Zira, bu iddia ve gerekçeler yasal dayanağı olmayan davayı kabul edilebilir hale getirmediği gibi, açılacak alacak ve tazminat davaları ile birlikte İİK’nun 264/1 maddesine göre istenecek ve mahkemece kabul edilecek ihtiyati haciz kararı ile yukarda ileri sürülen muhtemel tehlikede ortadan kaldırılabilir. Her şeye rağmen İİK’nun 277 ve devamı maddelerindeki koşullar aranmadan açılan hukuki işlemlerin (tasarrufların) iptali ile ilgili davaların kabul edilmesinin bir sakıncası da; Alacak veya tazminat alacaklısı olduğu iddiasında olan davacının açmış olduğu asıl alacak veya tazminat davasını kaybetmesi, borçlu olduğu iddia edilen davalının aciz içinde olmaması, iptale konu mal ve hak haricinde alacağı karşılayacak alacak miktarından çok daha fazla mal veya hakkının bulunması halinde, iptale konu mal veya haklarla ilgili borçlu sayılan davalı ile 3. kişinin tasarruf haklarının kısıtlanması sonucu zarara uğrayacak olmalarıdır. Bu zararı kim karşılayacaktır?...
Dosya kapsamına göre yukarıda özetlenen dava dilekçesinde belirtilen safahata göre söz konusu trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat talepli alacak için davacı tarafından açılan ve yukarıda dava dilekçesinde özetlenen sürece bağlı olarak sonuçta ----- Esas sayılı sayılı dosyası üzerinden işlem gördüğü belirlenmiştir....
İş Mahkemesi'nin 2013/1083 Esas ve 2014/1012 sayılı ilamına dayanılarak ilamlı icra takibi başlatıldığını, dayanak ilamda alacak kalemleri ve bu alacak kalemlerine hangi tarihten itibaren ne kadar faiz işletileceği açıkça belirlenmiş olmasına rağmen takibin ilama uygun olmadığını belirterek icra emrinin iptalini talep etmiştir. Alacaklı vekili, takibin manevi tazminat yönünden kesinleştiğini ve tahsil olunduğunu, kararın maddi tazminat yönünden bozulduğunu ve bozma sonrası verilen karara uygun olarak 08/09/2014 tarihli icra emrinin düzenlendiğini faiz hesaplamasının ilama uygun olduğunu açıklayarak şikayetin reddini istemiştir....
Ltd şti ile davalı ...Ltd Şti kendisini vekaletnameli vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/4 ve 12/2 maddesine göre hesap edilen 1.800 TL nisbi avukatlık ücretinin davacı ...'dan alınıp Davalı ... Ltd şti, davalı ... Ltd şti ile davalı ... Ltd Şti .ne verilmesine, D-Davacılar ..., ... ve ... tarafından gerek birleşen dava dosyasına konu gerek asıl dava dosyasına konu manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine Asıl dava belirsiz alacak davası olarak açıldığından ve miktar belirtilmediğinden ve Birleşen davada miktar belirtildiğinden Davalı ... Ltd şti, davalı... Ltd şti ile davalı ...Ltd Şti kendisini vekaletnameli vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/4 ve 12/2 maddesine göre hesap edilen 1.800 TL nisbi avukatlık ücretinin davacı ...'dan alınıp Davalı ... Ltd şti, davalı... Ltd şti ile davalı ......
Borçlu, menfi tespit ve istirdat davası açarsa yahut alacaklı genel mahkemede dava açarsa, hükmolunan tazminatın tahsili dava sonuna kadar tehir olunur ve dava lehine sonuçlanan taraf için, daha önce hükmedilmiş olan tazminat kalkar" düzenlemesine yer verilmiştir. Yukarıda anılan yasal düzenlemeler gereği, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, takip borçlusunun borca itirazının İcra Mahkemesi tarafından incelenmesi neticesinde, takip alacaklısı aleyhine hükmolunan kötüniyet tazminatının tahsili, takip alacaklısının genel mahkemelerde alacak davası açması halinde bu dava sonuna kadar duracak, alacak davasının alacaklı lehine sonuçlanması halinde de bu tazminat kalkacak ve alacaklı kötüniyet tazminatı ödemekten kurtulacaktır. Bu anlamda, takip alacaklısı aleyhine İcra Mahkemesi tarafından hükmedilen kötüniyet tazminatının akıbeti, genel mahkemelerde alacaklının açtığı alacak davasının sonucuna göre belirlenecektir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/55 Esas KARAR NO : 2021/494 DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat) DAVA TARİHİ : 28/01/2020 KARAR TARİHİ : 09/07/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/07/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA : Davacı vekili, davacı tarafından konut sigorta poliçesi ile sigortalanan konutun davalının sorumluluğundaki şebeke hattına bağlı borunun patlaması nedeniyle zarar gördüğünü, hasar bedeli olan 5.000,00 TL'nin davalıdan tahsili için başlatılan icra takibine davalının itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP : Davalı vekili, sorumluluğun konut sahibinde oluğunu savunarak savunarak davanın reddini istemiştir. GEREKÇE : Dava, sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/54 Esas KARAR NO : 2021/493 DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat) DAVA TARİHİ : 28/01/2020 KARAR TARİHİ : 09/07/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/07/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA : Davacı vekili, davacı tarafından iş yeri sigorta poliçesi ile sigortalanan iş yerinin davalının sorumluluğundaki şebeke hattına bağlı borunun patlaması nedeniyle zarar gördüğünü, hasar bedeli olan 80.425,00 TL'nin davalıdan tahsili için başlatılan icra takibine davalının itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP : Davalı vekili, sorumluluğun sigortalı iş yeri sahibinde oluğunu savunarak savunarak davanın reddini istemiştir. GEREKÇE : Dava, sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. ......
Somut olayda; davacı birinci kademede tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde ikinci kademede tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkemece, tapu iptali ve tescil talebi kabul edilmediği için tazminat isteminin incelenmesi gerekir. Dava dilekçesinde dava değeri 1.000 TL olarak belirtilmiştir. Mahkemece, 26.02.2014 tarihli 4. celsede 1.372.000,00 TL üzerinden 23.434,00 TL nisbi harç yatırması için 2 haftalık kesin süre verilmiştir. Harcın süresinde yatırılmaması üzerine mahkemece, 30.04.2014 tarihli 5. celsede, alacak davasının 12.03.2014 tarihi itibariyle işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. 3 aylık yasal süre içinde yenilenmeyen alacak davasının, 12.06.2014 itibariyle açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Davacı vekili, 29.01.2014 tarihli duruşmada, tazminat isteminin hangi alacaklardan oluştuğunu açıklamış ise de; usulüne uygun bir ıslah talebi bulunmamaktadır. Bu nedenle, tazminat istemi yönünden dava dilekçesinde belirtilen 1.000,00 TL esas alınmalıdır....
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, 6100 sayılı HMK'nın 107. maddesinin "Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmenin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkansız olduğu hallerde alacaklı hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir ...." hükmünü haiz olduğu, davanın manevi tazminat istemine ilişkin olduğu, davacıların davanın açıldığı tarihte manevi tazminat alacağı miktarını kendilerinin belirleyebileceği ve davanın açıldığı tarihte alacağın miktarı ya da değerinin tam ve kesin olarak belirleyebilme imkanının bulunduğu, manevi tazminat isteminin manevi tazminatın bölünemezliği kuralına aykırı bir biçimde kısmı veya belirsiz alacak davası olarak açılamayacağı, davacının dava dilekçesinde davayı belirsiz alacak davası olarak açtığı ancak davanın belirsiz alacak davasının şartlarını taşımadığı, bu durumda HMK'nın 114/1-h maddesi gereğince davacının hukuki yararının bulunmadığı...
İstinaf Sebepleri 1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; maddi tazminat kalemlerinden olan bakıcı gideri talebinin reddedildiğini, kararın hukuka aykırı olduğunu, dava dilekçesinde istenen 1000 TL maddi tazminat olduğundan, bakıcı gideri de maddi tazminat alacağı olduğundan alacak kalemlerinin 02.10.2017 tarihinde dilekçe ile Mahkemeye açıklandığından ve ayrıca ıslah dilekçesi ile de ıslah edilerek harcı ödendiğinden maddi tazminat alacak kalemlerinden olan bakıcı gideri tazminatının kabulüne karar verilmesi gerekirken reddinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, bakıcı gideri yönünden düzelterek onama kararı verilmesini talep ettiklerini, dava dilekçesinde 1000 TL maddi tazminat ve 30.000 TL manevi tazminatın tahsili talep edilmişse de dosyada bulunan 02.10.2017 tarihli beyan dilekçesinde de belirttikleri üzere 1000 TL maddi tazminatın 500 TL bakıcı gideri ve 500 TL de iş gücü kaybı tazminatından oluştuğunu bildirdikleri alacak kalemlerinin açıklanması niteliğindeki dilekçeye göre alacak...