Noterliği'nce imzalanan düzenleme şeklinde inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, asıl dava gecikme tazminatı, eksik iş bedeli ve fazla yapılan daireden arsa sahipleri hissesine düşen bölümün değerinin tahsili, birleşen davalar gecikme tazminatı, fazla yapılan daireden düşen bedel, sözleşme dışı imalât bedeli ile tapu iptâli ve tecsil istemlerine ilişkindir....
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, hakem heyetinin seçimine ilişkin iptal sebebine dayanılmadığı, kararın tahkim süresi içerisinde verildiği, geç teslime dayalı kira alacağı istemine konu olan uyuşmazlıkta kira alacağı belirlenmesinin sözleşmeye uygun olmadığı ve mücbir sebep olgularının dikkate alınmadığı yönündeki iddianın sınırlı sayma yöntemi ile iptal sebeplerini düzenleyen HMK’nın 439. maddesi kapsamına uymadığı, hakem kararının kamu düzenine de aykırılık oluşturmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, hakem kararına yönelik iptal davasıdır. Mahkemece, HMK 439. maddesi uyarınca hakem kararının iptaline ilişkin sebeplerin bulunmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık gayrimenkul satış vaadi ve alıcı kredisi temini sözleşmesinden kaynaklanmaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/282 Esas 2009/351 Karar sayılı sözleşmenin feshi davasında alınan rapora göre de, tamamlanma oranının % 80 olarak belirlendiği, bu duruma göre sözleşmenin geriye etkili olarak feshi hususunun kabul edilmesi gerektiği, geriye fesih halinde ise kira tazminatı talebinin mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Taraflar arasında eser sözleşmesinin kendisine özgü bir türü olan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanmıştır. Davacı arsa sahibi sözleşme hükümlerine göre, kendi payına isabet eden bağımsız bölümlerin süresi içinde teslim edilmediğinden bahisle gecikme tazminatı istemiştir. Davacı arsa sahibince daha önce açılan ... .......
. - K A R A R - Dava, yetkili satıcılık sözleşmesinden kaynaklanan cezai şart alacağının tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Davalı, duruşmalara katılmadığı gibi cevap dilekçesi de vermemiştir....
Mahkeme ilk kararında “Dava ve birleşen davanın kısmen kabul, kısmen reddine, 1-Davalı Kurumun eksik işçilik bildiriminden kaynaklı davacı şirket ile birleşen dosyada davacıya 176.041,61 TL asıl, 305.828,43 TL (26/12/2012 tarihi itibarı ile) gecikme zammı olmak üzere ve eksik işçilik bildiriminden kaynaklı kurum alacağına ilişkin ödeme emrinin iptali ile, davacı şirket ile birleşen dosyada davacının eksik işçilik bildiriminden kaynaklı davalı kuruma borcunun 21.510,85 TL prim asıl alacağı ve 37.369,74 TL (26/12/2012 tarihi itibarı ile) gecikme cezası olduğunun tespitine, 2-Davacı şirket ile birleşen dosyada davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine” karar vermiş, bu karar dairemizin 21.12.2020 tarihli ilamıyla “her bir davanın istiklalini muhafaza ettiği gözetilerek, asıl ve birleşen dava için kabul ve ret edilen tutarlar ile yargılama giderleri yönünden infaza elverişli ayrı ayrı karar verilmesi gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı...
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasında yapılan konut satış sözleşmesi kapsamında, davacının davalıya % 18 oranında KDV dahil peşin ödemiş olduğu, ancak 08.09.2016 tarih ve 2016/9153 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile % 18'den % 8'e düşürülmesi sebebiyle oluşan % 10 KDV farkı olan alacağı ile Konutun geç tesliminden kaynaklı olarak sözleşmede belirtilen gecikme tazminatı alacağı istemidir. İlk derece mahkemesince, açılan davanın kabulüne, 10.000,00 TL KDV bedelinin 24/11/2016 tarihinden kalan 25.526,00' TL'nin ıslah tarihi olan 02/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,100,00 TL gecikme cezası bedelinin dava tarihinden kalan 1.996,13 TL'nin ıslah tarihi olan 02/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir....
Perakende Satış A.Ş. arasında 29/03/2017 tarihinde şantiye abone grubu üzerinden ... sözleşme hesap no'lu Perakende Satış Sözleşmesi düzenlendiği, davalı şirket aboneliğin başlangıcında 29/03/2017 tarih ve ... nolu makbuz ile 580,80 TL güvence bedeli yatırdığı, davalının işyerinde 09/11/2018 - 07/12/2018 tarihleri arasında sayacın kaydettiği değerlere göre tahakkuk ettirilen ve davalı tarafça ödenmeyen 2.737,40 TL tutarlı fatura ile 08/12/2018- 28/12/2018 tarihleri arasında sayacın kaydettiği değerlere göre tahakkuk ettirilen 2.816,60 TL (gecikme bedeli hariç 2.583,85 TL) tutarlı fatura kontrol amaçlı olarak hesaplandığı, faturaların taraflar arasındaki sözleşmeye ve EPDK tarifelerine uygun olarak tahakkuk ettirildiği, takibe konu edilen 884,39 TL ve 72,34 TL tutarlı diğer faturalar tüketime dayalı olmadığı ve gecikme zammı faturası olduğu, gecikme zammı hesaplaması faturaların son ödeme tarihinden icra takip tarihine kadar detaylı olarak ayrıca hesaplandığı, bu faturaların mükerrerlik...
Bankası Efektif Satış Kuruna göre ödeme günündeki TL karşılığı gecikme tazminatı ödeyeceği düzenlenmiştir. Sözkonusu maddede gecikme tazminatının hangi tarih itibariyle ödeneceği konusunda kesin bir vade bulunmamaktadır. 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 101. maddesine göre borçlunun temerrüde düşmesi için, alacağın muaccel olması yeterli olmayıp, alacaklının usulüne uygun ihtarı ile temerrüde düşürülmüş ya da alacağın kararlaştırılan kesin vadede ödenmemiş olması gerekir. Somut olayda az yukarıda açıklandığı gibi sözleşmede gecikme tazminatı ile ilgili kesin vade olmadığı gibi davacının ... 2. Noterliğinden keşide ettiği 13.06.2007 tarihli ihtarnamenin tebliğ edildiği 14.06.2007 gününden önce borçluyu temerrüde düşürücü ihtarı da bulunmamaktadır. Öte yandan itirazın iptâli davalarında İcra İflas Kanunu’nun 67/II. maddesi gereğince icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için alacağın likid ve borçlunun itirazında haksız olması gerekir....
K sayılı ilamı emsal alınarak gecikme zamları ve KDV’leri hesaplandığı, davacı şirketin asıl alacağı 24.472,49 TL, Gecikme zammı 7.515,90 TL, Gecikme zammı KDV’si 1.352,86 TL, davacı şirketin icra takip tarihi itibariyle alacağı 33.341,25 TL olduğu ve davacı ... Per. Satış A.Ş.’nin, icra takip tarihi itibariyle, davalı ... Tic. A.Ş.’den 33.341,25 TL talep edebileceği kanaatiyle raporlar alınmıştır. Bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamından, davalı yanın kullanmış olduğu 24.472,49 TL'lik ... bedelinin tamamından sorumlu olduğu anlaşılmış, taleple bağlı kalınarak bu miktar üzerinden davanın kabulü ile davalı tarafından yapılan itirazın iptaline karar verilmiştir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması , borçlunun itirazında haksız olması yasal koşullardandır....
Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının 05/05/2004-28/07/2010 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde çalıştığı, iş sözleşmesinin işverence haklı neden olmadan fesh edildiği, davacının Toplu İş Sözleşmesinden yararlandığı, alacaklarının buna göre belirlendiği, kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin, Toplu İş Sözleşmesinden kaynaklı iş güvencesi tazminatı, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil alacakları olduğu ancak hafta tatili ücreti alacağı olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir. Temyiz: Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir....