WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/06/2021 NUMARASI : 2021/281 ESAS - 2021/643 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle Tazmina KARAR : İstinaf incelemesine konu dava, kamulaştırmasız el atma nedeni ile tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesi tarafından davanın kısmen kabulüne dair karar verilmiş ve davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olmakla, yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Tarafların İddia Ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Mardin İli, Midyat İlçesi, Kayalıpınar Köyünde yer alan 122 ada, 27 parsel sayılı taşınmaz üzerinden davalı kurumca hiçbir bedel ödemeksizin pilon dikilmesi ve yüksek gerilim hattı geçirilmek suretiyle taşınmaza el atıldığı, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulüne, el atılan bölüm karşılığında şimdilik 50 TL'nin davalıdan alınarak müvekkile verilmesine, el atma tarihinden itibaren tazminat miktarına...

-TL lik teminat limiti dahilinde maddi, manevi zarardan doğan sorumluluğu üstlendiğini, müvekkilinin hamileliği boyunca kadın doğum uzmanı tarafından takip edildiğini, doktorun genel olarak tıbbi kötü uygulanması sonucu down sendromu hamilelikte teşhis edilememiş ve çocuğun down sendromlu olarak doğduğunu, down sendromlu sakatlığın giderilmesi veya hamileliğin sonlandırılması ihtimallerinden yoksun bırakıldığını, down sendromunun hayat boyu devam eden bir iş görmezlik hali olduğunu, beyanla çocuk için iş göremezlik ve bakıcı gideri olarak 1.000,00-TL, 50.000,00-TL manevi tazmina, anne ve babanın her biri için 50.000,00-TL manevi tazminatın tahsilini talep etmiştir. CEVAP : Davalı ... vekili cevap dilekçesi ile özetle; doktor ...'...

    ın daimi maluliyetinin bulunmadığı bunedenle talebinin reddine, geçicici iş gücü kaybı yöünden ise 1.864,39 TL zararın meydana geldiği ve tazmina hak kazandığı kabul edilmiştir. Davacı ... yönünden 9.936,72 TL geçici iş gücü kaybı ve 233.552,90 TL daimi iş gücü kaybı zararının meydana geldiğnin kabulü ile fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Dava öncesi davalının temerrüdü tespit edilemediğinden 21/08/2015 dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmiştir....

      Dolayısıyla tazmina konu taşınmazın iptal kararının kesinleştiği tarihteki niteliği ve değeri doğru bir yöntemle belirlenmemiştir. Ayrıca 22.04.1998 tarihinde “2942 sayılı Kanunun 7. maddesine göre şerh” açıklamasının yazıldığı halde, mahkemece taşınmazın kısmen veya tamamen kamulaştırılıp kamulaştırılmadığı, kamulaştırma bedelinin ödenip ödenmediği yönünde araştırma yapılmadan hüküm kurulmuştur....

        Dosya aktüer bilirkişi Serhat SEVİNÇ'e tevdi edilmiş olup, bilirkişi tarafından düzenlenen 17/03/2023 tarihli raporda özetle; 2023 yılı güncel asgari ücret verilerine ve TRH 2010- Progresif rant (%10 arttırım ve %10 eksiltim) yöntemine göre yapılan hesaplama sonucunda davacı Zeki ÖGKE'nin; geçici iş göremezlikten kaynaklanan tazminat tutarının - 13.373,12TL olduğu, (ZMSS policesi tedavi giderleri klozundan karşılanmalı), sürekli işgücü kaybından kaynaklanan toplam tazmina tutarının 1.483.260,19 TL olduğu, davalı sigorta şirketinden ZMSS poliçesi ölüm ve sakatlanma klozundan talep edebileği bakiye tazminat tutarının 267.038,00 TL olduğu, geçici bakıcı gideri yönünden talepte bulunulmadığından talepte bağlılık ilkesi gereğince hesaplama yapılmadığı, olay tarihinde (2017 Yılı) itibariyle ZMSS poliçesi ölüm-sakatlanma (klozu) ve tedavi giderleri klozu teminat limit tutarının 330.000,00'er TL olduğu, Mahkeme tarafından tazminata hükmedilmesi durumunda davacı tarafın; sigorta şirketinin kısmi...

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/03/2020 NUMARASI : 2019/19 ESAS, 2020/207 KARAR DAVA KONUSU : Tazmina KARAR : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, davacı müvekkilinin eski kiracısı olduğunu, birbirlerini bu sebeple tanıdıklarını, davacı ile davalı arasında 31/10/2016 tarihinde Emek Mahallesi Hamdullah Suphi Caddesinde tartışma çıktığını, kavgaya dönen tartışma sırasında davalının müvekkilini alınan kesin doktor raporunda görüleceği üzere basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde kasten yaraladığını, müvekkiline hitaben tehdit ve sinkaflı küfür ettiğini, müvekkilinin aracının camına taş atarak mala zarar verme suçunu işlediğini, müvekkilinin zararını tanzim etmediğini, müvekkilinin olay nedeniyle 450TL'ye aracının camını tamir ettirmek zorunda kaldığını, tartışma yüzünden tarafların birbirinden şikayetçi olduklarını, yapılan yargılama sonucunda iki tarafın da sanık sıfatıyla cezalandırıldıklarını, ancak cezaların miktarları ve niteliklerine bakıldığında...

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/01/2021 NUMARASI : 2016/46 2021/23 DAVA KONUSU : Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle Tazmina KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesinin kararına karşı davacılar vekili ile davalı T12 vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize tevzi edilmiş olmakla dosya incelendi: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN TALEP VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle;Kahramanmaraş ili, Elbistan ilçesi, Kümbet mahallesi Ebecik mevkii, 180 ada, 41 parsel sayılı, 21.300,00 m²'iik taşınmazın tamamının malikleri olduğunu, taşınmazın imar durumunu dilekçe ekinde sunduklarını, taşınmazın büyük bir kısmının imar planı'nda park ve yol olarak kamu hizmetine ayrıldığını, yolların bir kısmı açılarak asfalt döküldüğünü, kamu hizmetine, park olarak tahsis edilen yerlerin bir kısmının otopark, park vb. şekillerde kullanılmakta olup bir kısmı üzerinde ise bu güne kadar tahsis amacına uygun bir düzenleme yapılmadığını...

          -TL bedelle diğer davalı Kasım Naşal'a devrettiğini, davalının asıl borçlu firmanın piyasaya çok yüksek miktarlarda borçlandığı sırada malvarlığını çok düşük bedellerle devretmesinin alacaklılardan mal kaçırma kastı ile bulunduğunun ve bu satışların gerçek satışlar olmadığının açık göstergesi olduğunu tüm bu nedenlerle tasarrufun iptaline, ve tarafların adava konusu taşınmazlar üzerinde İİK 283 gereği cebri icra yolu ile satış yapma hakkı tanınmasına dava konusu taşınmazları devralan diğer davalıların taşınmazları başka şahıslara devretmesi veya devretmiş olması halinde İİK 283/2 gereği elinden çıkarmış olduğu dava konusu taşınmazların yerine geçen değerleri nispetinde nakden tazmina mahkum edilmesine yasanın tasarrufun iptaline tabi gördüğü diğer kişilere devredilmiş olması halinde ise 3. Kişilerin davaya dahil edilmesi haklarının saklı tutulmasına netice itibari ile davanın kabulüne ve tasarrufların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/15 KARAR NO : 2022/1376 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KEPSUT ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ TARİHİ : 08/07/2020 NUMARASI : 2016/47- 2020/50 DAVA KONUSU : Tazmina KARAR : Kepsut Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi'nin yukarıda esas ve karar numarası yazılı kararına karşı taraflarca istinaf yoluna başvurulduğundan dosya incelendi. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı Kurum vekili dava dilekçesinde özetle; Davalıya ait iş yerinde çalışan Kurum sigortalısı İsmail Şafak'ın 28/02/2015 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu sürekli iş göremezliğe uğraması üzerine sigortalıya sürekli iş göremezlik geliri bağlandığını, iş kazasının meydana gelmesinde davalının kusurlu olduğunu ileri sürerek bağlanan gelirin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

          Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesiyle özetle; belirsiz alacak davasının menfaat yokluğu nedeni ile reddi gerektiğini, dava belirsiz alacak davası olarak nitelendirilmişse de davaya konu sigorta tazmina belirlenemez bir alacak olmadığını, davanın belirsiz alacak davası türünde açılabilmesi için, davanın açıldığı tarih itibariyle uyuşmazlığa konu alacağın miktar veya değerinin tam ve kesin olarak davacı tarafça belirlenememesi gerekli olduğunu, alacaklının bu tür bir dava açması için, dava açacağı miktarın ya da değerin tam ve kesin olarak gerçekten belirlemesi mümkün olmamalı ya da bu objektif olarak imkansız olması gerektiğini, açılacak davanın miktarı biliniyor yahut tespit edilebiliyorsa, böyle bir dava açılması mümkün olmadığını, davacının dilerse kısmi dava olarak davasını açması mümkün iken davanın belirsiz alacak davası olarak açılması hatalı olduğunu, menfaat yokluğu nedeni ile belirsiz alacak davasının reddi gerektiğini, HMK 6....

            UYAP Entegrasyonu