Davalı vekili 2000'li yılların başlarından beri müvekkili şirketin bulunduğu pazarda rekabet yaşandığını, yaşanan rekabet nedeniyle davalı şirketin bazı önlemler almak durumunda kaldığını bu nedenle istihdam fazlalığı oluşturan çalışanların iş sözleşmelerinin feshedildiğini, davacının iş sözleşmesinin yeni organizasyon yapılanması nedeni ile feshedildiğini, feshin geçerli olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece davalı işveren tarafından yapılan yeni organizasyon nedeni ile davacının hizmetine ihtiyaç duyulmadığı ve personel fazlalığı oluştuğu ispat edilemediğindin feshin geçerli olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacının iş sözleşmesi yeni organizasyon yapılanması sebebiyle feshedilmişse de davalı işveren yeni organizasyon yapılanmasına gittiğini ve personel fazlası meydana geldiğini ispatlayamamıştır. Mahkemece işe iadeye karar verilmesi doğrudur....
Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar Bozmaya uyan mahkemece; ayıplı hizmet nedeniyle ayıp oranında indirim yapılması gerektiğini, buna göre ayıplı orkestra hizmeti nedeniyle 2.500 TL orkestra bedeli ve 4.085,71 TL organizasyon ve salon bedeli olmak üzere toplam 6.585,71 TL ayıp oranında bedel indirimi ve iadesi yapılması gerektiği, fotoğraf çekiminin ayıplı olduğunun davacı taraftından ispatlanamadığı, davacıların kişilik haklarının zedelendiği, manevi zararın gerçekleştiği, ancak her olayda verilen hizmetin hiç verilmemesi yada eksik verilmesinin kişilerin yaşayacağı elem ve ızdırabın yoğunluğuna etki edeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 6.585,71 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, her iki davacı için ayrı ayrı 2.500 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyada bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacının 4/c emeklisi olduğu, ... Danışmanlık ve Site Yönetimi Org. Ltd. Şti. şirketinin 06.03.2009 tarihinde kurulduğu, davacının kurucu ortak olduğu, 5 yıl süre ile şirket müdürlüğüne seçildiği, davacının Büyükçekmece 2.Noterliği'nin 21.09.2012 tarih 33669 yevmiye numaralı hisse devir sözleşmesi ile ...'...
Davalı savunmasında, dava konusu eşyaları 1200 TL. bedel karşılığı aldığını, bedellerini de 500 TL.’lik taksitler halinde davacının ve eşinin banka hesabına gönderdiğini, bu nedenle de davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını beyan etmiştir. Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporundan dava konusu eşyalarına değerinin 2076 TL. olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece, davalının eşyaları satın aldığı iddiasını yazılı delil ile ispat etmek zorunda olduğu, olay tarihi itibariyle eşyaların değeri 2076 TL. olduğuna göre, davalının taksit adı altında yatırdığı paranın, eşya bedeli olarak kabulünün mümkün bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyası, Finansal Kiralama Sözleşme ve ekleri, Mahkememizden verilen 30/05/2018 tarih ve 2015/... Esas 2018/... sayılı kararı İstanbul BAM 44. Hukuk Dairesi'nin 07/06/2022 tarih ve 2020/1102 Esas 2022/935 Karar sayılı ilamıyla kaldırılmakla, dava mahkememizin 2022/620 Esasına kaydedilmiştir. İlamda: "Finansal sözleşme hükümlerinin ihlal edilmesi (2013 yılı ocak ayı kira bedellerini zamanında ödemediği, Bir yıl içinde sözleşmede yer alan kira bedellerinden üçünü veya üst üste ikisini zamanında ödemediğinden bahisle; 6361 sayılı yasanın m.31/1. ve 2. fıkra hükümleri uyarınca feshetmiştir. Dosya içerisinde bulunan banka dekontlarından davacının ait olduğu taksit numarası belirtilmek suretiyle 16/08/2013 tarihinde 20 ve 21. 02/12/2013 tarihinde 22 ve 23.taksitlerin ödendiği tespit edilmiştir....
Mahkemece yapılacak iş davacının işveren vekili olup olmadığını etraflıca araştırmalı bunun için de işverenin organizasyon şeması dosyaya getirtilerek davacının organizasyon şemasında bağlı olduğu ... veya birimlerin neler olduğu kimden veya kimlerden emir ve talimat aldığı araştırılmalı, davalının delil listesinde bildirmiş olduğu tanıklar dinlenmeli, davacının işe aldığı söylenen kişilerin iş sözleşmeleri getirtilerek incelenmeli ve daha sonra karar verilmelidir. Mahkemece eksik inceleme ile işe iade kararı verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA,peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 21.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dosya incelendi, gereği görüşüldü: İş sözleşmesinin geçerli neden olmadan davalı işveren tarafından feshedildiğini belirtilen davacı işçi feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı tarafça şirketin organizasyon yapısındaki değişikliğe bağlı olarak davacının da içerisinde yer aldığı bilgi teknolojileri şefi, bilgi teknolojileri yazılım uzmanı ve bilgi teknolojileri destek personeli kadrolarının kaldırıldığı ve davacının niteliklerine uygun başka bir iş bulunmaması sebebiyle iş akdinin geçerli nedenle feshedildiği savunulmuştur....
T4 04/11/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava konusu uyuşmazlığın kaynağı olan taşınmazın Mudurnu'da yer aldığından taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi olan Mudurnu Mahkemelerinin işbu davaya bakmakta yetkili olduğunu, davacı tarafın varlığını iddia ettiği alacağın zamanaşımına uğradığını, uyuşmazlık konusu sözleşmede kararlaştırılan teslim tarihinin yaşanan mücbir sebep neticesinde geciktiğini sözleşmenin geçersizliği ileri sürülerek bedel iadesi talep edilmesinin kabul edilebilir nitelikte olmadığını beyanla öncelikle yetki itirazının kabulü ile dosyanın yetkisizlik nedeniyle reddine, haksız ve mesnetsiz davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini savunmuştur. Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapıldığı ve taraf teşkilinin sağlandığı, delillerin dosya arasına alındığı görülmüştür....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Davacının Adana ili Sarıçam ilçesi Sofulu Mahallesi 1278 ada 2 parsel numaralı ve 327,00 m² yüzölçümlü mülkiyeti hazineye ait taşınmazı 10/06/2014 tarihinde yapılan ihalede 58.000,00 TL bedel ile satın aldığı, satış bedelinin 1/4 ünü peşinen yatırmak suretiyle taksitle satış sözleşmesini imzalamış olup mahcuz taşınmazı taksitle satın aldığı, Ödeme Planı kapsamında toplam 43.275,00 TL olan ve 8 taksit halinde her taksit 5.409,38 TL olacak şekilde kararlaştırıldığı davacının satış bedelinin birinci ve ikinci taksitleri için anapara ve faizleri ile toplamda 11.356,26 TL ödeme yaptığı, ayrıca geçici teminat bedeli olarak da 5.725,00 TL davacıdan alınarak hazineye irat olarak kaydedildiği, davacı tarafca yapılan sözleşmeye göre ödemelerin gerçekleştirmekte iken ikinci ve üçüncü taksitleri ödenmediği gerekçesi ile davalı kurum tarafından 23/10/2015 ve 28904...
Somut olayda, davacı borçlu tarafından sunulan TV satış sözleşmesi suretinde, taksit tarih ve bedellerinin belirtildiği, ancak taksitler için senet düzenlendiğine ve alacaklıya teslim edildiğine ilişkin bir açıklamanın bulunmadığı, takip dayanağı senedin taksitli satım sözleşmesi uyarınca verildiğinin alacaklı tarafından kabul edilmediği görülmüştür ( Yargıtay 12. HD'nin 02.12.2021 tarihli,2021/5630 E, 2021/10949 K. sayılı içtihadı). 2) Davacı borçlu dava dilekçesinde ve istinaf başvurusunda, takip dayanağı senedin imzalı ancak boş olarak alacaklıya verildiğini, anlaşmaya aykırı olarak taksit tutarı kadar değil, tüm borcu kapsayacak şekilde vade ve bedel yazıldığını belirtmiştir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine dayanak yapılan senedin, boş olarak verildiği ve anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiaları, İİK'nun 169 ve 169a maddeleri uyarınca borca itiraz niteliğindedir....