Dosyada bulunan kanıt ve belgelere göre; davacının; kamulaştırılan taşınmazın mülkiyetini davalı idareye tapuda ferağ vermek suretiyle devrettiği ve bu suretle kamulaştırmanın kesinleştiği dikkate alındığında kesinleşmiş bir kamulaştırmadan tek taraflı olarak vazgeçilmesi mümkün olmadığı gibi, kamulaştırma kesinleşmemiş olsa dahi; Kamulaştırma Kanununun 21.maddesinde idarenin; kamulaştırma kesinleşinceye kadar, kamulaştırmanın her safhasında kamulaştırma kararı veren ve onaylayan merciin kararı ile tek taraflı olarak kısmen ve tamamen vazgeçmesinin mümkün olduğunun düzenlendiği, dosyada mevcut vazgeçmeye ilişkin 14.08.2014 tarih ve 95 sayılı Belediye Encümen kararında, onaylayan makamın bulunmadığı gözetildiğinde, Kamulaştırma Kanununun 21.maddesine uygun bir kamulaştırmadan vazgeçmeden de söz edilemeyeceğinden davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Davalı vekilinin temyiz istemine gelince; 1-Dosyada bulunan 14.12.2018 tarihli Belediye Başkanlığı yazısında dava konusu 479 ada 5 (ifraz sonrası 479 ada 16) parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan 194,62 m2 bölümünde imar planına göre yapılaşma izni verilemeyeceği belirtildiğinden, kamulaştırmadan arta kalan bu kısmın da bedelinin ödenmesi ile tapusunun iptali ve idare adına tesciline karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması, 2-Yukarıda sözü edilen Belediye Başkanlığı yazısında 479 ada 4 (ifraz sonrası 479 ada 14) parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan 341,37 m2 bölümünde belirli şartlar sağlandığında yapılaşma izni verilebileceği belirtildiğinden, taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan bu bölümünün değer düşüklüğü bedeline hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir....
Kamulaştırma Kanununun 21. maddesi hükmü uyarınca idarenin kamulaştırma ile ilgili davalar kesinleşinceye kadar kamulaştırmadan vazgeçebileceği, vazgeçmeye dair bir karar bulunmadığı ya da mahkemeye ibraz edilmediği sürece dava dilekçesindeki talep ve ibraz edilen kamu yararı kararı dikkate alınarak davaya devam edilip esas hakkında bir karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, kamulaştırmadan vazgeçildiğine ilişkin kararın ibrazı için süre verilmesi ve yazılı gerekçeyle davanın reddi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 30.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Her ne kadar davacı tarafından süresi içerisinde açılmış bir bedel arttırım davası varsa da, bu dava sırasında davacı idare kamulaştırmadan vazgeçtiğine dair Tapu müdürlüğüne yazı göndermiş ve bu yazı üzerine tapu kaydındaki kamulaştırma şerhi terkin edilmiş, bunun sonunda kamulaştırmadan vazgeçme nedeni ile davacı malik açmış olduğu bedel arttırım davasını takip etmeyerek davanın açılmamış sayılmasına neden olmuştur....
Dosyada bulunan delil ve belgelerden, davacı idare tarafından kamulaştırmadan vazgeçildiği iddia edilmektedir. Kamulaştırma Kanununun 21. maddesine göre idare, kamulaştırma işlemi idari ve adli yönden kesinleşinceye kadar kamulaştırmanın her safhasında kamulaştırma kararını veren ve onayan yetkili mercinin kararı ile kamulaştırmadan tek taraflı olarak vazgeçebilir. Bu durumda kamulaştırmadan vazgeçme nedeni ile gerekli karar verilmek üzere hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 17/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmanın kesinleşmesinden sonra, idarenin kamulaştırmadan vazgeçmesine dayalı geri alım ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı ... vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, kamulaştırmanın kesinleşmesinden sonra, idarenin kamulaştırmadan vazgeçmesine dayalı geri alım ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... Belediyesi vekilince temyiz edilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre, usulüne uygun kamulaştırma sonucu dava konusu taşınmazın 1994 yılında davalı ......
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1- Davadan önce usulüne uygun kamulaştırma işlemi yapıldığını,dosyada tebligata ve anlaşma tutanağına ilişkin mevcut evraklara göre davanın hak düşürücü süreden reddi gerektiğini, anlaşmazlık tutanağının araştırılması gerektiğini, 2- Kamulaştırma bedelinin T3'a ödendiğini, 3- Ayrıca kamulaştırmadan 30 yıl geçtikten sonra davacı tarafın kamulaştırmadan habersiz olduğunu iddia etmesinin kötüniyet şüphesini arttırdığını, ve iyiniyetle bağdaşmadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR : Dava konusu taşınmaza kamulaştırılmasız el atılıp,atılmadığı,el atılmışsa tazminat miktarına ilişkindir. BELGE VE DELİLLER : Davalı tarafça sunulan kamulaştırma belgeleri ,tapu kaydı, resmi kurumlara yazılan müzekkerelere verilen cevabi yazılar, yapılan keşif ve sonrasında alınan bilirkişi raporu....
Dosyada bulunan delil ve belgelerden, davacı idare tarafından kamulaştırmadan vazgeçildiği iddia edilmektedir. Kamulaştırma Kanununun 21. maddesine göre idare, kamulaştırma işlemi idari ve adli yönden kesinleşinceye kadar kamulaştırmanın her safhasında kamulaştırma kararını veren ve onayan yetkili mercinin kararı ile kamulaştırmadan tek taraflı olarak vazgeçebilir. Bu durumda kamulaştırmadan vazgeçme nedeni ile gerekli karar verilmek üzere hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, davacı idareden peşin alınan harçların istenildiğinde iadesine, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 03/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan kısmında yüzölçümü, geometrik durumu dikkate alındığında ve davalılar vekilinin de arta kalan alanda en az %50 oranında değer kaybı uygulanmasına ilişkin beyanı da gözönünde tutulduğunda, bu kısımda değer azalışı olacağı muhakkak olup bu hususta bilirkişi kurulundan ek rapor alınmadan karar verilmesi yerinde görülmemiştir....
Dava konusu taşınmaz davalı idarece kamulaştırılmış olup, 31.12.2003 tarihinde kamulaştırma bedeli kesinleşmeden, bu kamulaştırmadan vazgeçilmiştir. Kamulaştırma Kanununun 21. maddesine göre idare, kamulaştırma işlemi idari ve adli yönden kesinleşinceye kadar her safhasında kamulaştırma kararını veren ve onaylayan yetkili merciin kararı ile tek taraflı olarak kamulaştırmadan vazgeçebilir. Bu nedenle davacıların davasının kabulüyle dava konusu taşınmazın idare adına olan tapu kaydının iptali ve davacılar adına tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; Davalı-karşı davacı ... adına çekişmesiz bedeli karşı davanın açılış tarihi olan 09.03.2011 tarihinden sonra 04.11.2011 günü bankaya bloke edildiğinden, bu davanın açılmasına davacıların neden olduğu nazara alınarak, davacı ......