Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

davranışı ve yanlış planlaması sebebiyle, deniz yoluyla yapılması gereken taşımanın gidiş yönünde hava yoluyla yapılmak zorunda kalındığı ve dolayısıyla sözleşmeyle kararlaştırılan navlun bedelinin ve diğer masrafların artmasına sebep olunduğu, aynı nedenden dolayı davalı, sözleşmedeki teklifinden çok daha fazla fuar masrafı yaparak anılan masrafları davacıya yansıttığı, taraflar arasında akdedilen sözleşmede taşıma ve fuar organizasyon için kararlaştırılan toplam bedelin, sigorta hariç navlun ve diğer fuar organizasyon masraflarının tamamını kapsadığı, davalı tarafça sunulan masraf faturasında belirtilen kalemlerin de sözleşmede kararlaştırılan ve sözleşme şartları gereği toplam bedel içerisinde yer alan masraf kalemlerinden olduğu, dava tarihi itibariyle asıl alacak zaman aşımına uğramadığından asıl alacağa bağlı fer'i alacak niteliğindeki faiz alacağının da zaman aşımına uğramadığı, temerrüt faizinin dava tarihinden itibaren yürütülmesinin yerinde olduğu, ilk derece mahkemesince verilen...

    Davalı vekili, davacının ihraç edilmesi üzerine 3 aylık yasal sürede dava açılmadığından ihraç kararının kesinleştiğini, davacının ödediği paranın kullanılmasının söz konusu olmadığını ve iadesi için bekletildiğini, davacı ile anlaşılarak paranın üç taksit halinde aynen iade edildiğini, açılan davanın haksız olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 14.03.2012 tarih ve 2012/78 – 2012/1994 E-K sayılı ilamıyla onanmıştır. Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK'nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....

      -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatife 15.223,10 TL aidat ödemesi bulunduğunu, üyelikten ihraç edilmesi sonucu bu miktarın üç taksit halinde kendisine ödendiğini, aradan geçen zaman için faiz işletilmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 10.000,00 TL munzam zararın tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının ihraç edilmesi üzerine 3 aylık yasal sürede dava açılmadığından ihraç kararının kesinleştiğini, davacının ödediği paranın kullanılmasının söz konusu olmadığını ve iadesi için bekletildiğini, davacı ile anlaşılarak paranın üç taksit halinde aynen iade edildiğini, açılan davanın haksız olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir....

        TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle; 2010 yılında davalı yanın kendisine arsa sattıklarını, satın aldıktan 2 sene sonra arsanın olduğu yere gittiğinde kendisine ait bir ev olmadığını davalı şirket tarafından kendisine bir ev verelim dediklerini, buna dair bir kaç imza attırdıklarını ancak buna rağmen yine herhangi bir yer vermediklerini, en son aldığı inşaatı 40.000,00- TL bedel biçtiklerini ancak ödeme gücünün olmadığını bu sebeplerden dolayı bu zamana kadar yapmış olduğu tüm ödemelerin kendisine iadesini talep ve dava etmiş, bilahare davacı vekilince devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen 15.876,00- TL'nin iadesi talep edilmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı tarafın Hitit-T3 İnş. Turizm Organizasyon Emlak Gıda Taşımacılık Taahhüt San. ve Tic....

        Davacı yargılama sırasında fesih tarihine kadar olan (yeniden başlama tarihine kadar olan boşta geçen süreden bahsetmiyor) hakları korunarak, işe iade davasından feragat etmesi ve hiçbir masraf ve bedel talep etmemesi koşuluyla Mayıs 2013 te işe davet edilmiş ve bu şartlı davete davacı icabet etmemiştir. Yargıtayın yerleşmiş içtihadına göre: İşçinin feshin geçersizliği davası açtıktan sonra işverenin işe daveti, aslında feshin geçersiz olduğunu ve dolayısı ile açılan davayı kabul ettiği anlamına gelir. Yukarıda yapılan tespit ve açıklamalara göre, davalının yaptığı savunmaların kendi içinde çelişki arz etmesi, ayrıca işletmesel karar gereğince kapatılmasına karar verilen gerek Marmara, gerekse... Bölge Müdürlüklerinin tekrar açılması karşısında işletmesel kararın tutarlı olarak uygulandığından ve ayrıca savunmanın samimi ve inandırıcı olduğundan bahsedilemez....

          Dosya incelendi, gereği görüşüldü: İş sözleşmesinin geçerli neden olmadan davalı işveren tarafından feshedildiğini belirtilen davacı işçi feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf şirketin organizasyon yapısındaki değişikliğe bağlı olarak yeniden yapılanma sebebiyle iş akdinin geçerli nedenle feshedildiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece '...işyerinde organizasyon yapılandırılması ve kadro sayılarının sınırlandırılması ile sayıca fazla personelin iş sözleşmesinin feshedilmesinin işletmesel karar olması sebebi ile yapılan fesih işleminin geçerli olduğu, davalı şirketin yönetim yetkisi kapsamındaki bu hakkını kullanırken keyfi davranmadığı kanaatine varılmıştır.' gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

            Dosya incelendi, gereği görüşüldü: İş sözleşmesinin geçerli neden olmadan davalı işveren tarafından feshedildiğini belirtilen davacı işçi feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf şirketin organizasyon yapısındaki değişikliğe bağlı olarak yeniden yapılanma sebebiyle iş akdinin geçerli nedenle feshedildiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece '...işyerinde organizasyon yapılandırılması ve kadro sayılarının sınırlandırılması ile sayıca fazla personelin iş sözleşmesinin feshedilmesinin işletmesel karar olması sebebi ile yapılan fesih işleminin geçerli olduğu, davalı şirketin yönetim yetkisi kapsamındaki bu hakkını kullanırken keyfi davranmadığı kanaatine varılmıştır.' gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

              Davalı, görev, derdestlik, yetki, husumet ve zamanaşımı itirazında bulunmuş, haksız davanın reddini dilemiştir....

                talep ve dava etmiştir....

                a lisans karşılığı olarak ödenen bir bedel olup, ticari faaliyet kapsamında gerçekleştiği, 3065 sayılı KDV Kanunu'nun 1/1. maddesinde; ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye'de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV'ye tabi olduğu, 1/3-f maddesinde, Gelir Vergisi Kanunu'nun 70. maddesinde belirlenen mal ve hakların kiralanması işlemlerinin KDV'ye tabi olduğunun hüküm altına alındığı, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 70/5.maddesinde, "Arama, işletme ve imtiyaz hakları ve ruhsatları...imtiyazı gibi haklar"ın gayrimenkul sermaye iradı olarak sayıldığı, bu çerçevede GES Katkı Payı Anlaşması çerçevesinde ...'A yapılan GES Katkı Payı ödemelerinin KDV'ye tabi olduğu, Gelir İdaresi Başkanlığı AVDB'nin 27.01.2020 tarih ve E.38774 sayılı Özelgesinde, GES Katkı Payı ödemelerinin KDV'ye tabi olduğu yönünden görüş verildiği, Ankara .......

                  UYAP Entegrasyonu