İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili, istinaf dilekçesinde özetle; davalılar arasındaki akrabalık ilişkisine göre tasarrufun İİK'nun 280/2 maddesi uyarınca iptale tabi olduğunu, tasarrufa konu malın halen borçlu tarafından kullanılmasının tasarrufun kötü niyetle yapıldığını gösterdiğini, dilekçe ekinde sunmuş oldukları video kaydında da aracın satıştan sonra dahi T3 tarafından kullanıldığının görüldüğünü, Whatsapp uygulamasındaki paylaşımı da bunu gösterdiğini, nitekim 17....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davada, talep ve anlatım, İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayanılarak tasarrufun iptalinin, bu mümkün olmaz ise BK'nun 19 maddesi gereğince muvazaalı işlemin iptali şeklindedir. Mahkemece, İİK md 284 "İptal davası hakkını, batıl tasarrufun vukuu tarihinden itibaren beş sene geçmekle düşer." şeklinde düzenlendiği, dava konusu taşınmazların devir tarihlerinin 12/09/2014 ve 06/01/2015 olup, tasarrufun iptali davasının açıldığı tarihinin 30/04/2020 olduğu ve 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğundan bahisle davanın reddine karar verildiği, hükmün, davacı vekilince istinaf kanun yoluna taşınmıştır. Davacının (alacaklının) bu davayı açabilmesi bazı şartlara bağlıdır....
HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Tasarrufun İptali istemine ilişkindir. Davacı vekili dilekçesinde özetle ; Müvekkili banka ile davalılardan T5 arasında 09/11/2017 tarihinde Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiğini, müvekkili banka tarafından iş bu GKS'ye dayanılarak davalı T5 adına kredi kullandırıldığını, krediden kaynaklı borcun vadesinde ödenmemesi nedeniyle davalı takip borçlusu aleyhinde Mersin 5. İcra Müdürlüğünün 2019/13768 Esas ve Mersin 5....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde;Dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla davalı tarafından müvekkili aleyhine açılan tasarrufun iptali davalarının dayanağının bulunmadığını, müvekkilinin hukuki ve fiili koşulların gerekliliği, zorunluluğu ve aciliyetinin sonucu tasarrufun iptali davalarının sonucunu beklemeden ihtiyati hacizleri kaldırmak için davalı bankanın başkasından olan alacaklarını haksız olarak ödemek zorunda kaldığını, tasarrufun iptali davalarına bakan mahkemelerin ihtirazi kayıtla ödedikleri paralar yönünden davanın esasına girilerek davalara istirdat davası olarak devam edilmesi yönündeki taleplerini kabul etmemeleri karşısında huzurdaki davanın açılması zorunluluğu doğduğunu,işbu davadaki haklılıklarının en büyük gerekçelerinden birisinin davalı bankanın müvekkili aleyhine açtığı davalar sonucu tasarruf iptal edilse dahi mezkur taşınmazdan alacağını tahsil etmesinin hukuken ve fiilen imkansız olması ve bu nedenle de dava açmakta hukuki ve fiili yararı olmaması olduğunu...
Hozat ilçelerindeki yapım işlerinden kaynaklı olarak 22/06/2012 tarihinde 231.270,87 TL kesin hesap alacağı, 24/02/2015 tarihinde 53,000,00 TL nakit teminat iadesi, 03/05/2016 tarihinde de 22.115,05 TL kesin hesap alacağı olarak borçlu şirketlerin Şekerbank Elazığ Şubesi'ndeki hesaplarına yatırıldığını, hesap hareketleri incelendiğinde icra dosyası borçlusu şirketler davacı tarafın iddia ettiği gibi mal kaçırma amaçlı olarak mal varlıklarını azaltmadığını, müvekkil davalı Feniş T4 Limited Şirketi tarafından diğer davalı müvekkile T3'a devredilen Timaş hissesi bila bedel devredilmediğini, söz konusu devir neticesinde müvekkile makbulenin taahhüt ettiği üzere iki şirket üzerindeki yetkilerini Ercüment YAŞAR'a devrettiğini, İ.İ.K. 277 maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptal davasının açılabilmesinin koşullarına göz attıklarında davacının borçluda gerçek bir alacağının olması, borçlu hakkında yapılan icra takibinin kesinleşmiş olması, iptal konusu tasarrufun borcun doğumundan sonra yapılmış...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dosya içeriğine, mahiyeti ve kapsamına göre uyuşmazlık, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddesi, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali hükümleri. 3....
Keza İİK.nun 280. maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği hususu düzenlendiğinden yapılan işlemde mal kaçırma kastı irdelenmelidir. Öte yandan, İİK.nun 279. maddesinde de iptal nedenleri sayılmış olup bu maddede yazılan iptal nedenlerinin gerçekleşip gerçekleşmediği de takdir olunmalıdır. Mevcut olayda; davacının, ticari ilişkiden kaynaklı alacaklı olduğu, borcun ödenmemesi üzerine icra takibinin yapıldığı, takibin kesinleştiği, icra takibine dayanak borcun, 23/11/2015 olan tasarruf tarihinden önce doğduğu, mevcut davanın da 31/12/2015 tarihinde açılmış olup 5 yıllık sürenin geçmediği görülmüştür....
İstinaf başvurusunda bulunan davalı BBB Yatırım A.Ş. vekili dilekçesinde özetle; mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, borç dayanağının 27/06/2016 vade tarihli senet olduğunu, dava konusu tasarrufun ise 12/11/2014 tarihinde yapıldığını, borcun doğumunda önceki tarihte gerçekleştirilen tasarruf işlemleri bakımından tasarrufun iptali talebinde bulunulamayacağını, yapılan tasarruf işleminin muvazaalı olmadığını ve gerçek bir satış olduğunu, TBK uyarınca kefalet şartlarının gerçekleşmediğini ve T3 tarafından verildiği iddia edilen teminatın hukuken geçersiz olduğunu, davacı tarafça dosyaya kesin aciz belgesi sunulmadığını, bu nedenlerle mahkemece verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava, İİK'nın 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali talebine ilişkindir....
somut olarak ispatla yükümlü olduklarını, davalının şirketin ödemelerini kendisinin yapmış olmasından kaynaklı şirketten 69.706,04-TL alacaklı konuma geçtiğini, İzmir 1....
Şti. vekili karar düzeltme dilekçesinde özetle; müvekkilinin iyi niyetli olduğu, bedelini ödeyerek satın aldığı, tasarrufun iptali dava şartlarının yerine getirilmediği, zarar verme kasdının olduğu da ispat edilemediği beyan edilerek kararın düzeltilmesi talep edilmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dosya içeriğine, göre uyuşmazlık, 2004 sayılı İcra İflas Kanu'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440 ncı maddesi. 3. Değerlendirme 1. Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Kanunun 440 ncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Dava İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....