Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve şerhin terkini isteklerine ilişkindir. Davacılar, murisbırakan ...'dan intikal eden 856 ada 1 parsel sayılı taşınmaza ilişkin davalıların, beyanlar hanesindeki kayda dayanarak açtıkları tapu iptali tescil davasının reddedildiğini ancak davalıların haksız işgale devam ettiklerini ileri sürerek, beyanlar hanesindeki şerhin terkine, elatmanın önlenmesine ve 2.000-TL ecrimisilin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, taşınmaz üzerindeki hızar atölyesinin mirasbırakan ...'e ait olduğuna dair beyanlar hanesinde kayıt bulunduğunu, atölyenin satış vaadi sözleşmesi ile bedeli ödenerek satın alındığını, ayrıca beyanlar hanesindeki kaydın terkini için 10 yıllık hak düşürücü sürenin de geçtiğini, taşınmazda kullandıkları yer için de kira parası ödediklerini belirterek davanın reddini savunmuşlardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 31.03.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil ile şerhin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 15.04.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davacının davalı ...'den ihale ile satın aldığı 3, 4, 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazların tapularının iptali ile davacı adına cebren tesciline, ihaleden sonra taşınmazlar üzerine konulan haciz şerhlerinin kaldırılmasına karar verilmesi istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
Dava konusu taşınmazlar tapulama tutanakları 10.04.1966 tarihinde kesinleşerek tapuya tescil edilmiştir. Gerek tapulama tutanaklarında gerekse tapu kayıtlarında “... II. ... ...” şerhi bulunmadığı, şerhin 30.10.2000 tarihinde tek taraflı işlemle işlendiği görülmektedir. Türk Medeni Kanununun 1027. maddesi gereğince ilgililerin yazılı rızaları olmadıkça tapu sicilindeki yanlışlık ancak mahkeme kararı ile düzeltilebilir. Tek taraflı işlemle tapu kayıtlarına işlenen şerhin terkini açıklanan nedenle doğrudur. Davalı ... Genel Müdürlüğünün iddiaları ise ancak tapu kayıtlarına vakıf şerhinin işlenmesi istemi ile açacağı bir davada dikkate alınabilir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.07.2011 tarihli 2011/14-396 esas ve 2011/463 karar sayılı kararı da bu yöndedir. Ayrıca hüküm sonucunda açıkça belirtilmeyen ve kaldırılmasına karar verilen şerhin "... II. ... ..." şerhi olduğunun anlaşılmış bulunmasına göre temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....
Md davasına bakan mahkemenin müzekkeresi üzerine Manavgat Tapu Müdürlüğü tarafından konulduğunu, bu nedenle anılan şerhin terkinini yapacak makamın da yine Manavgat Tapu Müdürlüğü olduğunu, terkin işleminin müvekkilinin talebi ile gerçekleşmediğini, bu sebeple şerh aleyhine olan maliklerin bu şerhin terkini için müvekkiline değil tapu müdürlüğüne husumet yöneltmesi gerektiğini, şerhi koyan da kaldıracak olanın da tapu müdürlüğü olduğunu, öte yandan 2942 sayılı kamulaştırma kanunun 31/b maddesinde devir ve temlik yasağının ne kadar süre ile geçerli olduğuna ilişkin bir hüküm öngörülmediğini, terkinin ne zaman yapılacağına ilişkin bir düzenleme yapılmadığını, bedel tespiti ve tescil davalarının henüz bittiğini, 6 ay bile geçmediğini, müvekkili kurumun tescil başvurusu yapması ve kadastro müdürlüklerince bu başvuruların incelenmesi için gereken makul sürelerin dolmadığını, tescil yapılana kadar 31/b şerhinin hukuki değerini sürdürdüğünü, beyan etmekle aleyhe açılan davanın reddini yargılama...
Md davasına bakan mahkemenin müzekkeresi üzerine Manavgat Tapu Müdürlüğü tarafından konulduğunu, bu nedenle anılan şerhin terkinini yapacak makamın da yine Manavgat Tapu Müdürlüğü olduğunu, terkin işleminin müvekkilinin talebi ile gerçekleşmediğini, bu sebeple şerh aleyhine olan maliklerin bu şerhin terkini için müvekkiline değil tapu müdürlüğüne husumet yöneltmesi gerektiğini, şerhi koyan da kaldıracak olanın da tapu müdürlüğü olduğunu, öte yandan 2942 sayılı kamulaştırma kanunun 31/b maddesinde devir ve temlik yasağının ne kadar süre ile geçerli olduğuna ilişkin bir hüküm öngörülmediğini, terkinin ne zaman yapılacağına ilişkin bir düzenleme yapılmadığını, bedel tespiti ve tescil davalarının henüz bittiğini, 6 ay bile geçmediğini, müvekkili kurumun tescil başvurusu yapması ve kadastro müdürlüklerince bu başvuruların incelenmesi için gereken makul sürelerin dolmadığını, tescil yapılana kadar 31/b şerhinin hukuki değerini sürdürdüğünü, beyan etmekle aleyhe açılan davanın reddini yargılama...
Kamulaştırma Kanundaki adı geçen düzenlemeler değerlendirildiğinde, tapu kaydına kamulaştırma şerhi konulabilmesi için idare tarafından usulünce verilmiş bir kamulaştırma kararı bulunması gerekli olup, kamulaştırma kararı verildiği halde dahi şerh tarihinden itibaren altı aylık süre içinde bedel tespit ve tescil davası açılmaması halinde şerhin tapu müdürlüğünce resen terkini gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 08.07.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, birleşen dosyada davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 11.05.2010 gününde verilen dilekçe ile satış vaadinin iptali ve şerhin terkini, istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davacı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ :TAPU KAYDINDA YAPILAN TERKİN İŞLEMİNİN İPTALİ VE ESKİ HALE GETİRME Taraflar arasında görülen tapu kaydında yapılan terkin işleminin iptali ve eski hale getirme davası sonunda, yerel mahkemece idari yargının görevli olduğundan bahisle mahkemenin görevsizliğine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu kaydı düzeltilerek eski haline iadesi ve bağımsız bölümlerin beyanlar hanesine işlenen ve davacının payının zemine yönelik olduğuna ilişkin şerhin terkini istemine ilişkindir....
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 22.04.2003 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, asli müdahil ise satış vaadi sözleşmesinin iptali şerhin terkini istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, asli müdahilin davasının reddine dair verilen 14.04.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi asli müdahil vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne masraf verilmediğinden duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Yerel mahkemece, Dairemiz bozma ilamı doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak verilmiş olan karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 05.11.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi. ......
Tapu müdürlükleri 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 997 ve devamı maddeleri gereğince tapu sicilinin tutulması ve bu sicillerin yasalara uygun biçimde oluşması ile görevli ve sorumludurlar. Bu nedenle, tapu kaydındaki şerhin kimin yararına konulduğunun belirlenememesi halinde husumet tapu sicilini tutmakla görevli ve sorumlu tapu sicil müdürlüğüne yöneltilebilir. Tapu sicil müdürlüğü yasal hasım konumunda olduğundan kendisine yargılama giderleri yükletilemez. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.09.2013 tarihli 2013/14-93 Esas ve 2013/1364 Karar sayılı kararı da bu doğrultudadır. Somut olaya gelince, şerhin terkini istenen taşınmaz kayıt maliklerinin tamamı davada taraf kılındığından tapu sicilinin düzgün tutulmasından sorumlu Kartal Tapu Sicil Müdürlüğü'ne husumet yöneltilmesine gerek bulunmamaktadır....