Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yargıtay 20.Hukuk Dairesince "paftaların yenilenmesi sırasında 2859 sayılı Yasanın 4.maddesi ve bu yasa hükümleri uyarınca çıkartılan yönetmelik hükümlerine aykırı işlem yapılıp yapılmadığının bilirkişi incelemesi ile saptanarak davanın esası hakkında hüküm kurulması, tapu iptali ve tescil istemiyle açılan davadan dolay görevsizlik kararı verilmesi" gereğine değinilerek bozulması üzerine, mahkemece, bozmaya uyularak paftaların yenilenmesinde hata yapılmadığından bu yöndeki talebin reddine, orman iddiasıyla açılan davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, karar temyiz edilmeksizin kesinleşmesiyle tapu iptali ve tescil davasına Asliye Hukuk Mahkemesince devam edilmiştir. Mahkemece, taşınmazın orman sayılmayan yerlerden oludğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil istemi niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır....

    Hal böyle olunca, yerel mahkemece tapu iptali ve tescil davası elde tutulup düzeltmeye itiraz davası yönünden Kadastro Mahkemesi görevli olmakla 3402 sayılı Kanunun 27. maddesi uyarınca devir kararı verilmeli, tapu iptali ve tescil davası yönünden ise dava 6100 sayılı HMK’nın 165. maddesi uyarınca bekletici mesele yapılmalı, sonucuna göre hüküm kurulmalıdır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı Hazine, katılan davacı ... Yönetimi ve davalılardan Tapu Kadastro Müdürlüğü vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelemesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 07/12/2017 günü oy birliği ile karar verildi....

      Mülkiyet ve mülkiyetle ilgili haklar ile parselasyon, arazi toplulaştırması,ıslah imar, sulama alanlarında arsa ve arazi düzenlemesi ve köy yerleşim haritaları yenileme kapsamı dışındadır.”. Somut olayda; dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan çalışmalara karşı askı ilân süresi içinde açıldığından, 3402 sayılı Kanunun 25 ve 26. maddeleri uyarınca davaya bakma görevi kadastro mahkemesine aittir. Kadastro mahkemesinin görevi, teknik çalışmaları kapsayan yenileme işleminin kanuna ve yönetmeliğe uygun yapılıp yapılmadığını belirlemek suretiyle sadece bu konuda davanın esası hakkında bir karar vermekten ibarettir. Kadastro mahkemesinde 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılmasına itiraz davalarında tapu siciline geçmiş veya geçmemiş mülkiyet ve mülkiyete ilişkin haklar inceleme konusu yapılamaz....

        Bu durumda eldeki davada, 2 ayrı davanın (askı ilan süresinde genel mahkemede açılan 22/2- a uygulamasına itiraz ve mülkiyet iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davası) bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafa ait taşınmazların (125 ada 38 ve 40 parsel sayılı taşınmazların) tapuya ilk tesciline ilişkin tapulama evrakı, tapu kütüğü, vs. getirtilmediği gibi davacının terditli olarak açtığı davada ikinci talebi olarak mülkiyet iddiasında bulunarak tapu iptali ve tescil istemi bulunmasına rağmen, mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiası nedeniyle davacının mülkiyete ilişkin tapu iptali ve tescil talebi/davası yönünden de karar yerinde olumlu-olumsuz hüküm kurulması gerekirken bu husus gözden kaçırılmıştır....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/06/2020 NUMARASI : 2019/397 ESAS, 2020/365 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Kişilerce Özel Mülke Konu Olduğu İddiasıyla Açılan) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

        Hukuk Dairesinin 7/5/2009 gün 2009/5112-7702 sayılı karar ile (Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada uzman bilirkişilerce düzenlenen 01.11.2008 tarihli raporun ekindeki ek 1 nolu krokiye göre çekişmeli 134 ada 359 parselin 122 ve 123 numaralı orman tahdit noktalarına göre, çekişmeli 184 ada 5 parselin ise 56, 57, 58 numaralı orman tahdit noktalarına göre tahdit içinde kalan alanlar sadece (A) ve (B) ile işaretli alanlar olmayıp daha geniş bir alan olduğu, bilirkişilerce 184 ada 5 parselin (A) ile işaretli, 134 ada 359 parselin ise (B) ile işaretli olarak gösterilen bölümleri ilk tesis kadastro çapı ile yenileme ile oluşan kadastro çapı arasında kalan ve kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan bölümler olduğu, ancak, eldeki dava hem yenileme kadastro işlemine itiraz hem de tapu iptali tescil davası niteliğinde bulunduğuna göre, yenileme kadastro çapına göre çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan bölümü yönünden aşağıdaki yasa maddeleri...

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/06/2022 NUMARASI : 2021/124 ESAS, 2022/130 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil KARAR : EREĞLİ(KONYA) 3....

          Tapu iptali ve tescil davası yönünden verilen görevsizlik kararının Yargıtay 20. Hukuk Dairesi tarafından onanmasından sonra ... Asliye Hukuk Mahkemesinde yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne, ... köyü 104 ada 1 parsel sayılı taşınmazın mera olan vasfının iptali ile orman vasfı ile adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dava konusu taşınmazın bulunduğu köyde ilk tesis kadastrosu 1955 yılında yapılmış, 6831 sayılı Orman Kanununa göre orman kadastrosu ve 2/B çalışmaları ise 05.11.1999 yılında ilân edilerek kesinleşmiştir....

            Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastro sınırı içinde kalan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1967 yılında kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu işlemi 1969 yılında kesinleşmiştir. 2001 yılında ise 2859 sayılı Yasaya göre pafta yenileme çalışması yapılmıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman kadastro haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman kadastro sınırları dışında kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 02/11/2011 gününde oybirliği ile karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki davada ... 1. Asliye Hukuk ve ... Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... ve iştirakçilerinin açtığı dava, kadastro sonrası kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı tescil davası, müdahil davacılar ... ve arkadaşlarının davası ise kadastro öncesi tapu kaydına dayalı tescil davasıdır. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından, "Yargıtay 16....

                UYAP Entegrasyonu