Böyle bir irtifak hakkı yoksa, zarar gören malik taşmayı öğrendiği tarihten başlayarak onbeş gün içinde itiraz etmediği, aynı zamanda durum ve koşullar da haklı gösterdiği takdirde, taşkın yapıyı iyi niyetle yapan kimse, uygun bir bedel karşılığında taşan kısım için bir irtifak hakkı kurulmasını veya bu kısmın bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin kendisine devredilmesini isteyebilir. Görüldüğü üzere taşkın yapının korunmasındaki bireysel ve kamusal yarar nedeniyle, Medeni Kanunun 684, 718, 722. maddelerinde kabul edilen "üst toprağa bağlıdır “ kuralına ayrıcalık getirilmiş, taşkın yapı malikinin komşu taşınmazda inşaat veya irtifak hakkı gibi ayni bir hakkının bulunması halinde taşan kısım, taşılan taşınmazın değil, anayapının bulunduğu taşınmazın tamamlayıcı parçası (mütemmim cüz’ü) sayılmış, tecavüz edilen kısım üzerinde yapı maliki yararına irtifak hakkı tanınmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu dava konusu 12187 parsel sayılı taşınmaza komşu parsel malikleri olan davalıların taşkın inşaat yapmak suretiyle müdahalede bulunduklarını ileri sürerek, elatmanın önlenmesine, taşkın yapının yıkımı ile ecrimisile, yıkımın mümkün olmaması durumunda taşkın kısmın bedelinin tazminine karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, taşkın binanın kadastral parsele yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne; müdahalenin önlenmesine, taşkın kısmın yıkımına ve ecrimisile karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
Asıl davada, 81 parsel sayılı taşınmazın maliki olan davalı ve karşı davacının yapmış olduğu taşkın inşaat sebebiyle 82 parsel üzerinde olası yapılacak yapının küçüleceği yapılmış olduğu iddia edilerek fazla haklar saklı tutularak 80 milyar lira tazminat isteminde bulunulmuştur. Dosyada mevcut duruma göre davacının henüz gerçekleşmiş bir zararı yoktur. Muhtemel bir zarar nedeniyle açılan davanın da dinlenme olanağı yoktur. Davacı, 82 parsel sayılı taşınmaz maliki ancak Türk Medeni Kanununun 724. maddesinden yararlanılarak taşkın yapıya ait taşınmaz bölümünün malzeme maliki davalı ve karşı davacıya geçirilmesi koşuluyla bu yere ilişkin bedel talebinde bulunabilir. Davada, böyle bir istek ileri sürülmediğine, davalı ve karşı davacı da çaplı taşınmaza kötüniyetli olarak taşkın inşaat yaptığına göre tarafların karar düzeltme istemleri yerinde değildir....
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 355. maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava, taşkın inşaat nedeniyle elatmanın önlenmesi, kal, ecrimisil ve tazminat talebine ilişkindir....
Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK'nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar TMK'nın 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,YIKIM Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, paydaşı oldukları 36734 ada 1 parsel sayılı taşınmaza, davalıların taşkın inşaat yapmak suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinde bulunmuşlardır. Davalılar, taşkın olduğu iddia edilen balkonu bu haliyle yıllardır kullandıklarını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, taşkınlığın keşfen sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalıların temyiz itirazı yerinde değildir....
Davacının sübjektif ve aşırı duyarlılığı ile değil, objektif her normal insanın duyarlılığına göre elatmaya katlanıp katlanamayacağı araştırılmalı; sonuçta katlanılabilir, hoşgörü sınırlarını aşan bir zarar veya elatmanın varlığı tespit edildiği takdirde mülkiyet hakkının taşkın olarak kullanıldığı sonucuna varılmalıdır. Davanın kabulüne karar verilebilmesi için, elatmanın mülkiyet hakkının aşırı ve taşkın kullanılması niteliği taşıması gerekir. Elatma objektif ölçütlere göre hoşgörü ve tahammül sınırları içerisinde kalmakta ise elatmanın önlenmesine karar verilemez. Başka bir anlatımla, taşkın kullanma yoksa hakimin olaya müdahalesi gerekmeyeceğinden davanın reddi gerekir. Taşkın kullanma belirlendiği takdirde elatmanın tamamen ortadan kaldırılması veya tahammül sınırları içerisine çekilebilmesi için ne gibi önlemlerin alınması gerektiği bilirkişiler aracılığı ile tespit edilerek, tarafların yarar ve çıkar dengeleri de gözetilerek bunların en uygununa karar verilmelidir....
Köyü çalışma alanında bulunan, 103 ada 82 parsel sayılı 738,23 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı karşı davacı.... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı-karşı davalı ..... maliki bulunduğu 103 ada 81 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün eksik belirlendiği, eksik bölümün dava konusu 103 ada 82 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kaldığı iddiası ile tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde iyi niyetle yaptığı taşkın inşaat bölümü hakında temliken tescil istemleri ile dava açmıştır. Davalı-karşı davacı ..... maliki bulunduğu 103 ada 82 parsel sayılı taşınmaza davacı karşı davalı tarafından yapılan müdahalenin önlenmesi ve taşkın yapının yıkılması istemiyle dava açmıştır....
Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK’nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar TMK’nın 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir....
(Objektif koşul) c)Üçüncü koşul ise taşkın inşaat yapanın, taşınmaz malikine bu bedeli ödemesidir. d)Yukarıda değinilen üç koşulun yanısıra, mahkemece iptal ve tescile karar verilebilmesi için taşkın yapının zeminindeki arazi parçasının ana taşınmazdan ifrazının da mümkün olması gereklidir....