Sendikal tazminat 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25'inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. Sözü edilen maddenin ikinci fıkrasında ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamayacağı kuralı getirilmiştir. İşverenin, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25'inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca iş sözleşmesini sendikal nedenlerle feshetmesi halinde işçi, 4857 sayılı Kanunun 18, 20 ve 21 inci madde hükümlerine göre dava açma hakkına sahiptir....
Sendikal tazminat 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25'inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. Sözü edilen maddenin ikinci fıkrasında ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamayacağı kuralı getirilmiştir. İşverenin, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25'inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca iş sözleşmesini sendikal nedenlerle feshetmesi halinde işçi, 4857 sayılı Kanunun 18, 20 ve 21 inci madde hükümlerine göre dava açma hakkına sahiptir....
Sendikal tazminat 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25'inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. Sözü edilen maddenin ikinci fıkrasında ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamayacağı kuralı getirilmiştir. İşverenin, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25'inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca iş sözleşmesini sendikal nedenlerle feshetmesi halinde işçi, 4857 sayılı Kanunun 18, 20 ve 21 inci madde hükümlerine göre dava açma hakkına sahiptir....
sana zam yok” dendiğini, davalı işverenin hem İş Kanununun 5. maddesinde düzenlenen eşit davranma ilkesini hem de Sendikalar Kanununun 25. maddesinde düzenlenen sendika özgürlüğü güvencesi ilkesini ihlal ederek davacıya sendikalı olması nedeniyle ayrımcılık yaptığını, davacının sadece ayrımcılığa maruz kalmayıp aynı zamanda bu koşullar altında ağır mobing yaşadığını, bir yandan işini kaybetme korkusu yaşarken diğer yandan aldığı ücretin azlığı nedeniyle hayatını idame ettirmekte zorlandığını, ruh ve beden sağlığının işyerindeki bu gerilim nedeniyle sarsıldığını, sendika üyesi olması nedeniyle işveren yetkililerince hor görüldüğünü, işten atılma tehditleri aldığını, nedenlerle davacının sendika üyesi olması nedeniyle uğradığı ayrımcılıktan dolayı maddi ve yaşamakta olduğu mobing nedeniyle manevi tazminat talep etme zorunluluğu doğduğunu iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davacının uğradığı sendikal ayrımcılık nedeniyle 100,00 TL maddi tazminat ve mobing nedeniyle 10.000,00...
’ne toplu işçi çıkarımı yapılacağının 11/04/2018 tarihinde bildirildiği, davacının toplu işten çıkarma kapsamında sözleşmesinin feshedildiği, davalı firma ile dava dışı sendika arasında 01/06/2018 – 31/12/2020 tarihleri arasında geçerli olmak üzere toplu iş sözleşmesi imza edildiği, davalı tarafça dosyaya ibraz edilen ve sendika tarafından davalıya hitaben yazılmış sendika üyelik aidatlarına ilişkin 23/07/2018 tarihli yazı ekindeki listeye göre de davalı işyerinde 545 sendika üyesi çalışan olduğu, sendika üyeliklerinin 2017 yılı Ekim ayı ikinci yarısından itibaren başladığı tespit edilmiştir....
Davalı vekili, davacının iş akdinin performans yetersizliğine dayalı olarak feshedildiğini ve davacının sendika üyesi olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ''sendika üyesi olan 78 işçiden 47'sinin üye oldukları ay içerisinde sendika üyeliğinden istifa etmesinin ve sendika üyesi olmayan işçilerin bile üyelikten istifa etmelerinin, işçilerin işverence işsiz kalmakla tehdit edildiklerini gösterdiğini, bilirkişi ek raporunda sendika üyesi olmadığı halde sendika üyeliğinden istifa edenlerden hiç bahsedilmemişse de işçilerin durup dururken üye olmadıkları bir sendikadan istifa etme gereği duymalarının beklenemeyeceğini, istifaların işverenin yaptığı konuşmanın tüm işçiler üzerinde işsiz kalma korkusu yaratmasından kaynaklandığını, personel hareketleri tablosu incelendiğinde işten ayrılan ve nakil işlemi yapılmayan işçilerin, sendika üyeliği bulunan işçiler olduklarını, sendikalı işçilerin peyderpey işyerinden temizlendiğini gösterdiğini, T3 devrolan işçiler arasında da devam eden sendikal örgütlenme faaliyeti nedeniyle sendikaya üye olan işçiler olduğunu, bu işçileri de tespit eden işverenin sendikal baskı...
tazminat kararı verildiğini, belirsiz alacak niteliğindeki fazlaya ilişkin istem ve dava hakkını saklı tutarak dava tarihinden itibaren yasal faizi ile 100,00 TL ihbar tazminatının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile, 8.000,00 TL sendika tazminat olmak üzere toplam 8.100,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
işten çıkış kodunun 15 (toplu işçi çıkarma) olarak beyan edildiği, davalı firma ile dava dışı sendika arasında 01/06/2018 – 31/12/2020 tarihleri arasında geçerli olmak üzere toplu iş sözleşmesi imza edildiği, davalı tarafça dosyaya ibraz edilen ve sendika tarafından davalıya hitaben yazılmış sendika üyelik aidatlarına ilişkin 23/07/2018 tarihli yazı ekindeki listeye göre de davalı işyerinde 545 sendika üyesi çalışan olduğu, sendika üyeliklerinin 2017 yılı Ekim ayı ikinci yarısından itibaren başladığı tespit edilmiştir....
Md. 18 uyarınca ihbar ve kıdem tazminatı ödenerek geçerli sebeple 08.01.2018 tarihinde fesih edildiğini, şirketinin herhangi bir sendika üyeliğine ya da örgütlenmesine karşı olması mümkün olmadığı, davacının dilekçesinde yer verdiği şirketin sendika karşıtı gösterir beyanları tamamen kurmacadan ibaret olduğu, davacının talep ettiği 3 yılık ücreti tutarındaki sendikal tazminat miktarı fahiş olup, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı lehine sendikal tazminat hükmedilecek olsa bile Yargıtay kararları doğrultusunda bu tazminat miktarının davacının 1 yıllık ücreti tutarında olması gerektiğini beyanla, davanın reddini savunmuştur....