nedeniyle kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Sonuç olarak mahkemece tebligatın kendisinin usulsüz olduğu gözetilerek şikayetin kabulüne ve TK'nun 32.maddesi gereğince şikayetçinin beyan edilen ıttıla tarihinden daha önce takipten ve ödeme emrinden haberdar olduğuna dair dosyada bir bilgi ve belge bulunmadığından dolayı ödeme emri tebliğ tarihinin ıttıla tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle davacının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nun 353/1- b.2. maddesi gereğince İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden davacının şikayetinin kabulüne, davacı borçluya çıkartılan 23/08/2021 tarihli ödeme emrinin tebligatının tebliğ tarihinin iptaline, davacı borçlunun ödeme emri tebliğ tarihinin ıttıla tarihi olarak beyan edilen 07/09/2021 tarihi olduğunun tespitine dair karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....