WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, tazminat davasının kabulüne, ecrimisil davasının ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından tazminat davasına ilişkin olarak temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mülkiyet Hakkı, Anayasanın 35. maddesi ve bu maddeye uygun olarak çıkarılan kanunlarla korunduğu gibi, 5170 sayılı Kanun ile değişik Anayasanın 90. maddesi ile kanun hükmünde olduğu kabul edilen, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine Ek 1 Numaralı Protokolün 1. maddesiyle de güvence altına alınmıştır....

    Taraflar arasındaki uyuşmazlık konuları; davacıya ait taşınmazın tapu kaydının iptalinden kaynaklı zarardan davalı Maliye T7'nin sorumlu olup olmadığı, tazminat miktarı ve hesaplama yöntemine ilişkindir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Dava konusu taşınmazın m2 birim bedeli 50,08 TL üzerinden davanın kısmen kabulü ile, 21.801,00 TL maddi tazminatın tapu iptal ve tescil kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı idarenin husumetinin bulunmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını, dava konusu taşınmazın orman olmasına rağmen tarla olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, münavebe ürün seçiminin hatalı olduğunu, kapitalizasyon faiz oranının hatalı olduğunu, objektif değer artışı uygulanmasının hatalı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat istemine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi, tapu sicilinin aleniliği ve tapu siciline güven ilkelerinin yansımasının sonucu olarak, mülkiyet hakkı ya da başkaca bir aynî hak edinen kişinin, bu sicilin tutulması nedeniyle uğradığı zararın tazminine ilişkin olup, buna göre "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur”. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.11.2009 gün ve 2009/4-383 E. - 2009/517 K.; 16.06.2010 gün ve 2010/4-349 E. 2010/318 K sayılı kararlarında da vurgulandığı gibi; tapu işlemleri kadastro tespit işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden işlemler olduğundan ve tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda yapılan hatalardan TMK'nın 1007. maddesi anlamında Devletin sorumlu olduğunun kabulü gerekir....

      Mahkemece kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde kaldığı için değerini yitirmiş tapu kaydı esas alınarak oluşan tapu kayıtlarının hukuki değerinin bulunmadığı, uyuşmazlığın tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanmayıp, hatalı kadastro işlemlerinden kaynaklandığı, bu nedenle Medeni Yasa'nın 1007. maddesindeki tapu kaydının tutulmasından kaynaklanmadığı için 1007. madde hükümlerinin uygulanamayacağı gerekçesiyle davanın REDDİNE karar verilmiş, hüküm davacı şirket ile katılan şirket tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya ve dosya kapsamına göre dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptali nedeniyle, Medeni Yasa'nın 1007. maddesi gereğince açılan tazminata ilişkindir. Medeni Yasa'nın 1007. maddesi gereğince açılan tazminat davalarında davalı sıfatı Hazine'nin olup, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü'nün davalı sıfatı yoktur....

        Tapu işlemleri, kadastro tespiti işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden sıralı işlemler olup tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütündür. Kayıtlarda yapılan hataların tapu sicilinin hatalı oluşmasına neden olması halinde kadastro tespitinde yapılan hatalar da TMK'nın 1007. maddesi anlamında tapu sicili kavramı içindedir. Bir diğer ifadeyle hatalı kadastro tespiti ile oluşan tapu kaydının daha sonra mahkeme kararıyla iptal edilmesi halinde tapu malikinin bu nedenle doğan zararından TMK'nın 1007. maddesi uyarınca devlet sorumludur....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/710 KARAR NO : 2022/666 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ŞEBİNKARAHİSAR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02.07.2021 NUMARASI : 2013/540 ESAS - 2021/146 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Tapu Sicilinin Tutulmasından Kaynaklı) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen nihai karara karşı davalı Hazine temsilcisi tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla, HMK'nın 353.maddesi uyarınca dosya incelendi....

        Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasıdır. İncelenen mahkeme dosyasına, kararın dayandığı gerekçeye, tapu iptal kararının kesinleşmesinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresinde açılan davada, değerlendirme tarihi itibari ile arsa niteliğindeki taşınmaza emsal metodu kullanak değer belirleyen bilirkişi raporu dikkate alınarak hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, davacı vekili duruşmaya katılmadığından lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, HMK'nın 302/5. ve 373. maddeleri uyarınca dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 07/05/2019 günü oy birliğiyle karar verildi....

          -TL bedelle satın aldığını, 100m² pilon yerinin ifrazı yapılırken dava konusu taşınmazın 257 ve 258 sayfalara gittiğini, sehven 257 sayfada 10.939 m² - 100 m² olarak yazılması gerekirken 12.900 m² olarak tapu kaydında kayıtlı olduğunu, taşınmazı tapu kaydına güvenerek satın aldığını, tapu tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devletin sorumlu olacağını MK'nın 12007. maddesinde düzenleme altına alındığını, dava konusu taşınmazı Battal Bayii'nin 12/08/2010 tarihinde Türk Telekomikasyon A.Ş.'den 510.000....

            Davacı vekili, TMK.nun 713/....maddesinde yazılı maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan sebebine dayanarak iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Mülkiyetin aktarılmasına ilişkin iptal ve tescil davalarının kayıt malikleri, onlar ölü ise usulen belirlenecek mirasçılarına karşı açılması gerekir. TMK.nun 713/....maddesine dayalı iptal ve tescil davaları taraf teşkili bakımından özellik arzeden davalardır. Bu tür davalarda da davanın kayıt maliki veya maliklerinin usulen belirlenecek mirasçılarına ve Hazineye karşı açılması gerekir. Görülmekte olan davada ... davalı gösterilmiştir. Tapu kaydından malikin kim olduğunun anlaşılamaması halinde TMK.nun 501.maddesi hükmü uyarınca taşınmazlar Devlete kalacağından Hazinenin bu tür davaların sonucu ile ilgisinin bulunması, ayrıca tapu sicillerinin sağlıklı olarak tutulmasından sorumlu olması nedeniyle Hazineye davanın yöneltilmesi gerekir.Açıklanan nedenlerle davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

              UYAP Entegrasyonu