Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ye ihbarına, ispatlanamayan, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddini ve %20'den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılamada; "Fazlaya ilişkin ihtiyati haciz talebinin REDDİNE,..." şeklinde karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin çalışma dönemine ait karşı taraftan bir kısım maaş alacakları bulunduğunu, iş bu davaya konu icra takibinde alacak miktarının 56.203,00 Amerikan Doları olduğunu, bu alacağın hala teminata muhtaç olduğunu, İstanbul 17....

haksız ve kötü niyetli olarak fiili hacizler gerçekleştirildiğini, davalı tarafından kötü niyetli ve haksız olarak gerçekleştirilen fiili haciz işlemleri kapsamında müvekkili şirketin itibarının zedelendiğini ve müvekkili şirketin manevi zarara uğratıldığını, bu doğrultuda, müvekkil şirketin 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun ("TBK") 49 ve devamı maddeleri uyarınca ticari itibarının zedelenmesi sebebi ile oluşan manevi zararının tazmin edilmesi gerektiğini, davalının müvekkili şirkete karşı gerçekleştirmiş ve müvekkili şirketin kiracısına karşı gerçekleştirmeye çalışmış olduğu haksız haciz işlemleri dolayısıyla 50.0000 TL tutarındaki manevi tazminat talebinin kabulü ile, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Davacı tarafça istinaf başvuru dilekçesine karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, manevi tazminat istemine ilişkin olup, talep ihtiyati haciz talebinin kabulüne dair ara karara yapılan itirazın kısmen kabulüne yönelik ara karara karşı yapılan istinaf başvurusuna ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesinde, "(1) İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir." düzenlemesi mevcuttur....

    Sadece kusur durumu ve tazminat miktarı çekişmelidir. Davacıların zararının olabileceği kuvvetle muhtemeldir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın kesin olarak ispatlanması gerekli olmayıp, alacağın varlığı hususunda mahkemede kanaat uyandıracak kadar bir ispat yeterlidir. (yaklaşık ispat kuralı) Eldeki davada yaklaşık ispat şartı gerçekleşmiş olduğundan ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuş ve davacılar vekilinin manevi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin reddi kararına yönelik istinaf sebepleri yerinde görülmüştür....

    İcra Müdürlüğü'nün 2019/22480 E sayılı dosyasında alacaklı vekilinin talebi ile gönderilen 1. haciz ihbarnamesine, 19/06/2019 tarihinde, 2. haciz ihbarnamesine 16/03/2020 tarihinde dosya borçlusunun tüm şubeler nezdinde herhangi bir hak ve alacağı olmadığının bildirilmesine rağmen 3. haciz ihbarnamesi gönderilmesi üzerine, durumun icra dosyasına bildirilerek 3. haciz ihbarnamesinin iptali talep edilmesine rağmen, icra müdürlüğünce talep hakkında karar verilmeyerek 3. haciz ihbarnamesi gereğince menfi tespit davası açma süresinin hitamına sebep olunduğu ve haciz tehdidi altında olunduğundan, icra dosyasından kaynaklı üçüncü haciz ihbarnamesinden doğacak her türlü icrai işlemin durdurulması, gönderilen 3. haciz ihbarnamesinin iptali ve 3. haciz ihbarnamesinden dolayı 97.596,98 TL borçlu bulunulmadığının tespitine ilişkindir....

    Tazminat isteğine yönelik olarak yapılan temyize gelince : 1.) İİK.nun 89. maddesi uyarınca haciz ihbarnamesi çıkaran davacının, borçlusu Yapı Mekan İnşaat Proje Müşavir Ltd. Şirketinin, 3. şahıs şirketteki alacağının varlığını aynı yasanın 68. maddesindeki belgelerle ispat etmesi zorunluluğu ve icra mahkemesinin sadece yalan beyana dayalı olarak istenen tazminatın tayin, tespit ve takdiri yönünden genel hükümlere uymak zorunda bulunduğunun anlaşılması karşısında, sınırlı yetkili mahkemede genel mahkemeler gibi duruşma yapılıp her türlü delil toplanarak ihtilaflı olan bu alacağın varlığının tesbitine yasal olanak bulunmadığı gözetilmeden yazılı biçimde davalıların 13.347.448.008 TL. tazminat ödemeye hükmolunmaları, 2.) İİK.nun 89/4. maddesinde yer verilmediği gözetilmeden, davalılar aleyhine 5.339.200.000 TL. icra inkar tazminatına karar verilmesi, 3.)...

      Bu durumda manevi tazminat istemine ilişkin ihtiyati haciz istemi, açıklanan ölçülere göre hakimin takdir edeceği miktara ilişkin olduğundan ihtiyati haczin kabulü için gerekli yasal koşullardan olan belirli veya belirlenebilir bir miktarın mevcut olması koşulunu sağlamadığından manevi tazminat istemlerine ilişkin olarak talep edilen ihtiyati haciz isteminin reddine... Şeklinde karar verildiği görülmüştür....

        Alacak konusu olay hakkında ceza mahkemesi mahkumiyet kararı bulunması nedeniyle İİK 259/2 maddesi kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmiş olmasında da usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir. 6100 Sayılı HMK'nun 341/1. fıkrasına göre; İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları,karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları,karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Yukarıdaki düzenlemeler bir arada incelendiğinde ihtiyati hacizde teminat alınmasına ilişkin karara karşı herhangi bir kanun yolu gösterilmemiştir. Bu yasal düzenleme itibarıyla İDM'nce teminat konusunda verilen karara karşı istinaf kanun yolu bulunmadığından bu yöndeki itiraz dikkate alınmamıştır....

        Karara karşı davacı vekili, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenlerle işbu ara kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.Geçici hukuki korumalara ilişkin istinaf yoluna başvurulabilecek kararlar, HMK'nın 341/1-b maddesinde "İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar" olarak belirlenmiştir....

          (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2017/(7)9- 1796 Esas 2021/607 Karar sayılı ilamı) HMK’nın 341/1- b maddesinde ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar bakımından istinaf kanun yoluna başvurulabileceği düzenlenmiş olup tarafların gıyabında ara karar ile tedbir talebi kabul edilmekle söz konusu karara karşı kararı veren mahkemeye HMK’nın 394. maddesine itiraz yolu açıktır....

          UYAP Entegrasyonu