WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

. … DAVANIN_KONUSU : Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Birliği tarafından hazırlanıp, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun onayı ile 31/07/2013 tarihinde yürürlüğe giren Türkiye Dışında Yerleşik Kişilerin Türkiye'de Yerleşik Kişilere Yapacakları Finansal Kiralama İşlemlerine Ait Finansal Kiralama Sözleşmelerinin Tesciline İlişkin Genelge'nin 4. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendinde yer alan "noterde düzenlenmiş finansal kiralama tadil sözleşmesi ile noter tasdikli Türkçe tercümesinin bulunması gerekmektedir." düzenlemesi ile Ek-1'in 1. maddesinde yer alan "Noterde düzenleme veya onaylama şeklinde akdedilmiş finansal kiralama sözleşmesi ve noter tasdikli tercümesi" ve Ek-2'nin ''... Noterliğince ... sayı ile düzenlenen'' ibarelerinin iptali istenilmiştir....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin, 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu uyarınca faaliyet gösteren bir tasarruf finansman şirketi olduğunu, şirketin yürütmüş olduğu tasarruf finansman faaliyeti; esasında bir sözleşme kapsamında önceden belirlenmiş koşulların gerçekleşmesi şartıyla konut, çatılı iş yeri veya taşıtın edinimi için faizsiz finansman esaslarına göre belirli bir süre tasarruf edilmesi, müşterilere finansman kullandırılması ve toplanan tasarrufların yönetimini kapsadığını, 6361 sayılı Kanun ile tasarruf finansman şirketleri, bir finansal kuruluş olarak nitelendirilmiş ve tasarruf finansman şirketlerinin kuruluş, çalışma esasları ile tasarruf finansman sözleşmelerine ilişkin usul ve esaslar net bir şekilde belirlendiğini..., bu kapsamda davacının görev yaptığı Tasarruf Finans Uzmanı, müşterilerle birebir irtibatta olan, müşterilerle sözleşme akdeden ve akdedilen sözleşmelerin finansman tutarına göre...

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin, 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu uyarınca faaliyet gösteren bir tasarruf finansman şirketi olduğunu, şirketin yürütmüş olduğu tasarruf finansman faaliyeti; esasında bir sözleşme kapsamında önceden belirlenmiş koşulların gerçekleşmesi şartıyla konut, çatılı iş yeri veya taşıtın edinimi için faizsiz finansman esaslarına göre belirli bir süre tasarruf edilmesi, müşterilere finansman kullandırılması ve toplanan tasarrufların yönetimini kapsadığını, 6361 sayılı Kanun ile tasarruf finansman şirketleri, bir finansal kuruluş olarak nitelendirilmiş ve tasarruf finansman şirketlerinin kuruluş, çalışma esasları ile tasarruf finansman sözleşmelerine ilişkin usul ve esaslar net bir şekilde belirlendiğini..., bu kapsamda davacının görev yaptığı Tasarruf Finans Uzmanı, müşterilerle birebir irtibatta olan, müşterilerle sözleşme akdeden ve akdedilen sözleşmelerin finansman tutarına göre...

    CEVAP Davalı ihale alıcısı banka cevap dilekçesinde, ihale edilen bedelin kıymet takdirinin çok üzerinde olduğu, davacının ihalenin feshi talebine dayanak olarak gösterdiği sebeplerin, İİK açısından ihalenin feshi sebepleri arasında olabilecek bir durum teşkil etmediği, taşınmazın aile konutu olarak kullanıma özgülendiği de davacı beyanlarından anlaşıldığı, buna bağlı olarak taşınmazın KDV'si mesken olarak kullanılan taşınmaz için % 1 KDV uygulanmasının hukuka ve yasaya aykırı olmadığı, davacı tarafın satış şartnamesinin ve satış ilanının usulüne uygun olarak kendilerine usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen bu tebliğlere yasal süresi içerisinde İcra Mahkemesine başvurarak şikayet yoluna gitmedikleri iddiasıyla davanın reddini istemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi,senet iptali, bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; her ne kadar yerel mahkemenin bedel iadesi talebimizin kabulü kararı doğru ise de karar kısmen hukuka aykırı olduğunu, tapunun müvekkili adına tescili talebi kapsamında ipoteğin fekki hususunun değerlendirilmemesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, yerel mahkemenin dava konusu uyuşmazlıkla birebir örtüşen bir başka dava dosyasında tapunun fekki ile takyidatsız olarak tesciline hükmettiğini, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 28/11/2019 tarihli ve 2019/1043 K. Sayılı kararıyla Bakırköy 6....

        Şirketinden .../06/2009 tarihinde taşınmaz satın aldığını, söz konusu taşınmazın eski sahibi olan dava dışı KC firmasının davalıdan kullanmış olduğu kredilerin teminatı olarak taşınmaz üzerine ipotek tesis edilmiş olduğunu, KC firmasının krediden kaynaklanan tüm borcunu ödemesi ve taşınmazın teminat vasfını yitirmesine rağmen davalının taşınmaz üzerindeki ipotekleri kaldırmadığını belirterek taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında özetle; "... şikayet edenin (davacı) ileri sürdüğü ihalenin feshi nedeninin yerinde olmadığı, hakimliğimizce re'sen incelenen hususlarda, ihale tutanağının usulüne uygun tanzim edildiği, ihalenin ilanda belirtilen yer ve saatlerde ihaleye başlandığı ve sonlandığı, kıymet takdiri raporunun iki yıllık geçerlilik süresi içerisinde ihalenin yapıldığı, gerçekleştirilen ihalede taşınmazın ihale bedelinin, muhammen bedelin %50'si ile satış paylaştırma masrafları aştığı, satış kararında belirtildiği şekilde ilanların yapıldığı, , belediye tellalının ihalede hazır bulunduğu ve tellalın tutanakta imzasının bulunduğu ve resen ihalenin feshini gerektirir bir nedene rastlanmadığından, ihalenin feshi şikayetinin reddine, Davacının (şikayet edenin) ihalenin feshi talep edilen taşınmazın ihale bedeli olan 351.500,00 TL'nin %10'u oranında 35.150,00 TL para cezasına mahkum edilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan...

          şekilde kurulmuş bir taşınmaz satış vaadi sözleşmesi bulunmadığını, resmi şekilde yapılmayan gayrimenkul satış sözleşmelerinin geçersiz olduğunu, taraflar arasında hiçbir bağlayıcılıklarının olmadığını, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin de ileride taşınmaz mülkiyetinin tapuda devrini yapmayı taahhüt eden bir ön sözleşme olmadığını, taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinin de resmi senet şeklinde düzenlenmesi, noter huzurunda iki tarafça imzalanması suretiyle geçerlilik olduğunu, sözleşmenin şekil şartı kamu düzeni ile ilgili olup noter tarafından düzenleme şeklinde yapılmasının da yasal bir zorunlu olduğunu, taraflar arasında 11.10.2018 tarihinde yapılan taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin adi yazılı şekilde yapılmış olduğunu, hukuken hiçbir geçerliliğinin olmadığını,6098 sayılı TBK. 82.maddesi şöyledir:“Sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkı, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten başlayarak...

          Davacının faturada gösterilen bedelden fazla olarak ödediği miktar ise kullandığı kredinin faiz ve masrafları olup Kredi maliyet giderinin araç bedeline dahil olduğu söylenemez. 4077 sayılı kanunun 4. maddesinin 2. cümlesinde belirtilen “ bedel iadesi” sözü ile satıma konu malın satış bedeli ifade edilmiştir. Öyle olunca satış bedeli olan 1.497,42 YTL’nin tahsiline karar verilmesi gerekirken mahkemece aksi düşüncelerle yazılı şeklide hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:1.bent gereği davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2.bent gereği kararın davalı yararına BOZULMASINA, 29.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu