WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

olduğunu, davacının iş yeri sendika temsilcisi olduğu kabulü ile hüküm kurulması gerektiğini, sendikanın yetkisinin 03/03/2020 tarihinde Yargıtay ilamı ile kesinleşmiş ise de; sendikanın 19/02/2018 tarihinde yetki aldığını ve bu tarihten itibaren yetkili olduğunu, yetki tespiti kararına işverence itiraz edilmiş ise de bu itirazın reddine karar verildiğini, neticeten, öncelikle davacının sendika temsilcisi olduğuna göre ilk karardaki gibi hüküm kurulması, olmadığı takdirde sendikal tazminat miktarının davacının kıdemi dikkate alınarak 1 yıl 1 ay üzerinden hesaplanması ve tespiti gerektiğini, bu nedenlerle usul ve yasaya aykırı olan yerel mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

Gerekçe: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 18. maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorunadır. 6356 sayılı Sendikalar Kanunu'nun "Sendika Özgürlüğünün Güvencesi” başlıklı 25. maddesinin ikinci fıkrasına göre “İşveren, bir sendikaya üye olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayırım yapamaz.” Üçüncü fıkrasına göre, “İşçiler, sendikaya üye olmaları veya olmamaları, iş saatleri dışında veya işverenin rızası ile iş saatleri içinde, işçi sendika veya konfederasyonlarının faaliyetlerine katılmalarından dolayı işten çıkarılamaz.”...

    Maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır. 2821 sayılı Sendikalar Kanunu’nun “sendikaya üye olup olmama hürriyetinin teminatı” başlıklı 31.maddesini üçüncü fıkrasına göre; işveren, bir sendikaya üye olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında işin sevk ve dağıtımında, işçinin mesleki ilerlemesinde, işçinin ücret, ikramiye ve primlerinde, sosyal yardım ve disiplin hükümlerinde ve diğer hususlara ilişkin hükümlerin uygulanması veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayırım yapamaz; beşinci fıkrasına göre; işçiler, sendikaya üye olmaları veya olmamaları, iş saatleri dışında veya işverenin rızası ile iş saatleri içinde, işçi sendika veya konfederasyonlarının faaliyetlerine...

      rızası ile iş saatleri içinde, işçi sendika veya konfederasyonlarının faaliyetlerine katılmalarından dolayı işten çıkarılamaz."...

        Sendika tüzüğünün 17. maddesinin “n” bendinde ise, sendika organlarında görev alan yöneticilere verilecek ücretler ile ödenecek yolluk ve hizmet ödeneğinin tespit edilmesi konusu, genel kurulun görev ve yetkileri arasında sayılmıştır. Sendika tüzüğünün 53/a maddesine göre de, profesyonel sendika yöneticilerine ödenecek ücret ve sosyal yardım ile tazminatlar genel kurulca tespit edilecektir. Sendika ile sendika yöneticileri arasındaki ilişkinin kural olarak vekalet ilişkisi olduğu kabul edilmelidir. Ücret, vekalet sözleşmesinin zorunlu unsuru değildir. Buradan hareketle sendikalarda profesyonel sendika yöneticisi ve amatör sendika yöneticisi olmak üzere iki tip yöneticinin söz konusu olduğunu söylemek gerekir. Sendika yöneticilerine verilecek ücretler ile sağlanacak diğer menfaatleri belirleme yetkisi ise münhasıran genel kuruldadır. Öte yandan, kural olarak ücret, çalışma karşılığıdır....

          Hal böyle olunca eldeki dosyada da dinlenen davacı tanıklarının açık beyanlarından işyerinde sendika üyesi işçiler üzerinde baskı yapıldığı ve Dairemizce 2015/25890, 25891 ve 36411 E sayılı dosyalarda davacı ile aynı tarihte iş akdi feshedilen sendika genel sekreteri ..... ve işyeri sendika temsilcisi .... .... ve sendikanın genel denetleme kurulu başkanı .... hakkında yerel mahkemenin sendikal tazminat talebinin reddine dair kararının bozularak ortadan kaldırıldığı ve sendikal tazminata hükmedildiği, davacıların sendika kurucusu, genel sekreteri, denetleme kurulu başkanı ve işyeri baştemsilcisi olmaları ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında davacı temyizi yerinde olup davalı işveren tarafından yapılan feshin haklı ve geçerli nedene dayanmadığı, yukarıda belirtilen mevcut delil durumu gözetildiğinde feshin sendikal nedenlerle yapıldığı anlaşılmakla mahkemece sendikal nedenin ispatlanmadığı gerekçe gösterilerek işe iade kararı verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir....

            Sendikal nedenle farklı muameleye maruz kalan işçi, sendikal ayrımcılık nedeniyle uğradığı ve sendikal tazminat tutarını aşan bir maddi zararı var ise bunun ödenmesini isteyebileceği gibi, koşullarının varlığı halinde manevi tazminat da talep edebilir. Bkz. Yarg. 9HD, 09.04.1996, 38298/7481, www.kazancı.com, (e.t. 25.07.2018): “Davacı sendika üyesi olması nedeniyle birkaç arkadaşı ile birlikte haksız işleme tabi tutulduğunu, sendikal nedenle böyle bir işleme tabi tutulduğu için sözleşmeyi feshetmek zorunda kaldığını bildirerek, sendikal tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece iş sözleşmesinin işçi tarafından haklı nedenle feshedildiği düşüncesiyle sendikal tazminat isteği red edilmiş ise de, sendikal tazminat talebinin kabulü için feshin davacı tarafından feshedilmeme koşulu aranmış değildir. 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31. maddesi açıkça, sendikaya üye olup olmama bakımından işçiler arasında bir ayrım yapılması kabul etmemiş ve bunu da son fıkrasında yaptırıma bağlamıştır....

            Sendikal nedenle farklı muameleye maruz kalan işçi, sendikal ayrımcılık nedeniyle uğradığı ve sendikal tazminat tutarını aşan bir maddi zararı var ise bunun ödenmesini isteyebileceği gibi, koşullarının varlığı halinde manevi tazminat da talep edebilir. Bkz. Yarg. 9HD, 09.04.1996, 38298/7481, www.kazancı.com, (e.t. 25.07.2018): “Davacı sendika üyesi olması nedeniyle birkaç arkadaşı ile birlikte haksız işleme tabi tutulduğunu, sendikal nedenle böyle bir işleme tabi tutulduğu için sözleşmeyi feshetmek zorunda kaldığını bildirerek, sendikal tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece iş sözleşmesinin işçi tarafından haklı nedenle feshedildiği düşüncesiyle sendikal tazminat isteği red edilmiş ise de, sendikal tazminat talebinin kabulü için feshin davacı tarafından feshedilmeme koşulu aranmış değildir. 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31. maddesi açıkça, sendikaya üye olup olmama bakımından işçiler arasında bir ayrım yapılması kabul etmemiş ve bunu da son fıkrasında yaptırıma bağlamıştır....

            Sendikal nedenle farklı muameleye maruz kalan işçi, sendikal ayrımcılık nedeniyle uğradığı ve sendikal tazminat tutarını aşan bir maddi zararı var ise bunun ödenmesini isteyebileceği gibi, koşullarının varlığı halinde manevi tazminat da talep edebilir. Bkz. Yarg. 9HD, 09.04.1996, 38298/7481, www.kazancı.com, (e.t. 25.07.2018): “Davacı sendika üyesi olması nedeniyle birkaç arkadaşı ile birlikte haksız işleme tabi tutulduğunu, sendikal nedenle böyle bir işleme tabi tutulduğu için sözleşmeyi feshetmek zorunda kaldığını bildirerek, sendikal tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece iş sözleşmesinin işçi tarafından haklı nedenle feshedildiği düşüncesiyle sendikal tazminat isteği red edilmiş ise de, sendikal tazminat talebinin kabulü için feshin davacı tarafından feshedilmeme koşulu aranmış değildir. 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31. maddesi açıkça, sendikaya üye olup olmama bakımından işçiler arasında bir ayrım yapılması kabul etmemiş ve bunu da son fıkrasında yaptırıma bağlamıştır....

            Sendikal nedenle farklı muameleye maruz kalan işçi, sendikal ayrımcılık nedeniyle uğradığı ve sendikal tazminat tutarını aşan bir maddi zararı var ise bunun ödenmesini isteyebileceği gibi, koşullarının varlığı halinde manevi tazminat da talep edebilir. Bkz. Yarg. 9HD, 09.04.1996, 38298/7481, www.kazancı.com, (e.t. 25.07.2018): “Davacı sendika üyesi olması nedeniyle birkaç arkadaşı ile birlikte haksız işleme tabi tutulduğunu, sendikal nedenle böyle bir işleme tabi tutulduğu için sözleşmeyi feshetmek zorunda kaldığını bildirerek, sendikal tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece iş sözleşmesinin işçi tarafından haklı nedenle feshedildiği düşüncesiyle sendikal tazminat isteği red edilmiş ise de, sendikal tazminat talebinin kabulü için feshin davacı tarafından feshedilmeme koşulu aranmış değildir. 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31. maddesi açıkça, sendikaya üye olup olmama bakımından işçiler arasında bir ayrım yapılması kabul etmemiş ve bunu da son fıkrasında yaptırıma bağlamıştır....

            UYAP Entegrasyonu