Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacı ... dava dilekçesinde özetle; çekişmeli 63 parselin tapuda ''orman arazisi'' olarak tespit gördüğünü ancak, taşınmazın evveliyatında hükmen tarla vasfı ile ... adına kayıtlı iken, ... 19.11.1969 tarih ve 41-1607-465 sayılı yazısı üzerine ...ne tahsis edildiği ve tapu kaydındaki cinsinin bu yüzden orman olarak değiştirildiğini ancak parselin tahsis amacı doğrultusunda orman ağacı yetiştirilmediği ve şahıslar tarafından işgal edilerek tarla olarak kullanıldığını belirterek 63 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydındaki ''orman arazisi'' vasfının terkini ile ''tarla'' olarak tashihi istemi ile dava açmıştır....

    Mahkemece, çekişme konusu taşınmaz payının intikaline konu mirasçılık belgesinin kesinleşen mahkeme kararı ile iptal edilerek davalı ...’ın mirasçı olmadığının belirlendiği, miras bırakan ...’un baba adının ‘Davut’ olduğunun dosya kapsamı ile sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından süresinde duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ...’ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Duruşma isteği tebligat gideri karşılanmadığından reddedildi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. -K A R A R- Dava, tapu iptali ve tescil ile tapu kaydının tashihi isteklerine ilişkin olup, mahkemece, miras bırakan İsmail Bozkurt’un mirasçılarının davacılar olduğu, davalı ...’ın ise mirasçı olmadığı belirlenerek, öte yandan, miras bırakan ...’un baba adının ‘ Davut’ olduğu tespit edilerek yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalı ...’ın tüm, davalı ......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taşınmaz hukukuna ilişkin davada ... 8.Asliye Hukuk Mahkemesi ve ... 12.Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, 6831 S.Y.'nın 2/B maddesi kapsamında hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazda, zilyed olarak yazılı “ ... olarak yanlış yazıldığı, ... olarak düzeltilmesi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın taşınmazın beyenlar hanesindeki zilyedin isim tashihi niteliğinde olduğu ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın salt zilyetliğin korunmasına ilişkin olmadığı ve asliye hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, uyuşmazlık konusu ... İli, ... ilçesi, ......

        İSTİNAF SEBEP VE GEREKÇESİ : Davacı Vekili tarafından verilen istinaf dilekçesinde; 1- İstinaf kararında da bahsedildiği üzere taraflarına ya tapuda isim tashihi davası ya da tespit davası açılması için süre verildiğini, bunun üzerine tespit davası açıldığını, belirtmiş oldukları tüm gerekçelerle asıl tespit davası açılmasında hukuki yarar olmasına ve eda davası açılmasında hukuki yarar olmamasına rağmen açmış oldukları davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu bu nedenle ilk derece mahkemesinin kaldırılması talep edilmiştir....

        Mahkemece, davacı yararına kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulü ile teknik bilirkişinin 07.07.2009 tarihli raporuna ekli krokisinde A harfi ile gösterilen 3329,75 m2 yüzölçümlü taşınmazın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu taşınmaz 27.09.1973 tarihinde kesinleşen tapulama çalışmalarında "hiç kimsenin zilyet ve tasarrufunda bulunmayan yerlerden olduğu" gerekçesiyle tespit dışı bırakılmıştır. Davacı, dava dilekçesinde ve yargılama sırasında tutanaklara geçen beyanlarında; 795 nolu parseli ... mirasçılarından satın ve tapusunu devraldığını, satın aldığı taşınmazın sınırlarında bir değişme olmadan kadimden bu yana bu şekilde kullanıldığını, kadastro çalışmaları sırasında yüzölçümünün yanlış tescil edildiğini, bu yüzden taşınmazın yüzölçümünün düzeltilerek vekil edeni adına 795 parsele ilave yolayla tapunun tashihi isteğinde bulunmuştur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün tavzihi-tashihi talebinin reddine dair ek kararın Yargıtayca incelenmesi dahili davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında ... ili, ... ilçesi, ... köyü 106 ada 56 parsel sayılı 11.939 m2 yüzölçümündeki taşınmaz ağaçlık vasfıyla T.Sani t.66 nolu tapu ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenleriyle davalılar adına tespit edilmiştir. Davacı ... Yönetimi, taşınmazın ... sayılan yer olduğu iddiasıyla dava açmış, mahkemece 27/07/2001 tarih ve 2000/17-2001/15 E-K sayılı kararıyla davanın reddine ve dava konusu taşınmazın özel ... niteliğiyle davalılar adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 20....

            Mahkemece, 54 parsel sayılı taşınmazda davacının tapuda "..." şeklinde yazılı soyisminin evlilik öncesi nüfustaki soyismi olduğu, nüfus müdürlüğünün 13.01.2010 tarihli cevabi yazısında da aynı kişi olduğunun belirtildiği ve diğer 122 parsel sayılı taşınmazda ise davacının isminin ... (...) şeklinde yanlış yazıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı idare vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına ve özellikle 54 parsel sayılı taşınmazda tapuda "... kızı ..." şeklinde yazılı ismin davacının evlilik öncesi nüfus kaydına uygun olması nedeniyle bu parsele yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Ancak; 122 parsel sayılı taşınmaz yönünden yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Zira, 54 ve 122 parsel sayılı taşınmazlar 17.01.2006 tarihinde aynı tespit bilirkişileri tarafından senetsizden tespit edilmiştir....

              Somut olayda; isteme konu taşınmaz kayıtlarının sınırlarına baktığımızda dere, derili kariyesi, yol gibi değişken nitelikte ve ayrıca dağ meşe gibi istikamet gösteren sınırları okuduğu görülmektedir. Bu durumda artık davacıların kayda dayanarak kullanımlarında olan arazinin sınırlarına değil kaydın miktarına değer verilmelidir. Mahkemenin öncelikle taşınmazın sınırlarının değişken ve genişletilmeye müsait olduğu hususunu gözetmemesi doğru görülmemiş kararın bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; mesaha tashihi davalarında dikkate alınması gereken yukarıda açıklanan yöntemlerin uygulanmamış olması da usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....

                -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 8.20.-TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 31.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. .......

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davaya konu taşınmazın tapu kayıt maliklerinden ... kızı ... ve ... oğlu ... davalı ... Avcı ve ... ile aynı kişi olup olmadıkları araştırılarak bu husustaki tüm bilgi ve belgelerin (nüfus kaydı, tapuda isim ve baba adı tashihi vs.) ilgilisinden temini ile dosyaya konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 04.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu