Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, davacı şirketin taraflar arasında kur farkı anlaşması olduğuna dair iddialarının gerçek olmadığını, ticari ilişkilerinin başladığı ilk yıl olan 2006 yılında kur farkının karşı taraftan istenebileceği yönünde anlaştıklarını, ancak 2006 yılı sonunda bundan vazgeçtiklerini, tarafların anlaşmalarına rağmen davacı şirketin 2008 yılında bir defa kur farkı faturası kestiğini, bu durumun davalı şirket tarafından farkedilmesi üzerine davacının hatasını kabul ederek telafi edeceği sözü vermesiyle sorunun çözüldüğünü, bu tarihten sonra da birbirlerine kur farkı faturası kesmediklerini, davacı şirketin aralarındaki anlaşmaya rağmen 26.05.2009 tarihli 34.206,73-TL bedelli kur farkı faturasını kesip göndermesi üzerine yapılan görüşme sonunda davacı şirketin hatasını kabul ederek 26.05.2009 tarihli bu faturayı iptal ettiğini, ancak davacı şirketin bir süre sonra yeniden icra takibine ve davaya konu 14.07.2009 tarihli aynı miktarlı kur farkı faturasını kendilerine gönderdiğini belirterek...

    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davacının 1.10.1994 tarihinden 31.12.2007 tarihine kadar 2926 sayılı Kanun kapsamında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden, dava konusu dönem içinde, davacının sattığı ürün bedelinden 1994 yılında prim kesintisi yapıldığı, 1994 - 28.12.2007 tarih aralığında kooperatif üyeliğinin olduğu, 20.9.1994 tarih 007773 no’lu giriş bildirgesi ile 1.10.1994 tarihi itibari ile resen tarım Bağ-Kur sigortalı olarak tescil edildiği, tanık beyanları ve kolluk araştırması ile davacının tarımsal faaliyetinin devam ettiği anlaşılmıştır. Davacı, 1994 yılındaki prim kesintisine istinaden Kurum tarafından resen 1.10.1994 tarihi itibari ile tarım Bağ-Kur sigortalı olarak tescil edilmiştir. Bu şekilde tarım Bağ-Kur sigortalısı olan davacının sigortalılığı, Kurum tarafından aile reisi olmadığı gerekçesiyle sonradan iptal edilmiştir. Kurumun iptal işlemi yerinde değildir....

      Mahkemece, dava konusu alacağın kur farkından kaynaklandığı, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 6.297,28 USD karşılığı 13.471,14 TL kur farkı alacağının bulunduğu, takipten önce davalının temerrüde düşürülmemiş olması nedeniyle işlemiş faiz talep edilemeyeceği, alacağın likit olduğu gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne, davalının, ... İcra Müdürlüğü'nün ...sayılı dosyasında itirazının 13.469,00 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, kabul edilen miktarın %20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık kur farkı alacağından kaynaklanmaktadır. Davacı tarafından düzenlenen faturaların Amerikan Doları cinsinden olduğu görülmekle kural olarak kur farkı istenebilmesi mümkün ise de; dava konusu uyuşmazlıkta davalının çekle ödemede bulunduğu hususunda bir ihtilaf bulunmamaktadır....

        Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasanın 6/b maddesi hükmüne göre, “diğer sosyal güvenlik kuruluşları kapsamına tabi bir işte çalışanların, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren sigortalılıkları sona erer.”Davacının 08.07.1986 tarihinden itibaren kesintisiz biçimde 1479 sayılı Yasa’ya tabi çalışmaları bulunduğundan davacının bu tarihten sonra zorunlu 1479 sayılı Yasa’ya tabi sigortalılığını izleyen dönemde Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespitine karar verilmesi isabetsizdir. Davacı bu tarihten sonra 01.07.1994 tarihine kadar yeniden tescil talebinde bulunmadığına, düzenli şekilde prim ödemediğine göre 01.10.1988-30.06.1994 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı sayılamaz. Ancak, davalı Kurumca tevkifat yolu ile prim kesilmesi halinde ilk tevkifat tarihini izleyen aybaşından itibaren tevkifat ve ürün teslimi bulunan yıllar için Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespitine karar verilebilir....

          K A R A R Dava, davacının tevkifat kesintisinin yapıldığı 20.05.1998 tarihini takip eden aybaşından itibaren tarım Bağ-Kur sigortalığının tespitini istemine ilişkindir. Mahkemece, 01/06/1998-25/11/2014 tarihleri arasında 5510 Sayılı Yasanın 4/1-b ( 4) alt bendi ( bağ-kur tarım ) sigortalısı sayılması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden Fabrikasının 12.12.2014 tarihli yazısı ile Davacının 1997 yılında yapılan sözleşmeye istinaden teslim edilen pancar bedeline ait Bağ-Kur prim tevkifatı yapıldığı, 20.05.1998 tarihinde ... Bağ-Kur İl Müdürlüğü hesabına toplam yekûn olarak havale edildiğinin, Fabrikasının 25.05.1998 tarihli yazısı ile pancar ekicilerinin 1997 yılı pancar bedellerinden %1 oranında tahsil edilen Bağ-Kur kesintisi 153.608.086.769 TL’nin ... Halk Bankası şubesindeki Kurum hesabına havale edildiği, makbuz fotokopisi ile ......

            - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan olan kur farkı ve temerrüt faizi alacağını tahsil etmek için yaptığı icra takibinin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında kur farkı uygulanacağına ilişkin yazılı bir sözleşme bulunmadığını, davacının elinde varsa kur farkı sözleşmesi aslını mahkemeye sunması gerektiğini belirterek davanın reddine, %40 tazminata karar verilmesini istemiştir....

              çeklerin, alım tarihi ile vade tarihleri arasındaki farktan kaynaklı kur farkı talebi olduğu, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre, yanlar kur farklı olarak çalışsalar dahi, yanlar arasında TL olarak alınan çeklerin vadelerinde dövize çevrileceği ve buna göre kur farkı hesaplanacağı konusunda yazılı bir sözleşme bulunmadığı hallerde, TL çeklerin alım tarihi ile vade tarihleri arasında kur farkı talep edilemeyeceği kanaati bildirilmiştir....

                İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkili arasında imzalanan 26.03.2018 tarihli sipariş sözleşmesinde davalının ödemesini 120 gün döviz çeki veya kur farklı tl çeki ile yapmasının kararlaştırıldığını, temel faturanın sol alt bölümünde not kısmında , kur 3,9814 utn 15557 ekru ödeme şekli 120 gün döviz çeki veya kur farklı TL çeki olarak gösterildiğini, Sipariş sözleşmesinden, taraflar arasında düzenlenen ve davalı tarafça ticari defterine işlenen faturadan da açıkça anlaşıldığı üzere davalı tarafın 120 gün döviz çeki veya kur farklı TL çeki ile ödeme yapmayı kabul ettiğini, çekin ticari ilişkilerde ödeme vasıtası olarak değil vade aracı olarak kullanıldığını, TL çeki kabul eden müvekkilinin kur farkına hak kazanamayacağına ilişkin kararı kabul etmediklerini, bilirkişi raporu ile de müvekkilinin kur farkına hak kazanmış olduğunu, kur farkının faturalarda gösterildiğini, taraflar arasında sipariş sözleşmesi olduğunu, davalı taraf her...

                  İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkili arasında imzalanan 26.03.2018 tarihli sipariş sözleşmesinde davalının ödemesini 120 gün döviz çeki veya kur farklı tl çeki ile yapmasının kararlaştırıldığını, temel faturanın sol alt bölümünde not kısmında , kur 3,9814 utn 15557 ekru ödeme şekli 120 gün döviz çeki veya kur farklı TL çeki olarak gösterildiğini, Sipariş sözleşmesinden, taraflar arasında düzenlenen ve davalı tarafça ticari defterine işlenen faturadan da açıkça anlaşıldığı üzere davalı tarafın 120 gün döviz çeki veya kur farklı TL çeki ile ödeme yapmayı kabul ettiğini, çekin ticari ilişkilerde ödeme vasıtası olarak değil vade aracı olarak kullanıldığını, TL çeki kabul eden müvekkilinin kur farkına hak kazanamayacağına ilişkin kararı kabul etmediklerini, bilirkişi raporu ile de müvekkilinin kur farkına hak kazanmış olduğunu, kur farkının faturalarda gösterildiğini, taraflar arasında sipariş sözleşmesi olduğunu, davalı taraf her...

                  Ancak devam eden Tarım Bağ-Kur sigortalılığının, 1 yıllık makul süreyi aşan Sosyal Sigortalar Kurumu sigortalılık süresi ile çakışması nedeniyle durdurulması hâlinde, Sosyal Sigortalar Kurumu sigortalılık süresinin bitimi tarihinden itibaren yeniden Tarım Bağ-Kur sigortalılığının kabulü için Tarım Bağ-Kur sigortalılığı kapsamında talep, prim ödenmesi ya da ürün teslimi nedeniyle tevkifat suretiyle prim kesintisi yapılması ve tevkifat tarihini takip eden aybaşından geçerli olmak üzere yeniden Tarım Bağ-Kur sigortalılığının başlatılması mümkün olabilecektir. Yukarıda belirtilen maddi ve yasal olgular gözetildiğinde davacının Tarım Bağ-Kur sigortalılığı başka bir sosyal güvenlik kuruluşunda (SSK) çalışmaya başlaması ile sona ermiştir....

                    UYAP Entegrasyonu