WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

E. sayılı dosyasına konu takipten dolayı davacının davalı tarafa 80.429,82 TL miktarında borçlu olmadığının TESPİTİNE, Davacının istediği tazminat talebinin REDDİNE, BİRLEŞEN İSTANBUL .... ATM'NİN ... ESAS SAYILI DAVADA; Birleşen davanın KABULÜNE, 05.11.2014 tanzim, 19.12.2015 vadeli 700.000,00 TL bedelli bonodan dolayı davacının davalı tarafa 545.000,00 TL borçlu olmadığının TESPİTİNE, " karar verildiği , kararın taraflarca İstinaf edilmesi üzerine, İstanbul BAM 12. Hukuk Dairesinin 28.01.2021 tarih, 2019/25 Esas 2021/88 Karar sayılı kararı ile; 1)Asıl ve birleşen davada davacı vekilinin istinaf başvurusunun H.M.K.'nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2)Asıl ve birleşen davada davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas-2018/... Karar sayılı ve 17/05/2018 tarihli hükmünün, HMK.'...

    Esas sayılı dosyasında takip başlattığı, takibin itiraz edilmeyerek kesinleştiği, davacının borçlu olmadığının tespiti için bu davayı açtığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacı borçlunun takipten sonra ve ödeme emrinin tebliğinden önce asıl alacağı ödediği, bu nedenle borcu kalmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. 1-Hukuki yarar dava koşulu olup, mahkeme dava şartlarını re'sen incelemekle görevlidir. Hatta, hukuki yararın sadece dava tarihi itibariyle değil, dava devam ettiği sürece ve hükmün kesinleşmesine kadar devamı da gereklidir.( Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2015/5275 E. 2016/2424 K. Sayılı kararı ) Somut olayda davacı borçlu, takibe konu fatura bedeli 9.839,06 TL'yi ödediğini ileri sürerek borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Ancak dava sırasında davalı alacaklı 06/04/2019 tarihli dilekçesi ile, asıl borcun ödendiğini icra dairesine bildirmiştir....

      -TL alacak miktarı üzerinden takipten sonra işleyecek yasal faizi ile birlikte takibin devamına, 2)Takip tarihi itibarı ile davalının mantolama, boya v.s giderleri yönünden borçlu olmadığının tespiti ile bu yöndeki fazlaya ilişkin davacı taleplerinin reddine, 3) Alacak miktarı bilirkişi marifeti ile hesap edildiğinden ve bu nedenle likit kabul edilmediğinden icra inkar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ve davacı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ortak gider alacağına ilişkin başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. SONUÇ: 1) Davalı vekilinin temyiz incelemesi yönünden; Davalı vekilinin temyiz istemi için; Davanın harca esas miktarının karar tarihi itibarıyla 2.080,00.-TL'lik temyiz kesinlik sınırının altında olduğu anlaşılmıştır. 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla ile HUMK'nın 5219 sayılı Kanun ile değişik 427. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca miktar veya değeri 2.080,00....

        Zira dava İİK 72. maddesine dayalı menfi tespit davası olup, menfi tespit davalarında dava tarihindeki borçluluk durumu saptanıp borçlu olunmayan kısım varsa o tutar üzerinden borçlu bulunulmadığının tespiti biçiminde hüküm kurulmalıdır. Somut olayda mahkemece menfi tespit davasının niteliğiyle bağdaşmayacak şekilde hüküm oluşturulması usul ve yasaya aykırı olup hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. " şeklindeki açıklamalarının ışığı altında davacıların dava tarihindeki borçluluk durumu saptanmış ve borçlu olmadıklarına kanaat getirilmiş ve bu şekilde aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. Davacı vekili kötüniyet tazminatı talep etmişse de bu tazminat takibin haksız olarak açılması hallerinde açanın kötüniyeti de varsa hükmedilen bir tazminattır. Oysa olayımıza takibin açılmasında haksız bir durum olmayıp, bakiye ----- ödemeyle takipten sonra 16/10/2020 tarihinde kapanması nedeni ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesi mümkün değildir....

          nun 67.maddesi gereğince açılmış faturadan kaynaklı alacağın ödenmemesi nedeniyle başlatılmış icra takibine yapılan itirazın iptali davası olduğu, davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu aleyhine Adana 4....

            İcra Müdürlüğü'nün ...... sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalının takibe koyduğu çekleri ciro silsilesine göre müvekkilinin takibe konu çekteki sorumluluğunu ve borcun sona erdiğini, müvekkili aleyhine yapılan takibin hukuka aykırı olduğunu, geriye dönüş cirosu ile çeki devralan keşidecinin çeki devretmeden önceki durumuna girdiğini belirterek müvekkilinin takipten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır. Dava, davacının, lehtar olarak yer aldığı çekle ilgili başlatılan Bakırköy ...... İcra Müdürlüğü'nün ....... sayılı dosyasına konu takipten dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Bakırköy ..... İcra Müdürlüğü'nün ...... sayılı dosyası celbedilmiştir. İcra takibine konu çekin incelenmesinde; ....... Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin keşideci, davacı ...'nin lehtar olarak yer aldığı ..........

              KARŞI OY İtirazın iptali davası, takip alacaklısı tarafından takip borçlusuna karşı itirazla, duran takibin devamını sağlama amacı ile açılan bir davadır. Alacaklı davayı kazanır ise borçlunun itirazı da iptal edilmiş olur. İtirazın iptali ile alacak (tahsil-eda) davası birbirinden farklıdır. Bu nedenle itirazın iptali davasında itirazın iptali ve inkar tazminatı talebi ile tahsil isteminin bir arada dava edilmesi mümkün değildir. İtirazın iptali davası tahsil hükmünü içermemesi dolayısı ile ilamlı icraya konu edilemez. Bu karar ile itirazla duran ilamsız icra takibine devam edilmesi sağlanabilir. İtirazın iptali davası icra takibine sıkı sıkıya bağlı dava türlerindendir. İlamsız icra takibinde borçlu, kendine tebliğ edilen ödeme emrine karşı 7 günlük süre içinde icra dairesinde, borca, işlemiş faize ve takip talebinden sonra işleyecek faiz oranına itiraz edebilir....

                takibine borçlu/davalının itiraz etmesi sonucunda takibin durduğunu, yapılan itirazın haksız ve dayanaksız olduğunu iddia ederek, davalı/borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamını, davalı/borçlunun aleyhine alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı uhtesinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir....

                  ----incelendiğinde; davacısının --- davalısının --- olduğu, dava--- edildiği, davanın -- nedeniyle davalı tarafından başlatılan ----- nedeniyle borçlu olmadığının tespiti,--- -- sözleşmesinin feshi, takibin iptali talebine ilişkin olduğu, mahkemece davanın reddine karar verildiği, dosyanın istinaf aşamasında bulunduğu anlaşılmıştır. ----; alacaklının---ve başka dava dışı şahıslar aleyhine takip başlatıldığı görülmüştür....

                    Takibin asıl borçlu şirket yönünden ticari krediden kaynaklanan toplam 2.677.017,80 TL, ----- kart sebebiyle toplamda 68.078,63 TL üzerinden takibin başlatıldığı; kefiller yönünden ticari krediden kaynaklanan toplam 2.626.510,21,80 TL, -----kart sebebiyle toplamda 67.888,52 TL üzerinden takibin başlatıldığı, her üç borçlunun da süresi içinde 28/06/2018 tarihinde, borca, faize ve ferilerine itiraz ettiği, iş bu itirazın iptali davasının da süresi içinde açıldığı görülmüştür.Banka ile asıl borçlu şirket arasında 19/02/2013 tarihinde 2.000.000 TL limitli GKS, 21/11/2014 tarihinde 5.000.000 TL limitli bir GKS, 05/04/2017 tarihinde 10.000.000 TL limitli bir GKS imzalandığı, davalı ------ müteselsil kefil olarak imzaladığı, eş rızalarının mevcut olduğu, kefalete ilişkin 24/08/2016 tarihinde ek protokol imzalandığı, banka tarafından 25/06/2018 tarihinde hesabın kat edildiği bellidir....

                      UYAP Entegrasyonu