WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 21.10.2005 gününde verilen dilekçe ile tapuda soyisim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24.1.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı Hazine vekili temyiz etmiştir. Dava, dava dilekçesinde sözü edilen bir kısım taşınmazların tapu kaydındaki davacının babası ...'ın ... olan soyadının nüfus kaydında ... olduğu şeklinde düzeltilmesi için açılmış, getirtilen tapu kayıtlarında intikal yapıldığı için kayıtlarda malik olarak davacının babası ... değil, kendisi Kemal görülmektedir....

    Yukarıda da açıklandığı gibi kimlik bilgilerindeki yanlışlıkların düzeltilmesi tapu kaydında isim düzeltme davalarının konusu olabilir. Davacı ise tapu kütüğündeki ismin yanlış yazıldığı değil, yanlış kişi adına tespit ve tescil işleminin gerçekleştiğini iddia etmektedir. İddia bu şekli ile ancak tapuda malik olarak ismi geçen kişiye karşı yöneltilecek tapu iptali tescil davasına konu olabilir. Mahkemece bu yön gözardı edilerek mülkiyet nakli oluşturacak şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 08.10.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 09.06.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 30.11.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Davacı dava konusu taşınmazda murisi ...'in "... " olan soyadının "..." olarak geçtiğini bu sebeple murisinin kimlik bilgilerindeki bu yanlışlığın düzeltilmesini istemiştir. Tapuda kimlik bilgileri düzeltilmesine ilişkin davalarda amaç tapu kaydındaki malik bilgilerini nüfus kaydına uygun hale getirmektir....

        Dava, evveliyatında taşınmazın paydaşı olmasına rağmen sonradan tapu kütük kayıtlarının fersude olması nedeniyle payın tapu kaydında gözükmemesi nedeniyle paydaş olduğunun tespitine ilişkindir. Davacı dava dilekçesine eklemiş olduğu tapu paydaşı olduğunu gösteren belgeye dayanmıştır. Bilindiği üzere bu tür bir belge tapu idaresi tarafından ilgiliye maliki olduğu tapu kaydı hakkında bilgi edinmesi amacıyla verilmektedir. Söz konusu belgede gösterilen bilgilerin karşılığı tapu kütüğünde bulunmuyorsa, bir başka ifade ile tapu sicil kaydında ilgili malik gözükmüyorsa söz konusu belgenin ilgiliye bir hak bahşettiğinden bahsetmek mümkün olmayacaktır....

          karar verildiğini, tapu müdürlüğü tarafından bu tapulara ait mahkeme kararı olması halinde işlem yapılacağının bildirildiğini, tapuda soyadı olduğu, ancak veraset ilamında soyadı olmadığı vs. gerekçeleri sunarak intikal talebini ret ettiklerini, dava konusu taşınmazları bilinen en az 80- 90 yıldan beri kendi zilyet ve tasarrufları altında olduğunu, burasının babasının kendisine sürekli anlattığına göre, bağ olarak kullandıkları zamanda üzüm topladıkları yer olduğunu, tapu müdürlüğünün ret kararının yasal olmadığını, kök muris dedesinin 1935 yılında soyadını almadan vefat ettiğini, 1967 yılında gelen kadastro tapuya çocuklarının aldığı soyadına uygun olarak murise de tapu kayıtlarında aynı soyadı verildiğini, hal böyle iken tapu kayıtları ve veraset ilamındaki murisin mirasçılarının soyadının Başyiğit olduğu gerçeğinin açık olduğunu, tapu müdürlüğünün intikal işlemini ret etmesinin yasal olmadığını, bu nedenle mahkemeye müracaat etmek zorunda kaldığını, bu sebeplerle Kayseri ili, Kocasinan...

          Bölge Adliye Mahkemesi davanın kabul gerekçesinde tapu kayıt maliklerinin rızası alınmadan şerh konulmasını hukuka aykırı bulmuş ise de tapu kaydında yazılı dava konusu şerhin içeriğini yeterince tartışmamıştır. Tapuda malik görünen "..." isminin yargılama konusu yapılmadan idari bir işlemle hukuksuz olarak "... oğlu ..." olarak düzeltildiği müfettiş raporuyla belirlenmiştir. Tapuda malik görünen “...” ile yeni malik görünen "... oğlu ..."in aynı kişiler olmaması halinde mülkiyet hakkının sınırlanmasını aşan, bu davanın konusundan daha önemli bir sonuç olan mülkiyetin kaybedilmesi ihtimali bulunmaktadır....

            HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/1240 KARAR NO : 2021/709 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HALFETİ SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/07/2019 NUMARASI : 2019/128 ESAS - 2019/173 KARAR DAVA KONUSU : Tapu Kaydında Düzeltim KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Şanlıurfa ili Halfeti ilçesi Başbostan mahallesi 5 ada 89 parsel sayılı taşınmazın 1/2 hissesinin davacıların murisi Müslüm oğlu Sait'e ait olduğunu, muris Sait'in nüfus kaydında soyadının yazılı olmadığını, ancak tapu kaydında malik olarak Müslüm oğlu Sait Özçelik yazması nedeniyle bağlantı kurulamadığından intikal işlemi yapamadıklarını ileri sürerek, dava konusu taşınmazın 1/2 hisse maliki Müslüm oğlu Sait'in davacıların murisi olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Davacı, 112 Ada 12 parsel sayılı taşınmazın, murisi “... oğlu ... ”ya ait olduğunu ancak tapu kaydında “... oğlu ...” olarak yazıldığını, kaydın düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan Nüfus Müdürlüğü araştırmasında tapu maliki ile aynı ismi taşıyan bir kişi bulunup bulunmadığı sorulmamış, aksine davacı murisi ile aynı ismi taşıyan kayıt olup olmadığı araştırılmıştır. Tapuda malik olan “... oğlu ...” isimli kayıt bulunup bulunmadığının sorulması gerekir. Burada amaçlanan taşınmaz tapu kaydında malik görünen isimde bir kimsenin mevcut olup olmadığının belirlenmesidir. Eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması doğru görülmediğinden hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 19.10.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Dava, tapu kaydında hatalı yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet ... sahibinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Somut olayda, davacılar murislerine ait taşınmazların tapu kayıtlarının malik hanesindeki kimlik bilgilerinin nüfus kaydı ile uyumlu hale getirilmesini istemiştir. Dava konusu 4542 sayılı parselin tevhidiyle oluşan 4589 sayılı parsel ile 4548, 4788, 4793 ve 30 parsel sayılı taşınmazlarda davacıların murisinin malik olmadığı anlaşılmaktadır....

                nin ifraz haritasına göre zeminde yer kalmayınca Kasım 1953 tarih (34) numaralı tapu kaydından satışları zeminde bu yerleri göstererek yaptığı açıklanarak Hazine adına tespit edilmiş; tutanağın beyanlar hanesinde üzerindeki ahşap evin ...tarafından yapıldığı gösterilmiştir. Davacı ... Evci tarafından 13.07.1970 tarihli dava dilekçesi ile Hazineye husumet yöneltilerek Kadastro Mahkemesi sıfatıyla Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan, Ocak 1960 tarih (41) numaralı tapu kaydında kayıtlı taşınmazın bazı bölümlerinin değişik kişilere satıldığı, bazı bölümlerinin ise kamulaştırma işlemi yapılmadan yola terkedildiği iddiasına dayanan tespitin iptali istemli davada; Mahkemesinin 16.02.1971 tarihli kararı ile dosyanın Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 409. maddesi uyarınca müracaata bırakılmasına, 06.09.1971 tarihli kararla da işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. Tapu Sicil Defterinde çekişmeli taşınmazın malik hanesi ve niteliği açık durumdadır....

                  UYAP Entegrasyonu