Öte yandan asıl davada iş bedeli hesaplanırken eksik ve ayıplar gözetilerek yüklenicinin yapmış olduğu imalat bedeli belirleneceğinden kanıtlanan ödemeler düşüldükten sonra varsa bakiye iş bedeli belirleneceğinden İİK'nın 67/II. maddesinde düzenlenen icra inkâr tazminatı koşulları oluşmadığından icra inkâr tazminatı istemi de reddolunmalıdır. Birleşen dava yönünden ise; davalı-birleşen dosya davacısı iş sahibi imalâtın eksik ve ayıplı yapıldığını ileri sürerek dava açtığına göre, yapılan tespitteki bulgular da gözetilerek eksik ve ayıpların makul sürede ne miktar bedelle mahalli piyasa rayici ile giderilebileceği yönünde ek rapor alınmalı, ayırca sözleşmenin uzaması nedeniyle kira ve aidat ödendiği iddiası üzerinde durulmalı, sözleşme uyarınca yapılacak işlerin süresinin ne olacağı belirlenip, makul sürenin aşılması durumunda varsa davalı-birleşen dosya davacısı iş sahibinin zararı bulunmalıdır. Eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir....
Davacı vekili, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporuna karşı itirazları incelenmeden eksik inceleme ile karar verildiğini, hükme esas alınan raporda davalı şirket ile müvekkil şirket arasındaki cari hesap ilişkisinin sadece kira sözleşmesine dayalı kira faturalarına indirgenerek hesap yapıldığını, oysa ki, taraflar arasında kira sözleşmesinden kaynaklanan kira, ortak alan, elektrik yansıtma, su yansıtma vs. bir çok alacak kalemine ilişkin bir cari hesap ilişkisi bulunduğunu, raporda davalı şirket tarafından yapılan ödemelerin sadece kira faturalarına ilişkin olmayıp bu ödemelerin önceki dönem cari hesap borçlarına kira sözleşmesinden kaynaklanan kira, ortak alan, elektrik yansıtma, su yansıtma vb. fatura borçlarına ilişkin olduğundan alacağın tespitinin taraflar arasında tutulan cari hesap dökümüne göre değerlendirilme yapılması gerektiğini, davalı kiracı tarafından takipten sonra 25/10/2019 tarihinde yapılan 57.098,51 TL miktarlı ödeme Haziran 2019, Temmuz 2019 kira bedeli açıklaması...
tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ve müdahil davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, satın alınan taşınmazın finansmanında kullanılan kredinin, bağlı kredi niteliğinde olduğu iddiasına dayalı, eksik iş bedeli ile kira kaybından kaynaklı zararın tahsili isteğine ilişkindir. 4077 sayılı yasanın 10B maddesi ile 7. maddesi (değişik 3. fıkra 21.02.2007 -5582/23 madde) gereğince ... Finansmanı Sözleşmesinin, bağlı kredi sözleşmesi niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre konunun esası tartışılıp, bankanın sorumlu olacağı miktar varsa bu miktar belirlenmek suretiyle sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Hal böyle olunca, eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bozulması gerekmiştir....
söyleyerek bu parayı tahsil ettiğini, ancak Davacı Müvekkil şirket ile kiralanması görüşülen taşınmazın sahibi dava dışı şirket; ofisin Davalı Şirket tarafından anlatıldığı gibi olmaması ve diğer çeşitli nedenler ile anlaşamayarak kira sözleşmesi imzalamadıklarını bu nedenle dava dışı 3....
Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl, karşı ve birleşen dava eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, asıl dava bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan ilâmsız icra takibine itirazın iptâli ve takibin devamı ile sözleşme dışı işler bedeli ve iş artışı bedeli, karşı dava, yüklenici namına yapılan ödemeler, eksik ve kusurlu işler bedeli ve gecikme tazminatından oluşan iş sahipleri alacağından yüklenicinin hakettiği kabul edilen kısmın mahsubundan sonra kalan kısmın tahsili, birleşen dava ise sonradan tespit edilen eksik işlerin giderim bedelinin tahisili istemlerine ilişkindir....
Buna göre, teslimin yapılması gereken 09/10/2014 tarihinden, 10/12/2016 teslim tarihine kadar istenebilecek kira bedelinin; taraflarca imzalanan satış sözleşmesinde belirtildiği üzere, gayrimenkulün toplam bedelinin %0,3ü oranında hesaplanması ile bilirkişi kurulunca tespit olunan 11.255,00 TL kira bedeli ve 2.789,00 TL tapu harç ve masrafının davacı tarafa ödenmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.’ gerekçesiyle davanin kismen kabulüne karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/2 Esas - 2022/21 ESAS NO : 2022/2 Esas KARAR NO : 2022/21 DAVA : İtirazın İptali (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 03/01/2022 KARAR TARİHİ : 06/01/2022 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 07/01/2022 Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan yargılama sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; 10.03.2021 tarihinde müvekkili şirketle davalı şirket arasında kira sözleşmesi imzalanmış olduğunu, kiralananın ofis/işyeri olarak kullanılmak üzere kiralandığını, sözleşmeden doğan borcun karşılığı olarak, aylık kira bedeli olan 30.000-TL ve depozito tutarı olarak 130.000-TL olmak üzere toplam 160.000-TL'nin müvekkili şirket tarafından davalı şirkete peşin ödendiğini ve karşılığında ödendiğine dair para tahsilat makbuzu (davalı tarafın imza ve kaşesini içeren) alındığını, bahsi geçen kira sözleşmesinin "Genel Şartlar" başlığı altında bulunan "Bir Aylık Kira Bedeli" isimli...
YANIT : Davalı tarafından verilen 01.02.2018 tarihli yanıt dilekçesinde özetle; davanın husumet yönünden reddinin gerektiğini, mahkemenin görevsiz olduğunu, görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olduğunu, davacı tarafın sözleşmenin haksız fesih ile gecikmeye sebebiyet verdiğini, inşaatta ayıplı bir imalatın olmadığını, açılan davanın haksız, mesnetsiz ve hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacılar avukatı tarafından verilen 26.06.2020 tarihli dilekçesi ile davayı ıslah etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi 20.10.2020 tarih ve 2018/295 Esas, 2020/240 Karar sayılı kararında özetle; "...Yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamından; dava gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı eksik işler bedeli ve mahrum kalınan kira bedeli sebebiyle ile uğranılan müspet zararın tespiti ile dava tarihi itibari ile eksik ve ayıplı işlerin bedeli ve kira bedelinin tesbitine ilişkindir....
Dosyada fotokopileri mevcut ilk sayfalarında imza bulunmayan kira sözleşmeleri incelendiğinde; davacıların dayandığı 01/03/2010 tarihli kira sözleşmesinde; kiraya verenin Süleyman Savcu, kiracının T6, kiralananın iş yeri vasfındaki Yeni Sanayi Sitesi, 22. Blok, No:294 adresi olduğu, bir aylık kira bedelinin 7.500,00 TL, yıllık kira bedelinin ise 90.000,00 TL olarak belirlendiği, davalının dayandığı 10/03/2010 tarihli kira sözleşmesinde ise; kiraya verenin Süleyman Savcu, kiracının T6, kiralananın iş yeri vasfındaki Yeni Sanayi Sitesi, 22. Blok, No:294 adresi olduğu, bir yıllık kira bedelinin yıllık 4.000,00 TL olarak belirlendiği anlaşılmıştır. Kiralanan taşınmaza ait tapu kaydının incelenmesinde; taşınmaz dava dışı Süleyman Savcu'ya ait iken, 09/12/2015 tarihinde taşınmazın mülkiyetinin Süleyman Savcu'dan Mehmet Huban'a satış nedeniyle geçtiği, 07/02/2018 tarihinde ise intikal nedeniyle mülkiyetin davacılar T1, T3 T4 T2 adına 1/4'er hisse ile kaydedildiği anlaşılmıştır....
Davacı; dava konusu Bartın ili, Ulus ilçesi, Kaldırım Mahallesi, 242 ada, 304 parselde kayıtlı taşınmazın malikleri ile 26/02/2014 tarihinde davalı arasında "Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi" imzaladıkları, davalı tarafın sözleşmedeki yükümlülüklerini süresinde ve sözleşmeye uygun olarak yerine getirmediğini beyanla, eserin geç tesliminden kaynaklı kira alacağı/ gecikme tazminatı, sözleşmeye uygun olarak yerine getirmediğini beyanla, eksik ve ayıplı iş bedellerinin tahsili ile sözleşmeye ve projeye aykırı olarak fazladan yapılan inşi-imalat bedellerinin tahsili isteminde bulunmuş, davalı; sözleşmeye konu bağımsız bölümlerin tam ve kusursuz olarak zamanında teslim edildiği gerekçesiyle davanın reddi ve yapılan fazla iş nedeniyle mahsup savunmasında bulunmuştur. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verildiği, karara karşı davalı tarafça istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. Bartın 3....