Mahkemece alınan bilirkişi raporundan takip tarihi itibariyle davacıların davalıya takibe konu miktardan daha fazla borçlu olduklarının anlaşıldığı, bu nedenle menfi tespit isteminin yerinde olmadığı, ancak takipten sonraki ödemelerle kredi borcunun kapatıldığı, menfi tespit davasının konusuz kaldığı, davacı şahıslar açısından alınan ihtiyati haciz kararı nedeniyle uygulanmış haciz bulunmadığı, davacı şirket yönünden ise 195.674.08.-TL.borca karşılık 400.000.-TL.lik ihtiyati haciz kararı alındığı, bu durumun davacı şirketi esas borcundan yüksek miktarda haciz uygulanması tehdidi ile karşı karşıya bırakarak mağduriyetine sebebiyet verdiği ve ticari itibarını sarsacağı gerekçesiyle menfi tespit istemi yönünden konusu kalmayan dava nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, davacı şirket yönünden manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 1.500....
Davacının maddi tazminat talebi hakkında açıklama istenmiş, maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı harçlandırılması için kesin süre verilmiş, manevi tazminat talepleri muhtıra tebliğine rağmen harçlandırılmamış, davacı taraf sadece maddi tazminat taleplerini harçlandırmıştır. Manevi tazminat talepli davalar bu dosyadan tefrik edilerek mahkememizin .../... esasına kaydedilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ve birleşen manevi tazminat davasının usule ilişkin bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne ve birleşen davanın ise kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili , davalı ... vekili ve birleşen davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
HÜKÜM: Gerekçede açıklandığı üzere; 1-Davanın müspet zarar, menfi zarar ve manevi tazminat istemleri yönünden ayrı ayrı reddine, 2-Menfi ve müspet zarar davasında alınması gerekli 80,70-TL. karar ve ilam harcının peşin harç + tamamlama harcı toplamı 2.065,88-TL'den mahsubu ile geriye kalan 1.985,18-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, 3-Menfi ve müspet zarar davasında davalı taraf vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 14.545,92-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, 4-Manevi tazminat davasında alınması gerekli 80,70-TL. karar ve ilam harcının davacıdan alınıp maliyeye gelir kaydına, 5-Manevi tazminat davasında davalı taraf vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, 6-Davacı tarafından yatırılan gider avanslarından geriye kalanın karar kesinleştiğinde davacıya...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacı tarafından fatura ve çekin sahte çıktığı iddiasıyla davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine karşı açılmış menfi tespit ve haksız ihtiyati haciz nedeniyle manevi tazminat davasıdır....
Mahkemece; alınan bilirkişi raporu gereğince maddi ve manevi tazminat istemlerinin kabulüne karar verilmiştir. Dava dosyasının incelenmesinde; davacıların bilirkişi raporunda hesap edilen miktara göre maddi tazminat talebini 29/05/2015 tarihinde ıslah ettikleri ve davalı tarafından ıslaha karşı süresinde zamanaşımı defi'nde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı BK.’nun 60. maddesi gereği, haksız fiil nedeniyle tazminat talebiyle açılacak davada zamanaşımı, zarara ve failine ıttıla tarihinden itibaren 1 yıl ve her halde fiilin vukuundan itibaren 10 yıllık süreye tabidir. Eylemin aynı zamanda suç oluşturması durumunda uzamış (ceza) zamanaşımı uygulanacaktır. Davaya esas eylem suç niteliğinde değildir. Davacının açtığı menfi tespit davası kabulle sonuçlanmış ve karar Yargıtayca onanarak 27/04/2012 tarihinde kesinleşmiştir....
ün bu bonolardan dolayı davalıya borçlu olmadıkları sonucuna varıldığı, manevi tazminat istenebilmesi için şartların oluşmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dava, dört adet bonoya dayalı menfi tespit ve davacılar yararına manevi tazminat isteminden ibarettir. Ancak taraflarca, dört adet bono ile ilgili verilen hüküm temyize getirilmiştir. Davacılar vekili, dört adet bonodan, iki adedinin takip konusu yapıldığını, iki adedinin takip konusu yapılmadığını belirterek menfi tespit talebinde bulunmuştur. Ancak dava dosyasından ve yargılama aşamasında verilen dilekçelerden, gerekçeli kararda takip konusu yapılmadığı belirtilen iki adet bononun da takibe konulduğu anlaşılmaktadır....
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilerek, davalı tarafından dava dışı .... kişi olan...9.773,... TL olduğu ancak davalının takibinde herhangi bir ayrım yapmaksızın 75.000 TL talep ettiği ve bu miktardan borçlu olmadığının tespitinin istendiği, talep edilen miktar içerisinde “Manevi tazminat” isteminin de olduğu davalı tarafından verilen 09.01.2015 tarihli dilekçesi ile beyan edildiği halde, mahkeme tarafından manevi tazminata ilişkin hiçbir araştırma yapılmaksızın, bir başka deyişle manevi tazminat gerekip gerekmediği gerekiyor ise miktarının ne olacağı konuları üzerinde gerekli inceleme yapılması gerekirken talep edilen manevi tazminat yönünden de davanın reddine karar verilmesi şeklinde hüküm tesisi doğru olmamıştır....
*Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi 07/10/2019 tarihli raporunda; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından yapılan incelemede; inceleme konusu senetlerdeki basit tersimli borçlu imzaları ile Turgay Orhan ve Tunay Orhan'ın mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediği" mütala edilmiştir. GEREKÇE: Dava, menfi tespit, istirdat ve haksız ihtiyati haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
ın mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediği" mütala edilmiştir. GEREKÇE: Dava, menfi tespit, istirdat ve haksız ihtiyati haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesi tarafından, "...bonolarda yer alan davacı adına atılı imzaların davacının eli ürünü olmadığının İstanbul Adli Tıp Kurumu'nca yapılan inceleme sonucu tespit edilmiş olması nedeniyle davanın kabulü ile;-Davacının İstanbul ...İcra Müdürlüğünün ......