Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Anılan Cumhurbaşkanlığı Kararı uyarınca sürenin uzatılmış olması ve uzatılan süre içerisinde yenileme dilekçesinin verilmiş olmasına rağmen, mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. 2-Bozma sebep ve şekline göre, davacı şirket tasfiye memurunun sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı şirket tasfiye memurunun temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı şirket tasfiye memurunun sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacı şirket tasfiye memuruna iadesine, 24/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; usule ve Yargıtay içtihatlarına göre husumetin aynı zamanda tasfiye memuru ...'a da yöneltilmesi gerektiğini, ticaret sicil müdürlüğünün TTK.'nun m.32 ve... Yönetmeliği m.34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, tasfiye memurları tarafından tasfiye prosedürünün eksik bırakılmış olmasının memurların sorumluluğunu gerektirdiğini, olağan tasfiye sürecinden kaynaklanan, şirketin kurucusu ve tasfiye memuru olan tasfiye sürecinde açılan davaya rağmen şirketin ticaret sicilinden silinmesini talep eden tasfiye memurunun kusurundan dolayı... Müdürlüğünün sorumluluğu bulunmadığını, mahkemece dava konusu şirketin ek tasfiyesine karar verilmesi durumunda TTK m.547/2 gereğince tasfiye memuru atanmasının ve atanacak tasfiye memurunun TTK m.536'da düzenlenen şartları haiz olmasının zorunlu olduğunu, davalı yasal hasım konumunda olup davanın açılmasına sebebiyet olmadığından yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını beyan etmiştir....

      Tasfiye işlemi eksik yapıldığı ve davacının dava açmasına sebebiyet verildiği için yargılama giderlerinin tasfiye memuru üzerinde bırakılmasında ve vekalet ücreti takdirinde bir usulsüzlük yoktur." gerekçeleri ile tasfiye memurunun vekalet ücretinden ve yargılama giderinden sorumlu olduğu belirtilmiştir....

        Bu davada tasfiye memurunun hasım gösterilmesi gerektiğinden, dava dilekçesinde açıkça davalı olarak tasfiye memurunun gösterilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. İlk derece mahkemesi tarafından, daha önce şirketi tasfiye eden tasfiye memuru atanmasında da hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Tasfiye işlemleri tamamlanıp ticaret sicilinde ilan edildiği tarihte, itirazın iptali davasına konu ticari ilişki bulunduğundan bu durumu bilebilecek durumda olan tasfiye memurunun tasfiyeyi kapatması ve HMK'nın 326. maddesi dikkate alındığında yargılama giderlerinden davalı tasfiye memurunun sorumlu tutulması da isabetli olmuştur. Açıklanan bu gerekçelerle, ilk derece mahkemesinin gerekçesi ve kararı isabetli olmakla, davalı tasfiye memuru vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca başvurunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          SAVUNMA : Davalı----- şirketin tasfiyeyle sona erdiğini, bu nedenle ticaret sicilinin eksik ya da kusurlu bir eyleminin söz konusu olmadığını, şirketin tasfiye memurunun kimliği ve şirketin tasfiye kararı alan şirket olup olmadığı hususunda kontrolle görevli olduklarını; bunun dışında denetim sorumluluklarının bulunmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini, bu olmadığı taktirde aleyhlerine herhangi bir yargılama gideri ya da vekalet ücretine hükmedilmemesini savunmuştur. İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, TTK 547. Maddeye göre açılan ek tasfiye davasıdır. Davacı, ihyası istenen şirketin aynı zamanda tasfiye memuru olup, tasfiyesini tamamlayan şahıstır. Ancak, tasfiye işleminde şirketin bizzat davacı olduğu dosya unutulmuş olup, bu haliyle tasfiyeye gidilmiştir. ---- sayılı dosya derdest dosya olup, devamı için şirketin ihyası zorunludur. TTK 547 maddeye göre açılacak davalarda---- yıllık süre sınırlaması yoktur....

            HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ; 1-DAVANIN KABULÜNE, -----Ticaret Sicil Müdürlüğünün -------sicil nosuna kayıtlı bulunup 24.09.2020 tarihinde 6102 Sayılı TTK'nın 547. maddesi gereğince sicilden terkin edilen TASFİYE HALİNDE ----- ŞİRKETİ'nin 6102 Sayılı TTK’nın 547. maddesi gereğince ------ Vergi mahkemesinin ------Esas sayılı dosyası ve ihyası istenilen şirkete ilişkin talep edilen ------ sayılı ek tahakkukun takip ve tahsil işlemleri ile sınırlı olmak üzere terkin edilen şirket hakkında derdest olan davanın sonuçlanması ve infazı bakımından sicilden terkinine ilişkin kararın kaldırılmak suretiyle İHYASINA,------Ticaret Sicil Müdürlüğüne yeniden TESCİLİNE, 2- Tasfiye Memuru olarak en son tasfiye memuru olan----- TC Kimlik Numaralı------ atanmasına, ek tasfiye işlemlerinin tasfiye memuru tarafından yürütülmesine, ek tasfiye işlemleri bitinceye kadar tasfiye memurunun görevine devam etmesine, 3- Kararın ------ ilan edilmesine, 4-Davacı kurum harçtan muaf olduğundan başlangıçta...

              Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün yasal hasım olup yargılama giderlerinden sorumlu olmadığı, tasfiye işlemini usulsüz olarak yapan ve terkinin yapılmasına neden olan tasfiye memurunun yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerekmesine rağmen davayı açan kişinin tasfiye memuru olması nedeniyle davada taraf teşkilinin sağlanması yanında tasfiye işlemlerinin usulsüz olarak gerçekleştirmiş olması nedeniyle davanın açılmasına sebebiyet verenin davacı tasfiye memuru olup yargılama giderlerinden sorumlu bulunduğu göz önünde tutularak, davacı yargılama giderleri ile sorumlu tutulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerektirici nedenlerle: 1- İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün Merkez-... sicil numarasında kayıtlı iken TTK'nun geçici 547. maddesi uyarınca tasfiye sonunda sicil kaydı kapatılan Tasfiye Halinde ......

                un tasfiye memuru olarak atanmasının mümkün olmaması durumunda, mahkememizce resen bir tasfiye memuru belirlenmesi gerektiğini belirterek öncelikle hizmet tespit davasına konu olması nedeniyle ...Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün ...sicil nosunda kayıtlı ...Ltd. Şti'nin ihyasına, son tasfiye memuru ...'un tasfiye memuru olarak atanmasına, herhangi bir sebeple son tasfiye memurunun yeniden tasfiye memuru olarak atanmasının mümkün olmaması durumunda mahkememizce resen seçilecek bir kişinin tasfiye memuru olarak atanmasına, bunun da mümkün olmaması halinde taraflarınca bilahare bildirilecek kişinin tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı...Ticaret Sicil Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde, dava konusu şirketin, olağan tasfiye sonucu ticaret sicilden terkin edildiği, husumetin tasfiye memuru...'...

                  Şti'nin ihyası gerektiğini, mahkemece dava açmaları için yetki ve süre verildiğini, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne ... sicil numarası ile kayıtlı iken tasfiye kapanışı yapılarak terkin edilen Tasfiye Halinde ... Ltd. Şti. 'nin tüzel kişiliğinin İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/856 E. sayılı dosyası nedeniyle ihyası ile ticaret siciline tesciline, ek tasfiye işlemlerinin yapılması bakımından son tasfiye memurunun atanmasına, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davalı tasfiye memuru ...'ye yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    in tasfiye memuru olarak atanmasına karar verildiğini, şirketin tasfiye işlemlerinin 21/11/2011 tarihinde sonuçlandığını, vergi inceleme raporu doğrultusunda sahte belgelerin bilerek kullanıldığı iddiası ile tahakkuk ettirilen kurumlar vergisi, vergi ziyai cezası ile gecikme cezasına ilişkin vergi ceza ihbarnamelerinin tasfiye memuru ...'e tebliğ edildiğini, tasfiye memurunun itiraz etmemesi üzerine kesinleşerek, borcun şirket tarafından vadesinde ödenmemesi sebebi ile yıllar önce ortaklıktan ayrılan müvekkili adına anılan borçlar için ödeme emri düzenlendiğini, tasfiye memurunun seçimine dair 07/05/2009 tarihli ortaklar kurulu kararının yoklukla malul olduğunu, kararın altında imzası bulunan ortak...'in karar tarihinde ölü olduğunu ileri sürerek 07.05.2009 tarihli ortaklar kurulu kararının yoklukla malul olduğunun tespiti ile iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirket tasfiye memuru, davanın reddini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu