Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2009/62 Talimat sayılı dosyasında 04.02.2009 günü borçluya ait sanığın da ikamet ettiği evde haciz işlemi nedeniyle icra müdürlüğü görevlileri tarafından resmi belge düzenlenmesi sırasında sanığın kendisini ... olarak tanıtıp bu isim ve kimlik bilgileriyle icra kefili olarak tutanağı imzaladığı iddiasıyla resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan açılan kamu davasında; sanığın aşamalardaki savunmasında yalan beyanda bulunmadığını belirtip suçlamayı kabul etmemesi karşısında, sanığın savunmasında belirttiği gelini ... ve hacze iştirak eden icra memuru dışındaki diğer kişilerin tespiti ile tanık olarak dinlenilmelerinden sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı gerekçelerle hüküm kurulması, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca...

    Eldeki davada istem, manevi tazminat isteğini içerdiğinden bir miktar para alacağına yönelik olup; geçici hukuki koruma tedbirinin de ihtiyati haciz olarak nitelendirilmesi gerekirken, ilk derece mahkemesince istemin ihtiyati tedbir olarak nitelendirilmesi hukuka aykırı olmuştur. Keza, 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati hacize karar verebilmek için bir alacağın varlığı ve bu alacağın muaccel olup olmadığı önem taşımaktadır.Keza, aynı 258/1.maddesinde; alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur, başka bir anlatımla alacağın yaklaşık ispat kurallarına göre, ispatına ilişkin delil ve belgelerinin sunulması gerekir....

    İcra Hukuk Mahkemesinin 2012/501 esas sayılı dosyasında şikayetin reddine karar verilmiş olması dolayısı ile hukuk mahkemesinde dava konusu edilmiş olması da nazara alınarak usulsüz olarak tebliğ edildiği ileri sürülen 1. haciz ihbarnamesine itiraz edememesi nedeniyle zarara uğramasının mümkün olmadığı; kaldı ki bir zarar olduğu iddiasında olan şikayetçi yanın 89/1 ihbarına ilişkin tebliğ usulsüzlüğünü öğrenme tarihinden itibaren yasal sürede buna ilişkin şikayetini icra mahkemesine yapmayarak buna kendi kusuru ile sebebiyet verdiği kanaatine varılmakla, suçun unsurları itibari oluşmadığı gerekçesiyle beraat kararı verilmiş ise de; katılan aleyhine Kadıköy 6....

      Bu durumda, şikayetçi bankanın 89. madde uyarınca gönderilen haciz ihbarnamelerine karşı, takip borçlusunun kendisinden olan alacağı üzerinde rehin hakkı bulunduğuna dair beyanı, haciz ihbarına yapılan itiraz niteliğinde olmakla, haciz ihbarnamesinin sonuç doğurabilmesi için İİK'nun 89. maddesindeki prosedürün tamamlanması gerekmekte olup anılan maddedeki prosedür tamamlanmadan, itiraza rağmen ikinci ve üçüncü haciz ihbarnameleri gönderilerek borcun üçüncü kişinin zimmetinde sayılması ve aleyhinde haciz istenmesi mümkün değildir. O halde, mahkemece İİK'nun 89. maddesindeki prosedür tamamlanmadığı gerekçesi ile alacaklının şikayetinin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve yazılı gerekçe ile kabulü isabetsizdir. SONUÇ : Davalı 3. kişi ......

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1184 KARAR NO : 2021/359 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KÖRFEZ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (İCRA HUKUK) TARİHİ : 24/06/2020 NUMARASI : 2019/231 ESAS 2020/97 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Haciz İhbarına Karşı Yalan Beyanda Bulunma Nedeniyle) KARAR : Yukarıdaki esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının incelenmesi için istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya içeriğindeki tüm bilgi ve belgeler okunup, tetkik edilip heyetçe yapılan müzakerede, 6100  sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı incelenerek  aynı kanunun 353. maddesi gereğince  duruşma yapılmaksızın yapılan inceleme sonunda gereği görüşülüp düşünüldü: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ...

        İş sayılı ve 29.08.2012 tarihli ihtiyati haciz kararının incelenmesinde; “..... tarafından tekne makine sigorta bedelinin ödenmesi halinde 501.890,00 TL ve ferilerini karşılayacak miktarın üzerine ihtiyati haciz konulmasına” karar verildiği görülmüştür. Bu hali ile ihtiyati haciz kararı sınırlı olup, alacaklılar, yalnız .... tarafından, tekne makine sigorta bedelinin ödenmesi halinde 501.890,00 TL ve ferilerini karşılayacak miktarın üzerine ihtiyati haciz koyabilirler. Bunun dışında borçlunun diğer taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerde buluna hak ve alacakları üzerine haciz konulamaz. Öte yandan, İİK'nun 89. maddesi uyarınca birinci haciz ihbarına itiraz edilmemesi halinde, üçüncü kişiye 2. haciz ihbarı gönderilmesi, buna da yasal sürede itiraz edilmemesi durumunda borç, 3. kişinin zimmetinde sayılacağından, adı geçene 3. haciz ihbarı gönderilerek, zimmetinde sayılan parayı icra dosyasına ödemesi istenir....

          Şti. aleyhine 557.380,48-Euro tutarında ihtiyati haciz kararı verilerek, karşı tarafın üzerine kayıtlı gayrimenkul ve menkulleri (motorlu taşıt,tekne,banka hesapları) üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini...." beyanla, mahkeme kararı istinaf kanun yoluna getirilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Talep, işyeri sigorta poliçesine dayalı olarak yangın nedeniyle ödenen tazminatın rücuen tahsiline dair ihtiyati tedbir/ihtiyati haciz istemine ilişkindir. Mahkemece; yukarıda yazılı gerekçelerle her iki istemin de reddine karar verildiği, karara karşı ihtiyati tedbir/haciz talep eden vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 05/08/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 04/11/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava; iftira ve yalan tanıklık eylemleri nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili; davalıların müvekkiline yönelik iftira ve yalan tanıklık eylemleri nedeni ile ......

              İcra Müdürlüğünün 2008/4097 sayılı dosyası üzerinden muvazaalı ilamsız takip başlattığı, borçlu ...’in adresi olarak da boş bir adres göstererek ödeme emrini bu adreste borçlunun işçisi olduğu bildirilen ... ’e tebliğ ettirdiği ve akabinde de icra takibinin kesinleşmesi üzerine, Türkiye Halk Bankası Anonim Şirketi Ataköy 5.Kısım Şubesine haciz ihbarnamesi gönderilmesini sağlayarak, ...’in hesabında bulunan paraların icra dosyasına aktarılmasına çalıştığı, sanığın bu surette nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçlarını işlediği iddia olunan somut olayda, Sanık hakkında dosya kapsamından nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçunun yanında ayrıca özel belgede sahtecilik suçunun da oluşmasına karşın mahkemece resmi belgenin düzenlenilmesinde yalan beyan suçundan ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılamıştır....

                Ayrıca, davalının yalan tanıklık yaptığı iddia olunan ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/227 E. ve 2015/425 K. sayılı dosyasında; beyanlarının bilgi ve görgüsüne dayalı olduğu gibi hakkında yalan tanıklık yapma suçundan verilen bir mahkumiyet kararı da bulunmamaktadır. Bu haliyle eylemin sübuta ermediği anlaşılmaktadır. Mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, istemin tümden reddi gerekirken, davalının manevi tazminat ile sorumlu tutulmuş olması doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 07/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu