Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

fotoğraflarını izinsiz kullanan ve müvekkilinin ürününü haksız şekilde kötüleyerek haksız rekabete yol açan davalı firmanın yol açtığı, haksız rekabetin men’i ile HMK m.107 uyarınca toplanacak delillerden sonra arttırmak ve fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000-TL’lik maddi tazminatın, ticari faizi ile birlikte davalı firmadan alınarak müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    (turhost)) gelen yazı cevapları lehe olmasına rağmen bilirkişi raporlarında bu kurumlardan gelen yazıların dikkate alınmamış ve İlk Derece Mahkemesince de hüküm tesis edilirken öz önünde bulundurulmadığını, Rekabet yasağı, için tarafların ayrıca ve açıkça sözleşmeyle kararlaştırması gerektiğini, taraflar arasında böyle bir sözleşme olmadığını, Mahkemece şayet TTK 55 uyarınca böyle bir hüküm tesis etmiş olsa dahi; TBK 397 kapsamında yukarıda ayrıntılı olarak açıklamış olduğumuz üzere, davalıya emanet edilen bir malzeme söz konusu olmadığından haksız rekabete dayalı olarak hükmedilen tazminat bedelinin bu sebepten dolayı da hukuka aykırı olacağını, beyanla, ilk derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. GEREKÇE : Dava, haksız rekabetin tespiti ve men'i ile maddi ve manevi tazminat davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, davalının iddia olunan eylemlerinin haksız rekabet teşkil edip etmediği noktasındadır....

    rekabete dayalı olarak hükmedilen tazminat bedelinin bu sebepten dolayı da hukuka aykırı olacağını, beyanla, ilk derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir....

      uzun yıllarda elde ettikleri kendi tecrübe, bilgi ve birikimleri, ticari sırları ve müşteri portföylerini taşımalarının rekabet yasağına aykırılık ve haksız rekabete dair hükümlere aykırılık teşkil ettiğinden şirketin zarara uğranıldığını, bu nedenle de uğranılan bu zararların tüm davalılardan tahsili ile şirkete ödenmesini talep etmişlerdir....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, haksız rekabete dayalı tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlık davalıların eylemlerinin haksız rekabet teşkil edip etmediği noktasında toplanmaktdır. 2. İlgili Hukuk 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı Kanun) 54 ila 63 üncü maddeleri ve 396 ncı maddesi 3.Değerlendirme İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporuna davacı tarafça ciddi itirazlar ileri sürülmüş, İlk Derece Mahkemesince bu itirazları karşılar bir bilirkişi raporu alınmadığı gibi karar yerinde de bu itirazlar değerlendirilmeden davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde rapora vaki itirazlarını yinelemiş; ancak Bölge Adliye Mahkemesince bu itirazlar karşılanmaksızın bilirkişi raporunun hükme ve denetime elverişli olduğundan bahisle istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir....

        rekabete yol açtığının tespitine, haksız rekabetin önlenmesine, davalı şirketin ana sözleşmesinin konu ve amaçları arasında yer alan 1136 SK m.35'e aykırı olan tüm ibarelerin ana sözleşmeden çıkarılmasına, davalıların avukatlık tekeline aykırı olan reklam ve yayınlarının yasaklanmasını ve çeşitli internet sitelerine erişimin engellenmesine veya haksız rekabete yol açmayacak şekilde düzeltilmesine ve bu bu hükmün gazetede ilan edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Maddesi ile, haksız rekabete ilişkin bu kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır. 55. Maddesinin 4. fıkrasında ise, iyi niyetle bağdaşmayan, haksız rekabete ilişkin eylemlere örnek olarak, başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak gösterilmiş ve haksız rekabet halleri hüküm altına alınmıştır. 6102 Sayılı TTK'nın 50. Maddesi ile, usulen tescil ve ilan edilmiş olan ticaret unvanını kullanma hakkının sadece sahibine ait olduğu ve yine aynı kanunun 52....

            TTK'nin 54/1 maddesi hükmü, haksız rekabete ilişkin düzenlemelerin amacının bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanması olduğunu belirtmektedir. Aynı maddenin 2. fıkrası ise, rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamaların haksız ve hukuka aykırı olmasını haksız rekabetin oluşması için koşul olarak aramaktadır. Haksız rekabetten söz edebilmek için eylemi gerçekleştirenin kusuru aranmadığı gibi, haksız rekabetin varlığı için zarar oluşması da gerekmemektedir. Yine haksız rekabetin oluşabilmesi için herhangi bir rekabet ilişkisinin varlığı da aranmamaktadır. TTK'nin 54/2 maddesinde haksız rekabetin oluşmasının koşulu olarak aranan, haksız rekabete neden olabilecek dürüstlük kuralına aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar TTK'nin 55. maddesinde örnekleme yoluyla sayılmıştır....

              Modern haksız rekabet hukuku temelde rekabete dayalı ekonomik düzeni korumayı amaçladığından, haksız rekabetten söz edilebilmesi için fail ile mağdur arasında rekabet ilişkisinin bulunması şart değildir(ARKAN, Sabih, age, s.306, AYHAN, Rıza, ÇAĞLAR, Hayrettin, ÖZDAMAR, Mehmet, age, 234). Dolayısıyla uğraş alanları farklı olan tacirler arasında da haksız rekabet oluşabilir. Nitekim Kanunun gerekçesinde belirtildiği gibi haksız rekabet hükümleri "hukuka uygun/saf/dürüst" ve "bozulmamış" rekabeti tüm katılanların menfaatine olacak şekilde sağlar. Bu bağlamda haksız rekabet hükümlerinin amacını bildiren TTK m.54/1’de ki “Haksız rekabete ilişkin aşağıdaki hükümlerin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır.”...

                Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalının davacı şirkete ait markalı tüpleri piyasadan toplamak sureti ile kullanılmaz hale getirmiş olduğu, bu tüplerin davacı şirket tarafından dönüşümü yapılamadığı için davacı şirketin abone ve kar kaybına uğrama ihtimali bulunduğu, davalının eyleminin haksız rekabete neden olduğu, davacının manevi tazminat isteyebileceği, markaya tecavüzün ise bulunmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, haksız rekabetin tespiti ile tecavüzün menine, markaya tecavüz bulunmadığından marka hakkında açılan davanın reddine, tüplerin toplatılması ve tüplerin imha edilmesi suretiyle haksız rekabetin menine, hükmün ilanına, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu